
ABD-Çin ticaret savaşında para birimleri hareketliliğini sürdürüyor. ABD ekonomisindeki durgunluk endişeleri yeşil para doların değer kaybetmesine sebep oldu. Dolar fiyatı kan kaybederken euro fiyatı dikkat çekici şekilde liderliği eline aldı ve 38 ayın zirvesine yükselerek 1,14155 seviyesini gördü. Cuma günü, yatırımcıların İsviçre frangı, Japon yeni ve euro gibi diğer alternatif güvenli limanların yanı sıra altın lehine ABD varlıklarını terk etmesiyle dolar düştü.
Euro fiyatı ABD-Çin ticaret savaşları ve ABD ekonomisindeki belirsizlik nedeniyle dolar karşısında 38 ayın zirvesi olan 1.14155 seviyesine yükseldi. Amerikan ekonomisine olan güvenin azalması, yeşil paradan diğer güvenli liman para birimlerine ve altına doğru büyük bir kaçışa yol açtı. Göç başladı. Öte yandan yatırımcılar, Trump'ın ara vermesi ile Çarşamba günü yaşanan güçlü rahatlama rallisinin ardından Wall Street hisselerini gece boyunca elden çıkardı.
Euro dolar paritesi, 1,14155 seviyesine çıkarak son 38 ayın en yüksek noktasına ulaştı. Ticaret savaşları, küresel belirsizlikler ve ABD ekonomisine olan güven kaybı bu yükselişi körükledi. Euro TL ise %1.5 artışla 43,20 liraya kadar tırmandı.
Dolar, son haftalarda güvenli liman olma özelliğini kaybetmeye başladı. ABD’de beklenen resesyon, borsa ve tahvillerdeki sert satışlar, yatırımcıların yönünü değiştirdi. Bugün itibarıyla dolar/TL %0.5 artışla 38,07 seviyesinden işlem görüyor. Ancak küresel çapta dolar değer kaybı yaşıyor.
Sterlin, euronun yükselişinden etkilenerek TL karşısında %1 yükselerek 49,63 liraya ulaştı. İngiltere Merkez Bankası’nın sıkı para politikası beklentileri, sterlini dirençli tutuyor.
Altın, güvenli liman arayan yatırımcıların kaçışıyla tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı. İsviçre Frangı, son 10 yılın zirvesine çıktı. Japon Yeni ise güçlü performans gösteren diğer güvenli liman olarak dikkat çekti.
ABD ile Çin arasındaki gümrük tarifesi restleşmesi, küresel ticareti olduğu kadar doları da sarstı. ABD Başkanı Trump’ın gerilimi yavaşlatma çabası, dolardaki düşüşü durdurmaya yetmedi.
Finans dünyasının temel ezberlerinden biri bozuldu. Normalde oynaklık artınca dolar talebi yükselirdi, bu kez tam tersi oldu. Yatırımcılar dolardan çıkıp frank, yen, euro ve altına yöneldi.
Yatırımcılar yalnızca dolardan değil, ABD hisse senetleri ve tahvillerinden de kaçtı. Wall Street’te sert satışlar yaşanırken, 10 yıllık ABD tahvilleri, 2001’den bu yana en büyük haftalık sıçramayı gerçekleştirdi.