Hiperenflasyon nedir, nasıl olur? Hiperenflasyon olursa ne olur?
Dolar Merkez Bankası faiz indirimi kararı ardından rekor kırdı. Analistler dolar/TL yaşanan hareketliliğin hiperenflasyona yol açabileceğini belirtti. Tarihi zirvesini 13,50 TL’ye taşıyan dolar kuru ardından ''Hiperenflasyon nedir, nasıl olur?'' soruları gündeme geldi.
ABD Merkez Bankası (FED) Başkanı Jerome Powell da geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, ABD’de ekonomik toparlanmanın çok dengesiz olduğunu ve enflasyonun beklenenden daha kalıcı olabileceğini söyledi. ABD'deki tüketici enflasyonunun son 30 yılın zirvesine ulaştığını hatırlatan Powell konuşmasında, mevcut yüksek enflasyon oranlarının, fiyat belirleyicilerinin gelecekte gereğinden fazla yüksek enflasyon olacağı beklentisine yol açtığını belirtti. Geçtiğimiz haftalarda Twitter’ın kurucusu Jack Dorsey de ABD’de ve tüm dünyada hiperenflasyon riskinin olduğunun altını çizdi ve bu durumun tüm dünyayı değiştireceğini ifade etti. İşte hipenflasyon hakkında bilmeniz gerekenler.
HİPERENFLASYON NEDİR?
Hiperenflasyon, enflasyon oranının yıllık bazda yüzde 200'e ulaşması ya da geçmesi anlamına geliyor. 'Dörtnala enflasyon' olarak da adlandırılan hiperenflasyon, paranın değerinin yitirdiği en şiddetli enflasyon biçimi olarak ifade ediliyor. Bir ülkede enflasyon oranı ayda yüzde 100 veya daha fazla yükselişe geçtiği durumlar hiperenflasyon olarak kabul edilir. Aynı zamanda farklı ekonomistlere göre enflasyon oranın ayda yüzde 50 ya da 200’den daha fazla yükseldiği durumlar da hiperenflasyon sayılıyor.
Hiperenflasyonun en önemli nedeni aşırı parasal genişlemedir. Merkez Bankası bağımsız olmayan devletlerde para politikasını da hükümet yönetir. İşte bu noktada hükümetin maaşların ödenmesi, yatırım ya da bütçe açığının kapatılması için kontrolsüzce para basma kararı alması çok yüksek enflasyona neden olur.
Ekonomi profesörü Phillip Cagan, “Hiperenflasyonun Parasal Dinamikleri” adlı kitabında enflasyon oranın ayda yüzde 50 ve üzerinde artması olarak tanımlar.
HİPERENFLASYON NASIL OLUR?
Hiperenflasyon kavramı gündeme gelirken vatandaşlar ''Hiperenflasyon nasıl olur?'' sorunun cevabını merak ediyor. Ekonomistler hiperenflasyon hakkında şu açıklamalara yer verdi: Hiperenflasyonun iki ana nedeni vardır. Bunlar, para arzında artış ve talep-çekme enflasyonunda artıştır. Para arzında artış bir ülkenin hükümeti harcamaları için para basmaya başladığında gerçekleşir. Para arzını artırdıkça fiyatlar normal enflasyonda olduğu gibi yükselir.
Talep-çekme enflasyonu ise talepteki bir artış arzı geçip fiyatları yükselttiğinde ortaya çıkar. Bu, büyüyen ekonomi nedeniyle artan tüketici harcamaları, ihracatta ani bir artış veya daha fazla hükümet harcaması nedenlerinden ortaya çıkar.
Societe Generale stratejistleri ise Türk lirasına olan güvenin azalmasıyla insanların bankalardan varlıklarını çekebileceğini, finansal piyasalardaki istikrarın bozulabileceğini ve Türk lirasındaki değer kaybının bir hiperenflasyon ihtimaline yol açacağını duyurdu. Analistler acil bir faiz artırımının daha olası bir senaryo olduğunu fakat mevduat çekme limiti gibi bazı sermaye kontrolü araçlarının kullanılmasının da mümkün olduğunu söyledi.
HİPERENFLASYON OLURSA NE OLUR?
Dolar/TL kurundaki hareketlilik devam ederken 23 Kasım öğle saatlerinde dolar 12,34 civarından işlem görüyor.
Hiperenflasyon ortaya çıktığında insanlar bir sonraki gün aynı ürüne daha fazla para vermemek için stok yapmaya yöneliyor. Stokçuluk sonucunda ürünler hızlı şekilde tükenme yoluna gider. Stoklama uzun süre dayanabilecek ürünlerle başlar. Aşırı enflasyon devam ederse insanlar ekmek ve süt gibi çabuk bozulan ürünleri stoklamaya başlayabilir.
HİPERENFLASYON ALMANYA ÖRNEĞİ
Hiperenflasyon araştırmaları devam ederken hangi ülkelerde yaşandığı merak konusu oldu. Birinci Dünya Savaşı’ndan yenik ayrılan Almanya’nın altın veya döviz cinsinden tazminat ödemesine akrar verildi. Komisyon, Alman hükümetinin savaşı karşılamak adına yanlış yönetilen para politikası nedeniyle hızla değer kaybeden Alman marklarını kabul etmedi. Almanya’nın stratejilerinden biri, büyük miktarlarda mark basmak ve bu paralar ile döviz satın almaktı. Ağustos 1921’de, Almanya’nın mark karşılığında döviz satın almaya başlamasıyla hiperenflasyon başladı. Bir noktada dolaşımda o kadar çok para vardı ki, büyük çuvallarda ve hatta el arabalarında taşımak zorunda kaldılar. Sonunda Almanya hiperenflasyon ortasında kaldı ve ülkede aylık enflasyon oranı yüzde 29,500 civarına yükseldi.