İki cuma arası indirim furyası
Geçtiğimiz yıl ‘önce bindirim, sonra indirim’ yaparak tepkiye sebep olan e-Ticaret siteleri 22 Kasım Cuma ile 29 Kasım Cuma arasını alışveriş festivali ilan etti bile. Uzmanlar tüketiciye “Fiyatlara da dikkat, sanal dolandırıcılara da” uyarısı yapıyor...
Amerika’da 1932’den beri her yıl yılbaşı alışverişinin başlangıcı sayılan, kasım ayının son cuma günü bazen maliyetinin de altında ürünlerin satıldığı ‘black friday’, ülkemizde de çılgınlık boyutunda uygulanmaya başladı. Ürünlerin maliyetinin dahi altında fiyatla satılmasından dolayı ‘Black Friday’ adını alan bu alışveriş günü, ülkemizde de son yıllarda hızla büyüyen bir geleneğe dönüştü. İslam dininde cuma gününün mübarek olması sebebiyle bu alışveriş günü ‘Cuma Festivali’, ‘Efsane Cuma’, ‘Çılgın Cuma’ gibi isimlerle başlatılıyor ve büyük ilgi görüyor. Hatta bazı internet siteleri 21 Kasım 2019’da başlattıkları bu günü, 29 Kasım Cuma gününe kadar sürdüreceklerini, yüzde 80’e varan indirimler yapacaklarını duyurdu. Bazı kesimler ‘alışveriş çılgınlığı’, bazı kesimler ‘fırsat zamanı’ dese de ortak fikir, artık bu güne alıştığımız şeklinde. Bu alışkanlık, Marketing Türkiye tarafından bir araştırmaya konu edildi. Araştırmaya göre Türk tüketicisi artık ‘Efsane İndirim’ günlerini dört gözle bekliyor ve bu güne “Bereketli Cuma”, “11 ayın indirimi”, “Efsane Cuma” gibi isimler bile buldu. Araştırmaya katılanlara, bu günü bilip bilmediği, alışverip yapıp yapmadığı, ne derece memnun olduğu gibi sorular soruldu.
Dolandırıcı uyarısı
e-Ticaret büyük fırsatların yanı sıra dolandırıcılar için de büyük bir alan sunuyor. Kaspersky araştırmacıları, online alışverişin arttığı ‘Efsane Cuma’ döneminde siber saldırılara karşı uyarıda bulundu. ‘Tehditlerle Dolu Bir Alışveriş Sepeti’ başlıklı rapor, tüketicilerin karşılaşacağı tehlikelere dikkat çekiyor. Dolandırıcıların daha çok bankacılık ekran görüntülerini kullanma yolunu seçtiğini belirten uzmanlar, sahte linklerle de dolandırıcılık girişimleri olduğunu duyurdu. En azla dolandırıcılık girişimi giyim, eğlence ve tüketici elektroniği sektörlerinde gerçekleşiyor. Uzmanlar, sanal kart kullanılmasını, bilgilerin e-Ticaret sitelerince kopyalanmasına izin verilmemesini ve kopya linklere karşı dikkatli olunmasını tavsiye ediyor.
Fiyata değil ürüne göre
Araştırmaya göre her 10 kişiden 6’sı kendisi veya ailesi için ayda 2’den fazla alışveriş yaptığını söylüyor. Ayrıca katılımcılar sanılanın aksine fiyatı değil, ürünü temel olarak baz alıyor. Katılımcıların yüzde 51,74’ü ürünü alışverişte temel tercih sebebi olarak görüyor. Ayrıca katılımcıların yüzde 85,65’i indirimleri ve kampanyaları sıkı takip ediyor.
Yüzde 70 indirim yok
Birçok marka ve mağazanın yanı sıra internet sitelerinde de yüzde 70’e varan indirim yapıldığı duyuruluyor ama tüketici bu oranlara pek güvenmiyor. Geçen yıl birçok tüketici, ‘önce zam, sonra indirim’ uygulamasını fark edip tepki göstermişti.
Eski fiyatı bilen hakkını arasın
Tüketici hakları savunucularının tüketicilere bir uyarısı var: Mağazalar indirim yaptığını iddia ediyorsa, o etiketi kaldırıp altına bakın. Önceki fiyat, son fiyattan daha ucuzsa, siz en ucuz fiyattan, iddia edildiği kadar indirim almaya hak kazanabilirsiniz. Yani, diyelim ki bir kaban beğendiniz. Etikette yüzde 70 indirimle 300 lira olduğu yazıyor. Etiketin bir katını kaldırdınız, altındaki fiyatın 250 lira olduğunu gördünüz diyelim. Tüketici, en düşük fiyat olan 250 liranın yüzde 70’i kadar indirim isteme hakkına sahip. Çünkü burada tüketiciyi kandırmaya yönelik bir girişim bulunuyor. Mutlaka hakkınızı tüketici hakem heyetlerinde arayın.
Kaos ve sömürü diyenler de var
Black Friday’in Türkiye’deki bilinirlik oranlarına bakıldığında katılımcıların büyük bölümünün konuya aşina olduğu görülüyor. Cevap veren her 10 kişiden sadece 1’i Black Friday denildiğinde aklına hiçbir şey gelmediğini söylüyor. Araştırmaya göre Türkiye’de her 10 kişinden 7’si Black Friday’in tarihini bile biliyor. Çalışmanın ilginç bulgularından biriyse katılımcıların yarısının Black Firday’i indirim fırsatı olarak tanımlamasına karşın, diğer yarısının bu indirim dönemini “alışveriş çılgınlığı”, “tüketim teşviki”, “kaos”, “karmaşa”, “kapitalizm sömürüsü” gibi olumsuz kelimelerle ifade etmesi…