İnşaat sektöründe 'yerli malı' kullanın çağrısı

Baran, “Kendisine bağlı onlarca alt sektörde yapılan üretim ve sağladığı istihdamla ekonomik faaliyetlerin itici gücü olan inşaat sektörünü, yerli ürünlere sahip çıkmaya davet ediyorum. Ülkemiz inşaat sektöründeki başarısını, inşaat malzemeleri ve ankastre gibi ürünler bazında da gösteriyor. Ekonomiyi canlandırmak için tedbirler açıklandığı bu dönemde, ben de proje sahiplerini yerli ürün kullanmaya çağırıyorum. Bu, bizim doğmamış çocuklarımıza borcumuzdur” dedi. 

Baran, yazılı bir açıklama yaparak, ekonomik faaliyetlerin itici gücü olan inşaat sektörünün değişen yaşam tarzı ve gelişen ihtiyaçlara bağlı olarak dönüşüm geçirdiğini belirterek, son yıllarda gelişen yeni eğilimler doğrultusunda akıllı bina sistemleri, çevreci yapılar, modern yaşam alanları ve aktivite merkezlerinin, projelerin vazgeçilmezleri olduğunu, bu değişime paralel olarak da inşaat malzemelerinde talebin ithal ürünlere kayma gösterdiğini ifade etti.

“Komşunun (dış ülke) tavuğu (ürünleri) kaz (faydalı) görünmesin”

Özellikle lüks konutlarda, armatür başta olmak üzere ithal tesisat inşaat malzemesi ile ithal ankastre ürünler kullanıldığına dikkat çeken Baran, Türkiye’nin inşaat sektöründe olduğu gibi inşaat malzemeleri sektöründe de ileri bir seviyeyi yakaladığı halde ihtiyaçların ithalat yoluyla temin edilmesinin ülke üreticisine haksızlık olduğunu kaydetti. Baran, şunları söyledi:

“İnşaatlara gittiğimizde de görüyoruz, sektördeki eş, dosttan da duyuyoruz falanca ülkenin armatürü, vanası, lavabosu, küveti, jakuzisi, banyo aksesuarı filanca ülkenin elektrik düğmesi, parkesi, avizesi, şöminesi, buzdolabı, ocağı kullanılıyor. Oysa bizim ülkemizde bu ürünlerin tamamı üretilebiliyor. Hatta bazı Organize Sanayi Bölgelerimizde üretilen ürünlerin üzerine yabancı ülkenin markası işleniyor. Aynı ürünün yerlisi varken yabancısını kullanmak, yabancı ülkelerin ekonomilerine fayda sağlamak demek. Komşunun (dış ülke) tavuğu (ürünleri) kaz (faydalı) görünmesin” dedi.

Türkiye’nin inşaat malzemelerinin tümünü üretebilen, ihracat yapabilen bir ülke olduğunu vurgulayan Baran, “Bir inşaatın yapımında kullanılan ürünlerin yüzde 100’üne yakınını ülkemizde üretebiliyoruz, hatta üretmekle kalmıyor ihracat yapıyoruz. Buna rağmen ahşap kaplama, duvar kağıdı armatür ve vana ile soğutma ısıtma cihazlarında ithalat ağırlıklı bir dış ticaretimiz var. Örneğin sadece armatür ve vanada 1 miyar dolar düzeyinde üretim yapılabilirken, 600 milyon dolar düzeyinde ithalat gerçekleştiriliyor” diye konuştu.

“Orta-yüksek ve ileri teknoloji üretmemiz gerekiyor”

İthalatı yapılan inşaat malzemelerinin yüksek katma değerli ürünler olduğuna da dikkat çeken Baran, “Biz kilogram, metre ya da metrekare olarak daha yüksek mal satıyoruz ancak orta-düşük ve orta teknoloji seviyesinde. İthal ettiğimiz malın da miktarı düşük ancak orta-yüksek ve ileri teknoloji sınıfında” dedi.

Baran, özellikle 200’u aşkın sektörü hareketlendiren inşaat sektörünün alt dallarında kalite-maliyet optimizasyonu sağlayacak ürün yelpazesinin tüketici istatistikleri doğrultusunda geliştirilmesi gerektiğinin altını çizdi. Yerli malı kullanımını artırmak için ithalatın önüne geçilecek şekilde ar-ge ve inovasyon ağırlıklı bir üretim programını uygulamak gerektiğine dikkat çeken Baran, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Önümüzdeki yıllarda yıkılıp yapılması planlanan yaklaşık 7 milyon konutta yerli malı inşaat malzemesi kullanmak, ülke ekonomisine fayda sağlayacağı gibi, gençlerimize de iş kapısı olur. Bu konuda gerek bürokrasiye gerekse inşaat sektörüne hizmet veren işadamlarına ve sivil toplum kuruluşlarına iş düşüyor.”

Konut satın alana da çağrı

Yerli ürün kullanılması konusunda konut ve iş yeri satın alacaklara da görev düştüğünü belirten Baran, “Geleceğimizi düşünüyorsak üreteni, vergi vereni kollamamız gerekiyor. Bu yüzden konut ve iş yeri satın alacak vatandaşımıza da sesleniyorum lütfen satın aldığınız binalarda yerli ürün kullanılmış olmasına dikkat edin” dedi.