Ahmet Davutoğlu'ndan IŞİD açıklaması
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, IŞİD'in rehin aldığı Türk vatandaşlarıyla ilgili açıklamalarda bulundu.
Irak'ta yaşanan IŞİD krizindeki son durumla ilgili Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu açıklama yaptı. Ahmet Davutoğlu şunları aktardı: “Bu mesele herhangi bir siyasi ihtilaf konusu değildir. Türkiye’nin hem ali menfaatleri açısından ama en önemlisi de şuanda Musul’da bulunan Dışişleri mensuplarımız, diğer mensuplarımız, vatandaşlarımızın can güvenliği açısından hayati bir konudur. Siyasi ihtilaflar, görüş ayrılıkları olabilir ama böylesine önemli bir konuda hepimizin ulusal birlik bilinci ve vatandaşlarımızın can güvenliği açısından olayların değerlendirilmesi önemlidir. Burada bir kez daha bugün ziyaret ettiğim sayın Genel Başkanlara, bütün partilere, siyasi parti temsilcilerine ve özellikle Grup Başkan Vekillerine anlayışları için teşekkür ediyorum. Çünkü son derece hassas bir süreç. Takdir edersiniz ki kamuoyunda bu tür hassas konularda çok fazla açıklama yapmak, detaylara girmek doğru olmayabilir.”
EN ÖNEMLİ HUSUS VATANDAŞLARIMIZIN SALİMEN KURTARILMASI
“Önümüzde hem kritik, hem dinamik bir süreç var. Bir taraftan bu bilgilendirmeleri yaparken kamuoyumuzu aydınlatırken, diğer taraftan da şuanda Musul’da bulunan kardeşlerimizin de her biri bizim için büyük değer taşımaktadır. Olaydan bir gece önce gece bir buçukta Başkonsolosluğumuza ve bütün oradaki çalışanlarımıza hitap ettim. Onların her birinin can güvenliği bizim için hayati önem taşır. Dolayısıyla yaptığımız yorumların, açıklamaların onların bu durumları üzerinde yapacağı etkiyi hepimizin görmesi lazım.”
VATANDAŞLARIMIZIN DURUMUNDA HERHANGİ BİR OLUMSUZLUK YOK
“Başkonsolosluğumuzun eşiyle de konuştum. Yoldayken Başbakan Yardımcımız da kendileriyle konuştu ve ayrıca bütün aileleriyle tek tek görüşüldü. Hepsine şuan ki durumla ilgili bilgiler aktarıldı. Şuanda sağlıkları ve durumlarıyla ilgili herhangi bir olumsuzluk yok. Temaslarımız sürüyor, yoğun bir çalışma içindeyiz. Yeni gelişme olduğunda yeni bilgilendirmeleri aktaracağız. Herhangi bir vatandaşımızın başına herhangi bir yerde benzer bir durum söz konusu olduğu gibi bütün birimlerimizle yirmi dört saat çalışıyoruz. Bu kardeşlerimiz, bu vatandaşlarımız ülkemize dönene kadar da gayretlerimiz sürecek. Bundan herkes emin olsun. Soğukkanlılıkla onlarla beraber olarak bu süreci birlikte takip edelim.Bizim yapacağımız açıklama dışında söylentiye itibar edilmemeli.”
KURTARACAĞIMIZ VATANDAŞIN SESİNİ DUYMADAN AÇIKLAMA YAPMAYIZ
“Benim şimdiye kadar uyguladığım bir prensip var arkadaşlar. Ki bu gerek Lübnan’da kaçırılan pilotlarımız, gerek Suriye’de kaçırılan gazeteci kardeşlerimiz, gerek Afganistan’da 1-2 yıl takip ederek tek tek Afgan dağlarından çıkarıp getirdiğimiz vatandaşlarımız, gerek Libya’da en zor şartlarda tahliye yaptığımızla ilgili yürüttüğümüz politikada ben muhatabım olan, yani kurtarmaya çalıştığımız vatandaşımızın sesini duymadan, onun doğrudan sesini veya görüntüsünü duymadan ve görmeden hiçbir açıklama yapmadım şimdiye kadar. Bizden açıklama duyduğunuzda o demektir ki; bizzat ben ya da Başbakanımızın o vatandaşımızla konuşmuştur ve bilgi kesindir. O vakte kadar sadece bizden gelecek olan bilgiye bakın.”
