Batuhan Yaşar, 'HDP’de neler oluyor'
İhlas Haber Ajansı ve TGRT Haber Ankara Temsilcisi Batuhan Yaşar, Türkiye Gazetesi'ndeki köşesinde HDP'li vekillerin neden istifa edemeyeceklerine dikkat çekerken, bir çok önemli soruya da cevap aradı.
İhlas Haber Ajansı ve TGRT Haber Ankara Temsilcisi Batuhan Yaşar, Türkiye Gazetesi'ndeki köşesinde HDP'li vekillerin neden istifa edemeyeceklerine dikkat çekerken, "Leyla Zana, Altan Tan, Sırrı Süreyya Önder, Ayhan Bilgen ve Ahmet Türk’e ne oldu?", "Hangi milletvekilleri daha önce HDP’yi görmemiş gibi davranıyor", "Ablası Kandil'de üst düzey PKK yöneticisi olan HDP milletvekiline neden kimse dokunamıyor?", "HDP her Çarşamba Diyarbakır’da ne yapmaya hazırlanıyor?", "Kim çözüm sürecini feda edip tarihi fırsatı kaçırdınız' dedi?", "HDP siyasi zemini niye kaybetti. Yüzde 5’e düştük dediler mi?" sorularına cevap aradı.
İhlas Haber Ajansı ve TGRT Haber Ankara Temsilcisi Batuhan Yaşar, Türkiye Gazetesi'ndeki köşesinde HDP'yi masaya yatırdı. Yaşar'ın yazısı şöyle:
"Gözler HDP’ye eski adıyla da BDP’ye çevrilmiş durumda. BDP de nereden çıktı, demeyin.. Cevabı biraz aşağıda.
Parti içinde kazan çoktan kaynamaya başladı.
Selahattin Demirtaş’ın isminin bizzat Kandil tarafından çizildiğini yazmıştık.
Sen yazıp çiziyorsun ama adam yeniden eş başkanlığa seçildi, dediğinizi duymuyor değilim.
Bakmayın siz yeniden seçildiğine.
Defterinin dürülmesi HDP gibi bir yerde sadece saniyeler sürer.HDP’nin de BDP gibi siyasi ömrü çok uzun sürmeyecek gibi görünüyor. Bu sebeple BDP hatırlatması yaptık.
Nedenlerine gelince:
- EMEP’in ardına bile bakmadan HDP’yi terk etmesi..
- Altan Tan’ın son günlerdeki yaptığı sert çıkışlar..
- Leyla Zana’nın sanki HDP diye bir şeyi hiç görmemiş, duymamış gibi davranması..
- Sırrı Süreyya Önder’in partiyle tüm bağlarını koparması..
- Sol tandanslı Kürt milletvekillerinin (7 kişi oldukları söyleniyor) partiye ve hendek siyasetine ciddi suçlamalar yöneltmesi..
- Ayhan Bilgen’in parti sözcüsü olmasına rağmen, sözcülükten kaçması..
- Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk’ün neredeyse amanın bu HDP’de neymiş, nereden çıkmış gibi davranmaya başlaması..
‘Eeee istifa etsinler o zaman’ mı diyorsunuz..
Burası HDP arkadaşlar..
İstifa filan yok öyle şeyler..
HDP’de demokrasi sadece söylemde vardır.
Genelde terminoloji de tersten işler bu partide.
Ak dediğini kara olarak kabul edin diyorum özetle.
Barış diyorsa bilin ki savaş istiyordur..
Tam da son 6 ayda yaşadığımız gibi.
‘Barış, barış’ naralarıyla sokağa yapılan davet gibi..
Kulağımıza geldiği kadarıyla istifalara yönelik tedbirler çoktan alınmış. Tehditler en ağır jargonlarla adreslere teslim edilmiş.
Öyle kimse istifa filan edemez..
Dağ kuralları, bu partinin her kademesinde geçerlidir..
Siz Kandil’de zaman zaman sorguya çekilen (kardeşinin otelleri nedeniyle) Selahattin Demirtaş’ın filan partiyi yönettiğini hiç sanmayın..
Kandil’den atamaları yapılan parti komiserlerinin elinde bütün ipler.
Belediyeler için de aynısı geçerli.
Bombacının taziyesine giden Tuğba Hezer’e kimse bir şey yapabildi mi?
Yapamazlar..
Çünkü ablası Kandil’in üst düzey komuta kademesinden.. Torpili sağlam.. Kayaların sırtı tam da..
Selahattin Demirtaş bir şeyler demeye başladı son günlerde.. Uzun süredir ortalıkta yoktu biliyorsunuz..
Gelen bilgilere göre, geçen hafta Diyarbakır’daki yürüyüş çok hoşuna gitmiş Kandil’in..
“Karıştırın karıştırın ortalığı, halkı eyleme davet edin..” talimatı ile “yeniden belirginleşen” Demirtaş, sivil itaatsizlik eylemleri için kolları sıvadı. Eylem günü olarak da Çarşamba belirlendi.
Merkezi ise Diyarbakır.
Evet bildiniz..
Sur’daki vaziyeti uzatabilmek, teröristlere nefes aldırabilmek için..
Şu sözde sokak savaşları konusu var ya işte.. PKK’nın yapamadığını HDP yapmaya çalışacak güya..
Nereden nereye değil mi? Çok değil 2014 yazında Türkiyelileştiğini her defasında söylemekten geri durmayan, beyaz gömleği ile saz çalan Selahattin Demirtaş ve HDP’den, tam da Kandil’den gelen teröristler gibi (gibisi de fazla) hareket eden siyasi uzantıya..
Şaşırdık mı?
Tabii ki hayır..
Sadece HDP aslına döndü.
Aman dikkat.. Bu yürüyüşlerden provokasyon kokusu geliyor..
Sur demişken onun da artık eli kulağında.. Operasyonların sonlandığını belirten açıklama çok yakında yapılacaktır.
Gelin biz yine HDP’ye dönelim.. İlginç olaylar yaşanıyor gerçekten:
Öcalan’ın mevcut durumdan çok rahatsız olduğunu belirtelim hemen.
- “Çözüm sürecini feda ettiniz, tarihi fırsat kaçtı” diyormuş kendisi.
Evet çok da ağırlığının kalmadığı bir gerçek. Kandil ve terör örgütü üzerindeki etkisi artık çok sınırlı..
HDP’yi korkutan bir başka konu ise; bölge halkı üzerinde etkisinin kalmadığını bizzat sahada gözlemlemesi.
Neden bir anda bütün milletvekillerini sahaya gönderdi, diye sormak gerekir. Niye bu panik? Bugüne kadar neredeydiniz?
Yarın seçim olsa yüzde 5 alamayız, diyorlar. Ben demiyorum.. Kendileri diyor.
Bir de HDP’ye alternatif siyasi hareketlenmelerden de söz ediliyor.
Yeni siyasi parti değil partilerin ortaya çıkacağı konuşuluyor.
Son tahlilde bu yaşananlar bize, terör siyasetinin sonunun geldiğini de gösteriyor.
Bir de Güneydoğu halkı son dönemde barışa ne kadar aç olduğunu göstermedi mi?
Hem HDP hem de PKK bir değil üç bardak da su içebilir.
Halk artık devletin yanında..."