Tgrt Haber

Cemil Çiçek, '4 Eylül çok önemli bir gün'

04 Eylül 2014 19:25
Cemil Çiçek, '4 Eylül çok önemli bir gün'

TBMM Başkanı Çiçek, "4 Eylül günü, Türk milleti için çok önemli bir gün. Burası, bağımsızlığa, Cumhuriyet'e ve demokrasiye giden kutlu yolculuğumuzda çok önemli yer" dedi.

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, 4 Eylül 1919'da yapılan Sivas Kongresi'nin önemine dikkati çekerek, "Yakın çevremizde birkaç seneden beri olup bitenleri gördükçe, Suriye'de, Irak'ta, Telafer'de, Kerkük'te, başka yerlerde, dünün Osmanlı coğrafyasında yaşanan vahşeti, cinnet, cinayeti, her türlü insanlık dışı görüntüleri gördükten sonra, 4 Eylül, bizim için ne kadar önemli, ne kadar anlamlı. Bunu anlamayanlara yuh olsun" dedi. Çiçek, Sivas Kongresi'nin 95. yıl dönümü dolayısıyla Atatürk Kongre ve Etnografya Müzesi önünde düzenlenen törende yaptığı konuşmada, kongrenin yıl dönümünün kutlu olmasını diledi. Kongrenin yıl dönümü törenlerine 2011 yılından beri katıldığını anımsatan Çiçek, "Sizlerle beraber olmaktan dolayı onur duyuyorum. Bu törenlere katılıyorum. 4 Eylül günü, Türk milleti için çok önemli bir gün. Burası, bağımsızlığa, Cumhuriyet'e ve demokrasiye giden kutlu yolculuğumuzda çok önemli yer. 4 Eylül günü ve 4 Eylül kararları, sadece Türk milleti için değil, bugün Birleşmiş Milletler'e kayıtlı, bağımsızlığını bizden sonra kazanmış olan pek çok millet için ve pek çok devlet için de bir ilham kaynağıdır. Türkiye'nin istiklal mücadelesini örnek alırken buradan aldıkları ilhamla kendi bağımsızlıklarına kavuşmuşlardır. Onun için bize bu günü, bağımsızlığımızı, Cumhuriyet'i ve demokrasiyi kazandıran başta Atatürk olmak üzere Milli Mücadele'nin tüm kahramanlarını, Anadolu'ya ayak bastığımız 1071'den bugüne kadar ülkemiz ve milletimiz için kanlarını ve canlarını ortaya koyan aziz şehitlerimizi ve gazilerimizi minnet, şükranla ve rahmetle anıyorum" diye konuştu.

Çiçek, 4 Eylül'ün sadece bir kutlama günü olmadığını belirterek, "Burada bazı şeyleri konuşup dağılmak, hele hele resmi tören olarak kabul edip sonra ne oldu, ne bitti, bunu idrak içerisinde yeterince olmadan dağıldığımız bir gün olmamalıdır. Bugün bir taraftan borçlarımızı hatırlayacağız. Tarihimize karşı olan borcumuzu, kahramanlarımıza ve devlet kurucularımıza olan borçlarımızı hatırlayacağız ama onunla beraber milletimize ve gelecek nesillere karşı sorumluluklarımızı da hatırlayacağız. Dolayısıyla hem bu gün şükranlarımızı ifade etmek hem de sorumluluklarımızı hep birlikte hatırlamak için önemli bir fırsattır, önemli bir imkandır. Bu gün, bizim için önemli. Önemini vurguladık" ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin çevresinde yaşananlara işaret eden Çiçek, şöyle devam etti:

"Yakın çevremizde birkaç seneden beri olup bitenleri gördükçe, Suriye'de, Irak'ta, Telafer'de, Kerkük'te, başka yerlerde, dünün Osmanlı coğrafyasında yaşanan vahşeti, cinnet, cinayeti, her türlü insanlık dışı görüntüleri gördükten sonra, 4 Eylül, bizim için ne kadar önemli, ne kadar anlamlı. Bunu anlamayanlara yuh olsun. Evet, bu sorumluluğu hazırlayamazsak gelecekten emin olmayız. Bir millet acılarını unutursa, sevinçlerini paylaşmaz, bir ve beraber olmazsa o toplumun geleceği çok parlak olmaz. İçinde bulunduğumuz yıl, nasıl bir yıl, geçen sene nasıl bir yıldı, geçen sene Balkan Savaşlarının 100. yılıydı. İçinde bulunduğumuz yıl, Türk milletinin küçük kıyameti olan 1. Cihan Savaşı'nın başladığı 100. yıl. 200'e yakın üniversitemiz var. Kaç üniversitemiz Balkan Savaşlarıyla ilgili bir toplantı yaptı, bir sempozyum yaptı?"

-"Bu millet, emsali görülmemiş istiklal mücadelesini birliği, beraberliğiyle başardı"

TBMM Başkanı Çiçek, Sivas Kongresi'nin 95. yıl dönümü dolayısıyla Atatürk Kongre ve Etnografya Müzesi önünde düzenlenen törende yaptığı konuşmada, 4 Eylül'ün, Türk milletinin tarihinde son derece önemli bir gün olduğunu söyledi.

Bu kongrenin öneminin iyi anlaşılması gerektiğini vurgulayan Çiçek, "Bunu iyi anlayabilmeliyiz ki nelere sahip olduğumuzun farkında, idrakinde olalım. Birçok ülkenin toprağını kazsanız altından petrol çıkar, kömür çıkar, altın çıkar, başka bir maden çıkar ama bu Anadolu toprağını 2 metre kazsanız altından şehit kemikleri çıkar. Yeteri kadar farkında mıyız, onların hatıralarına yeteri kadar sahip çıkabiliyor muyuz, onların mirasını yeteri kadar koruyabiliyor muyuz? Hatırlayabiliyorsak, koruyabiliyorsak geleceğe güvenle bakabiliriz. Onun için sahip olduğumuzun kıymetini iyi bilmeliyiz. 95 yıl önce bir balıkçı teknesi bile yapamaz durumdaydık, iğneden ipliğe kadar her şey dışarıdan ithal ediliyordu. Bu milletin yiyecek ekmeği yok. Bu millet, emsali görülmemiş istiklal mücadelesini birliği, beraberliğiyle başardı" diye konuştu.

Cumhuriyet kurulduğunda Türkiye'de bir üniversite bulunduğunu anlatan Çiçek, şunları kaydetti:

"Çok şükür bugün Türkiye Cumhuriyet Devleti'nin 200 üniversitesi var. 14 milyon ilk ve ortaöğretim çağında okuyan öğrencimiz var. Artık kendi uçağımızı yapabiliyoruz, kendi ATAK helikopterlerimizi yapabiliyoruz, kendi denizaltılarımızı yapabiliyoruz. Uzaya uydularımızı gönderebiliyoruz. 4 Eylül olmasaydı, 4 Eylül kararları olmasaydı, 4 Eylül ruhu milletle şaha kalkmasaydı bugün kimin himayesinde, kimin vesayetinde hangi noktada olabilirdik. Bunu hepimizin bu mutlu günde, bu kutlu günde, bu onurlu günde bir defa daha hatırlamamız lazım. O zaman bunları hatırlayabildiğimiz, gereğini yapabildiğimiz an, bu millete mensup olmanın gururunu içimizde duyabiliriz, yüreğimizde hissedebiliriz."

Sivas'ın Milli Mücadele'nin karargahı olduğuna işaret eden Çiçek, "Sivaslılar için önemli bir gurur kaynağıdır. Ben de gurur duyuyorum. Onun için şunu iyi bilmemiz lazım; kat edeceğimiz çok mesafe var" dedi.

-"Birliğimizi bozmayacağız"

Anadolu'nun, dünyanın en karmaşık bölgesinin "kalbi"nde olduğunu belirten Çiçek, "Burada güçlü olanların yaşama imkanı var. Burada birbirine sımsıkı sarılmış olanların, milletlerin yaşama imkanı var. Bizden evvel burada yaşayanlara bakın, tarihte kaldı. Bizim buradan gidecek başka yerimiz yok. Burası bizim ebedi vatanımız. Ebedi vatanımız olarak kalmasının bir tek şartı vardır; birliğimizi bozmayacağız. Bir olacağız, beraber olacağız. İnşallah bir olacağız, diri olacağız. Bunun imkanları var. Bunun tarihi mirası var. 4 Eylül, sıradan seremoni günü değil, yakın siyasi tarihimizin en önemli kararlarının alındığı, en önemli başarılara giden yolun, yol haritasının çizildiği önemli bir gün. TBMM adına, orada görev yapan tüm milletvekilleri adına bize bugünleri kazandıran aziz şehitlerimizi, gazilerimizi, kahramanlarımızı, Atatürk'ü, bir kez daha anmak için Meclis olarak 4 yıldır bu toplantılara katılıyorum" diye konuştu.

Çiçek, şöyle devam etti:

"Çevremizde olup bitenlere bir bakın. Suriye'ye bakın, Irak'a bakın. Vahşetin her türlüsü orada işleniyor. Mezhep çatışmaları, etnik çatışmalar, birbirinin boğazını kesmeler, vahşetin en kötüsü oralarda yaşanıyor. Çok şükür bütün sıkıntılara rağmen Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve bu aziz vatanımız, bir sükunet coğrafyasıdır. Bunun kıymetini iyi bilelim. Aramıza fitnenin, fesadın çıkmasına imkan vermeyelim. 4 Eylül 1919'da o günün küçük bir meclisi sayılabilecek o mecliste herkes her şeyi tartıştı. Mandayı, bağımsızlığı tartıştı. Adam gibi tartıştı, uygarca tartıştı. Sonra da kucaklaştı, bir oldu, beraber oldu ve bugün çok şükür Allah'a hamdediyoruz ki bir devletimiz var, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'dir elbet. Kıymetini iyi bilelim. Onun için çok şükür bir vatanımız var. Aziz vatandır, mübarek vatandır. Bunun kıymetini bilelim."

Cenab-ı Allah'a yalvarırken "Yarabbi bizi devletsiz, milletsiz ve vatansız bırakma" diye dua edilmesini isteyen Çiçek, "Bu dua, bizim ebedi duamızdır. Buna gönülden katılalım. Bunlara zarar verecek, burada gedik açacak, burada zafiyetlere sebep verecek her türlü fitne ve siyasi akıma karşı bir ve beraber olalım" şeklinde konuştu.

Birlik ve beraberliğin önemine dikkati çeken Çiçek, şunları söyledi:

"Biliyor ve inanıyorum ki bir ve beraber olduğumuzda şehitlerimizin ruhu bizimle beraber olacaktır, gazilerimizin ruhu bizimle beraber olacaktır ve milletçe bir olacağız, beraber olacağız. Cumhuriyetimizin 100. kuruluş yıl dönümüne gelindiğinde, dünyanın en saygın, en önde gelen ilk 10 devletinden biri olma başarısını elde edeceğiz. Bu, bizim borcumuzdur, şeref borcumuzdur. Bu neslin, bu devleti yönetenlerin, bu ülkede siyaset yapanların, bu ülkede millet adına yetki kullananların hepsinin namus borcudur. İşte 4 Eylül, sıradan seremonik kutlama günü değil. Bu sorumluluklarımızı hatırlayabildiğimiz, bunun gereğini yapabildiğimiz müddetçe birbirimizi kucaklayıp, partilerimiz, görüşlerimiz ve inançlarımız farklı da olsa değil mi ki aynı milletin çocuklarıyız, değil mi ki aynı vatanın sahipleriyiz. Bunlar bizim bir arada olmamız için, kucaklaşmamız ve adam gibi adam olmamız için, yeter de artar bile. Bugün hepinize kutlu olsun."

Çiçek ve beraberindekiler, konuşmaların ardından Genelkurmay Başkanlığı Mehteran Bölüğünün konserini izledi.

TBMM Milli Saraylar Daire Başkanlığına devredilen ve restorasyonu devam eden Atatürk Kongre ve Etnografya Müzesi'ni gezen Çiçek, programlarının ardından havayoluyla kentten ayrıldı.

300
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...