DEAŞ da sizin YPG de
Terör örgütlerinde binlerce vatandaşı bulunan Batı ülkeleri, kirli oyunları açığa çıkacak endişesiyle Türkiye’yi Barış Pınarı Harekâtı’ndan vazgeçirmek istiyor. Avrupalılar önce DEAŞ’ı üretti, sonra onunla mücadele ediyor yalanıyla YPG/PKK’yı silahlandırdı. Türkiye ise önce DEAŞ’ı bitirdi sonra YPG/PKK’ya yöneldi.
Türkiye, Barış Pınarı Harekâtı ile sınırlarındaki terör yapılanmalarını bitirmekte kararlı. Ankara, muhataplarını sürekli uyardı. Güney sınırımızdaki törer meselesinin askerî seçenek dışında çözülmesinde ısrar etti. Ancak Batı, kulak ardı etti.
Türkiye, Fırat’ın doğusundan çekilmemekte ısrar eden YPG/PKK’ya karşı süpürme harekâtı başlatınca Avrupa’dan art arda açıklamalar geldi.
Batı ülkeleri DEAŞ’ı Irak cezaevlerinde şekillendirdi ve Suriye’de sahaya sürdü. DEAŞ ile mücadele yalanıyla YPG/PKK’yı silahlandırdı. Teröristlere profesyonel asker desteği verdi. Tabelasını değiştirdiği marksist bir örgütü dünya kamuoyuna “çiçek çocuk” imajı ile pazarladı. DEAŞ’a yıllardır yatırım yaptı. Yaklaşık 50 bin kişilik terör gücüne kendi ülkelerindeki gençleri teşvik ederek yönlendirdi. DEAŞ-YPG/PKK arasında tahterevalli çatışmalarla Suriye’deki savaşı kontrol altında tuttu. Sözde DEAŞ karşıtı koalisyon da terör unsurlarına karşı mücadele yalanı ile bölgenin demografik yapısını şekillendirdi.
HEP AYNI YALAN
Türkiye, hem YPG/PKK hem de DEAŞ tarafından terör saldırıları ile Suriye’den uzak tutulmak istendi. Sadece bununla yetinmeyen malum çevreler “Türkiye DEAŞ’e yardım ediyor”, “DEAŞ militanlarına sınırlarını açıyor”, “DEAŞ’ın lojistik desteği Türkiye’den”, “‘Türkiye DEAŞ’ı vuracak koalisyonda yer almak istemiyor”, “Suriye’den çıkan petrolü DEAŞ’tan alarak dünyaya pazarlıyor” gibi yalanlarla Türkiye’yi suçladı. Yalanını her türlü yalan bilgi ve belgeyle doldurdu. Ta ki, Fırat Kalkanı operasyonuna kadar...
Türkiye, 2016 yılında DEAŞ terör örgütüne operasyon yaptı. Batı ülkeleri defa Türkiye’nin Suriye operasyonlarını bir an önce noktalaması gerektiğini savunmaya başladı. Türkiye’nin DEAŞ oyununa son verme kararlılığını durduramayacağını anlayan Batı, bölgedeki sivil hedeflerin vurulduğunu (tıpkı şimdi olduğu gibi), mülteci akınının olacağını iddia etti. Aynı Batı daha da ileri giderek silahlandırdıkları terör örgütlerini de unutarak Türkiye’ye “Suriye topraklarındaki terörist gruplarla mücadele, uluslararası hukukun temel ilkelerinden biri olan o ülkenin toprak bütünlüğü ve egemenlik haklarına saygı gösterilerek merkezi yönetimle koordine olarak yapılmalı” diyerek akıl vermeye çalıştı.
DEAŞ’LA MÜCADELE BÖYLE OLUR
Türkiye, DEAŞ’la mücadele ederken arkasındaki güçlerle ilgili de ciddi istihbari bilgiler elde ederek bu bilgileri ilgili Avrupa ülkeleriyle de paylaştı. Türkiye’yi DEAŞ’a yardım etmekle itham eden Belçika, Fransa ve İngiltere bombacılarını ilgili ülkelere bildirdiğimiz ancak tedbir almadıkları olaylardan sonra ortaya çıktı.
Gelelim DEAŞ bilançosuna...
Türkiye, Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekâtlarında 2 bin 647’si ölü olmak üzere 3 bin 60 DEAŞ’lıyı etkisiz hale getirirken yurt içindeki operasyonlarda 9 bin DEAŞ’lıyı gözaltına aldı. Türkiye’ye giriş yapmak isteyen yaklaşık 17 bin 500 yabancı şüpheli kontrol edildi. Bunlardan 10 bin 232’si özel mülakata tabi tutuldu ve 4 bin 550’si sınır dışı edildi. DEAŞ’la mücadele kapsamında toplamda 3 bin 840’ı yabancı uyruklu olmak üzere 9 bin 350 kişi gözaltına alındı. Bin 337’si yabancı uyruklu 3 bin 69 kişi tutuklandı. 146 ülkeden 53 bin 781 kişiye ülkeye giriş yasağı konuldu.
İSRAİL: DEAŞ’IN YENİLMESİNİ İSTEMİYORUZ
Türkiye, DEAŞ’a karşı galip gelen tek ülke olurken DEAŞ’a operasyon yapılmasını ve sahadaki oyunun bozulmasını istemeyenler tehdit etmeyi sürdürdü. ABD Savunma Bakanlığı sözcüsü “DEAŞ’ın olmadığı alanlarda çatışmanın kabul edilemeyeceğini ve derin kaygı verdiği açıkça belirtmek isteriz” ifadesini kullandı. İsrail Başbakanı Netenyahu İsrail hastanelerinde tedavi gören DEAŞ militanları ile poz vermekten gurur duyarken, İsrailli hahamlar DEAŞ için dua ettiğini haykırdı.
KİRLİ İŞ DEAŞ
DEAŞ’ın Irak ve Suriye’de kafa kesme dahil her türlü kanlı eylemleri terör hassasiyeti bulunan (!) dünya medyası tarafından binlerce kez yayınlandı. Bu örgütle mücadele edilmesi çağrıları yapıldı. Altmıştan fazla ülke bu mücadele içindeydi. Ancak her nedense DEAŞ’e yardım etmekle itham edilen Türkiye sahadaki mücadelede başarı elde etti. Türkiye şimdi de DEAŞ bahanesiyle palazlandırılan terör örgütü YPG/PKK terör örgütü ile mücadele ediyor. Peki ya diğerleri? Onlar Kürt devleti için arsa bakmakla meşgul!
Türkiye Gazetesi
