İstanbul'da ehliyetsiz kullandığı araçla Oğuz Murat Aci'nin hayatını kaybetmesine sebep olan Timur Cihantimur'u ABD'ye kaçıran Eylem Tok'un avukatı Jennifer M. Herrmann, müvekkilinin Türkiye'ye iade sürecinin durdurulmasını talep etti.
Herrmann, mahkemeye sunduğu dilekçede, Tok'un iadesine yönelik itiraz dilekçesini hazırlamak için 60 günlük ek süre talep etti. Başvuruda, sürecin geçici olarak askıya alınmasının hukuki bir gereklilik olduğu belirtilirken, Tok’un yasal haklarını eksiksiz şekilde kullanabilmesi için daha fazla zamana ihtiyacı olduğu vurgulandı.
Dilekçede, Tok’un Türkiye’ye iade edilmesi halinde ciddi risklerle karşı karşıya kalacağı savunuldu. Özellikle, Tok ve ailesinin Türkiye’de ölüm tehditleri aldığı iddia edilen dilekçede, iadesi halinde bu tehditlerin gerçekleşme ihtimalinin yüksek olduğu öne sürüldü.
Savcı Kearney, ABD Dışişleri Bakanlığı’nın, mahkemenin onayına rağmen Tok ve oğlunun Türkiye’ye teslim edilmesine yönelik bir emir çıkmayacağını ve 28 gün boyunca iade işleminin gerçekleşmeyeceğini bildirdi. Bu süreçte, Tok ve Cihantimur’un hukuki itiraz haklarını kullanmalarına fırsat tanınacağı ifade edildi.
Savcılığın dilekçesinde, Eylem Tok ve Timur Cihantimur’un mahkemenin iade kararına itiraz edebilmeleri için 28 günlük bir süreye sahip oldukları belirtildi. Eğer bu süre içinde Habeas Corpus başvurusu yapılırsa, mahkeme bu başvuruyu değerlendirmeden iade sürecinin ilerlemeyeceği belirtildi.
Ancak, mahkeme Habeas başvurusunu reddederse, ABD Dışişleri Bakanlığı Tok ve oğlunun iadesi için teslim emri çıkarılabileceği ifade edildi. Teslim detaylarına ilişkin, mahkeme aksi yönde bir karar almadığı sürece, iade işleminin bu noktadan itibaren herhangi bir zamanda gerçekleşebileceğine yer verildi.
Davaya bakan Hakim Donald Cabell, 11 Şubat’ta Timur Cihantimur ve Eylem Tok’un Türkiye’ye iadesinin uygun olduğuna karar vermiş ve Türkiye ile ABD arasında yürürlükte olan Suçluların İadesi Anlaşması kapsamında sanıkların Türkiye’ye teslim edilmesine hükmetmişti.