İstanbul'da dün sabahtan itibaren en yükseği 6.2 olmak üzere 200’den fazla deprem meydana geldi. Şiddetli depremlerin ardından artçılar yaşanmaya devam ediyor. İstanbul’da yaşayan vatandaşlar da evlerine girmeye korkarken, Prof. Dr. Naci Görür’ün 2005 yılında yaptığı değerlendirmeler yeniden gündem oldu. İstanbul depremi ile ilgili konuşan Görür; ‘İstanbul’da yaşanacak depremin şiddeti beklenenden daha düşük olacak’ ifadelerini kullanmıştı. İşte haberin detayları…
İstanbul'da merkez üssü Silivri olan 6.2 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Dün saat 12.49'da yaşanan büyük depremin ardından peş peşe artçı sarsıntılar da devam ediyor. Tüm İstanbul'u sokağa döken depremin ardından AFAD'tan yapılan açıklamada "Deprem sonrası bölgedeki hasarlı yapılara kesinlikle girmeyin. Riskli binaların çevresinde bulunmayın" uyarısında bulunuldu.
Yaşanan İstanbul depremi sonrasında gözler deprem uzmanları Prof. Dr. Naci Görür ve Prof. Dr. Şener Üşümezsoy'a çevrildi.
Naci Görür'ün deprem sonrasında yaptığı açıklama şu şekilde oldu;
"İstanbul’da Marmara Denizinde, Kumburgaz fayı üzerinde çok deprem oluyor. Değişik büyüklükte. Bunlar Marmara’da beklediğimiz büyük deprem değil. Bunlar bu fayın biriktirdiği stresi artırıyor. Yani kırılmaya zorluyor. Burada asıl deprem daha büyük ve 7’nin üzerinde olacak."
Şener Üşümezsoy'un açıklamaları ise Görür'den farklı oldu. "Bundan daha büyük bir deprem olur mu?" sorusuna cevap veren Üşümezsoy şu ifadeleri kullandı: 'Hayır beklemiyoruz. 1999'dan beri söylüyoruz. Yegane 6,5 büyüklüğünde deprem taşıyabilecek bir faydı. O fay kırıldı. İstanbul'a gelen fayda bir risk yok. 1912 depreminde Silivri fayı kırılmıştı. Güneyde de Çınarcık'taki fay 1894'te kırılmıştı' ifadelerini kullandı.
İstanbul depremi için farklı görüşler veren iki uzmanın geçmişte aynı noktada olduğu öğrenildi. 2005 yılında Kaan Özbek imzalı bir haberde, Naci Görür ve Şener Üşümezsoy İstanbul depremi hakkında oldukça dikkat çeken ifadeler kullanmıştı.
Fransız gemisinin Marmara Denizi'nde yaptığı araştırma sonucunu değerlendiren Naci Görür ve Şener Üşümezsoy, İstanbul'da beklenen bir yıkımın olmayacağını ifade ediyorlardı.
Naci Görür geçmişte bir gazeteye verdiği röportajda şunları söyledi: 110 kilometrelik Orta Marmara Fayı'nın 60 kilometrelik bir kısmında kırık tespit ettik. Kırığın genç oluşu, bizi 1912 yılında yaşanan büyük depreme götürdü.
"7,5 ile 7.0 arasında çok fark var. Durum tahmin ettiğimiz gibiyse, hayatımın en mutlu gününü yaşayacağım"
Yani 1912 depreminde, fayın stresi önemli ölçüde boşalmış. Bu da İstanbul depreminin şiddetinin, beklenenden daha düşük olacağına işarettir. Eğer öyleyse, olası bir Marmara depremi 7,5 şiddetinde değil; 7,0 şiddetinde olur ki, bu iki depremin ürettiği enerji arasında dağlar kadar fark vardır.
Fransız gemisinin yaptığı araştırmaları değerlendiren Şener Üşümezsoy da şu ifadeleri kullanmıştı:
Bizim 3 yıl önce söylediklerimizi şimdi söylüyorlar. 7 ile 8 büyüklüğü arasındaki fark 30 kattan fazladır. Mühendislik hesaplarında bu çok büyük bir hata payıdır.
Bu büyüklükler bu faylarla uyumlu değildir, abartılmıştır. 1943'te Tosya Depremi'nde 280 kilometrelik fay kırılmış 7,5'lik büyüklük verilmiştir. Marmara Denizi'nde fay çok daha sağ olduğu için 180 km fay bile 7'nin üzerinde deprem oluşturamaz.