İstanbul'daki tarihi yapılar depremde yok olabilir! Uzman isim riskli yerleri tek tek açıkladı
İstanbul'da beklenen deprem öncesi dikkatler tarihi yapılara çevrildi. Deprem gerçeğini gündemde tutmayı sürdüren TGRT Haber, bu defa yerli ve yabancı turistlerin akın ettiği asırlık tarihi yapıların depreme dayanıklılığını inceledi. Uzmanlara göre İstanbul'daki tarihi yapıların büyük bölümü, beklenen Marmara depreminde yok olma riskiyle karşı karşıya.
Uzmanların kaçınılmaz dediği Marmara Depremi İstanbul’u vurduğunda; tarihi surlar, Süleymaniye Cami, Yeni Cami, Kapalı Çarşı, Ayasofya Cami, Sultanahmet Cami ve Fatih Cami ne kadar hasar alacak? Jeoloji Yüksek Mühendisi Tevfik Hoş bu sorunun cevabını TGRT Haber muhabiri Hanifi Bayar'a anlattı.
5'inci asırda yapımına başlanan ve tarihin izlerini günümüze kadar taşıyan İstanbul’un surları toplam 20 kilometre 520 metre uzunluğunda. Şu ana kadar çok sayıda afet gören surlar olası bir Marmara depreminde ne kadar hasar alacak.
Beklenen Marmara depremi sonrasında tarihi surlarda zemin açısından hasar beklenen iki bölgeyi tarif eden Tevfik Hoş, "Birinci deniz tarafında özellikle Yedikule’nin olduğu Altınkapı'ya kadar olan bölge; ikinci bölgeyse Edirnekapı ile Topkapı arasında Likos deresi dediğimiz geniş alüvyon vadisi. Her 50 metrede konumlanmış olan kuleler de daha fazla hasar beklediğimiz alanlar" dedi.
Tevfik Hoş, Mimar Sinan'ın kalfalık eserim dediği Süleymaniye Camii'nin bugüne kadar 89 tane depremden hasarsız çıkmasının sırrını ise şöyle açıkladı:
SÜLEYMANİYE CAMİİ'NDE HASAR BEKLENMİYOR
"Süleymaniye Camii'nde özellikle zemin anlamında yapılan ıslah çalışmaları, yapının taşıyıcı sistemindeki son derece mükemmel simetri özellikle kubbe ve diğer yapıları destekleyen fil ayaklarının taşıma kapasitelerinin yüksekliğine de baktığımız zaman olası İstanbul depreminde hasar almasını beklemiyoruz.
'AYASOFYA'DA ÇÖKME RİSKİ VAR'
Yapılan incelemelerde gövdesinde herhangi bir sorun olmayan ancak minaresinin riskli durumda olduğu anlaşılan 15 asırlık Ayasofya Camii'ne ilişkin de konuşan Jeoloji Yüksek Mühendisi Tevfik Hoş'un açıklamaları şöyle:
"7 üzeri veya 7.5 civarındaki bir Marmara depreminde Ayasofya’da beklediğimiz başlıca üç tane hasar riski var. Birincisi Ayasofya’daki minarelerin devrilme riski. Ayasofya’nın en kritik bölgesi ana kubbeyle yan kubbelerin birleşim yerlerinde kopma çökme riski olması.
'EN DAYANIKLI YAPILARDAN BİRİ SULTANAHMET CAMİİ'
En dayanımlı yapılardan birisi Sultanahmet Camii görünüyor. 1766 depreminde ağırlıklı olarak minarelerinde çökmeler oldu ama çok ağır ana taşıyıcısı sisteminde çok ağır hasarlar söz konusu olmadı.
'SORUNLARLA KARŞILAŞACAĞIMIZ YERLERDEN BİRİ FATİH CAMİİ'
1766 depreminde ağır hasar alan Fatih Camii 1771’de yenilendi ve günümüze kadar geldi. 1999’daki Gölcük depreminde temelinde kaymalar olan camii güçlendirildi. Fatih Camii’nde Marmara depreminde beklediğimiz hem zeminde hem de taşıyıcı sisteminde birtakım sorunlarla karşılaşacağımızı öngörüyoruz.
'KAPALI ÇARŞI RİSK ALTINDA'
Tarihi Yarımada’daki tarihi ve kültürel yapıların içerisinde tahminlerimize göre en riskli yapılardan bir tanesi Kapalı Çarşı. Asimetrisi düzensizlikleri olan kompleks bir yapı yığma bir yapı. Bu tür yapılar deprem durumunda yanal deprem yükü altında toptan göçme riskiyle karşı karşıya olan yapılar.
'YENİ CAMİİ EN AZ HASARIN OLDUĞU YAPILARDAN'
Yeni Camii’nin en önemli özelliği temel inşaatında dönemine göre çağına göre en ileri en modern tekniklerin uygulanmış olması. Yeni Camii İstanbul’da deprem hasar kayıtları açısından en az hasarın gözlemlendiği yapılardan bir tanesi."