Mızıkçı CHP'ye 11 cevap
Seçim güvenliğinin zedelendiğini iddia eden CHP’nin 11 iddiasına AK Parti’den 11 cevap geldi.
Yenilgiye bahanesi kalmayan CHP, seçim ittifakı ve sandık güvenliğine yönelik düzenlemelerden rahatsız oldu. CHP’nin, seçim ittifakları ve sandık güvenliğine yönelik düzenlemeler içeren yasaya yönelik 11 maddede yaptığı itiraza, Meclis Anayasa Komisyonu Başkanı Mustafa Şentop tek tek cevap verdi:
İDDİA 1: Aynı binada oturan seçmenlerin farklı sandık bölgelerinde oy kullanabilmeleri seçmen listelerinin kontrolünü zorlaştıracak.
CEVAP: Otokontrolü zorlaştıran hiçbir şey yok. Bu zorunlu bir şey de değil, sadece bir seçenek koyduk. Mesela, Güneydoğu’dan İstanbul’a bir aile gelmiş ve tek bir apartmanda 20 hanede yaşıyorlar. PKK’lılar tehdit ediyor ‘HDP’ye oy vermezseniz canınızı yakarız’ diyorlar. Bunlar aynı okulda ama farklı sandıklarda oy kullanacak. Böylece verdikleri oylar takip edilemeyecek.
İDDİA 2: Sandıkların taşınması, seçmen iradesini baskı altına alıyor.
CEVAP: Tam tersine kolaylaştırıyoruz. Örneğin, bir köye PKK’lılar geliyor. ‘Buradan farklı bir partiye oy çıkarsa sizi yakarız’ diyor. Köylü korkuyor HDP’ye tulum çıkıyor. Biz yakın köyleri birleştiriyoruz. Farklı oy çıkarsa hangi köyden çıktığı tespit edilemiyor.
İDDİA 3: Yatağa bağımlı hasta ve engellilere getirilen seyyar sandık uygulaması, sandık güvenliğini sarsıyor.
CEVAP: Her sandıkta olduğu gibi sandık kurulu oluşturulacak. Siyasi partilerin temsilcileri ve müşahitleri olacak. Sandığın olduğu araç, kolluk kuvvetleri tarafından takip edilecek.
İDDİA 4: Sandık kurulu başkanlarının kamu görevlilerinden oluşması, siyasi partilerin denetim mekanizmalarını azaltacaktır.
CEVAP: Değişiklikten önce de ilçe seçim kurulu başkanı olan hâkim, kamu görevlilerinden oluşan bir liste, 4 siyasi parti de ayrı bir liste hazırlıyor ve bu listelerden kura çekiliyordu.
İDDİA 5: Cumhurbaşkanlığı oy pusulası ile milletvekilliği oy pusulasının aynı zarfa konulması kuvvetler ayrılığı ilkesine aykırıdır.
CEVAP: Yürütme ile yasama ayrı erk olmasına rağmen, bugüne kadar tek seçim yapılıyor ve seçilen milletvekilleri arasından hükûmet atanıyordu. O zaman parlamenter sistemde de kuvvetler ayrılığı ilkesine aykırı bir seçim mi yapılıyordu yani?
İDDİA 6-7: Mühürsüz zarflar ve mühürsüz pusulaların geçerli sayılması risklidir.
CEVAP: Filigranlı zarf ve pusulaların taklidi neredeyse imkansıza yakın. Sandık kurulunun mührünü kaldırmıyoruz. Mühür olmazsa geçersiz sayılacak ama sandık kurulunun ihmali nedeniyle bu sorunla karşılaşılmışsa bunlar geçerli sayılacak. Dışarıdan oy pusulası getirilip oy kullanılması mümkün değil.
İDDİA 8: Sandık çevresi ve seçim çevresi tanımları muğlaklık içermektedir.
CEVAP: Sandık alanı ve sandık çevresi tanımı iç içe geçmiş durumdaydı. Bu konuya netlik getirdik. Kolluk güçleri ile ilgili aynı yasaklar geçerli.
İDDİA 9: Sandık kurulu başkanı ve üyelerine tanınan kolluk çağırma yetkisi, tüm seçmenlere tanındı. Bu, suiistimallerin önünü de açmaktadır.
CEVAP: Bazen teröristler geliyor sandık başına, sandık kuruluna baskı yapıyor. O da korkuyor, polis çağıramıyor. Bu durumda, eğer onlar çağıramıyorsa, vatandaşa imkân getiriyoruz.
İDDİA 10: İttifak yapan partilere verilecek ortak oylar seçmen iradesinin netliğine gölge düşürecektir.
CEVAP: Ortak oy, sadece milletvekilliği hesaplamasında kullanılacak. Örneğin İstanbul’da bir milletvekili 120 bin oyla, bazı küçük illerde 25- 30 bin oyla seçiliyor. O zaman İstanbul’daki seçmenin iradesi daha mı zayıf.
İDDİA 11: Oy pusulası ittifak yapan partilere avantaj sağlıyor, ittifak yapan partilerin yüzde 10’luk barajı aşmış sayılmaları da eşitlik ilkesine aykırıdır.
CEVAP: Eşitlik ilkesi ile alakası yok. AB ülkelerinde de ittifak yapan partiler için ayrı bir baraj aranmıyor. Biz ittifak yapan partilere oy pusulasında ayrı sütun koyarak, oyların da görünmesini sağlayacağız.