Diyarbakır'da katledilen 8 yaşındaki Narin Güran'la ilgili davanın ikinci duruşması bugün görülüyor. Narin'in annesi, ağabeyi, amcası ile küçük kızın cansız bedenini derede saklayan Nevzat Bahtiyar, sanık sıfatıyla tekrar hakim karşısına çıktı. Duruşmada Salim Güran'ın işçisi R.A, çoban Ahmet Akgün ve Erhan Güran tanık olarak ifade verdi. Duruşmaya aile meclisi toplantısı damga vurdu. Sorguya çekilen çoban Ahmet Akgün, o günü ağlayarak anlattı. Erhan Güran ise çobanı neden tokatladıklarını anlattı. Öte yandan açıklanan mütalaada tüm sanıkların suç ortağı olduğunu belirten savcı, "Sanıklar eylemi müşterek işledi" ifadelerine yer verdi. Mahkeme salonundaki gerginlik sonrası duruşmaya ara verildi. Aranın ardından gece saatlerine kadar devam eden dava yarına ertelendi. İşte tüm detaylar...
Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde 21 Ağustos’ta kaybolduktan 19 gün sonra, öldürülmüş halde dere yatağında bulunan Narin Güran'ın katil ya da katillerini bulmak için ikinci duruşma mesaisi başladı. 12 şüphelinin bulunduğu davada şüphelilerden Narin'in annesi, ağabeyi, amcası ile küçük kızın naaşını derede saklayan Nevzat Bahtiyar, sanık sıfatıyla tekrar hakim karşısına çıktı.
Narin cinayetinin ikinci davasında savcı mütalaasını açıkladı. Mütalaada, "Boğmak suretiyle ölümüne sebebiyet verdiler" ifadeleri de yer aldı. Tüm sanıkların suç ortağı olduğunu belirten savcı, "Sanıklar eylemi müşterek işledi" ifadelerine yer verdi.
Elde edilen veriler ve dosya kapsamındaki delillere bakıldığında sanıkların olay günü Arif Güran’ın evinde olduğunun belirlendiğini ifade eden savcı, Salim Güran, Yüksel Güran, Enes Güran ve Nevzat Bahtiyar hakkında iştirak halinde çocuğu öldürmek suçundan ağırlaştırışmış müebbet hapis cezası istedi.
Savcı, TCK’nın ilgili maddeleri gereği sanıkların cezalarında iyi hal indirimine gidilmemesini istedi.
Arif Güran konuşurken gerginlik çıktı. Mahkeme başkanı duruşmaya ara vermek zorunda kaldı. Mahkeme salonunda yaşanan hareketlilikten sonra Enes Güran ayağa kalktı. Güran ailesi Bahtiyar'a 'katil diyerek bağırdı.
Arif Güran ağlayıp oğlu Enes Güran ile birlikte çıkmak istedi. Mahkeme başkanı, Güran ailesinin gerginlik üzerine salondan çıkartılmasını istedi. Hüseyin Güran ağır küfürler sarf ederek salondan çıktı. Mahkeme başkanı salonun boşaltılmasını isteyip duruşmaya ara verdi.
Narin Güran davasında mahkeme başkanının uyarılarına rağmen sanık yakınlarının gerginliğe sebep vermesinden dolayı bugünden sonra salona almayacağı açıklandı.
Duruşmada ilk olarak Salim Güran'ın işçilerinden 15 yaşındaki R.A.(15) pedagog eşliğinde dinlenmeye başladı. Suça itilen çocuk olarak ıslahevinde bulunan R.A. ile SEGBİS üzerinden bağlantı kuruldu.
Pedagogun R.A.'ya yönelik "Sıra sende. Bu dosyada tanık olarak dinleneceksin. Hakkında yürütülen başka bir soruşturma var. Bu yüzden sorulara cevap vermek istemediğini söyleyebilirsin" sözleri üzerine" söze giren hakim "Önce seni dinleyelim, Narin’in kaybolduğu gün neler yaşandı?" diye sordu
R.A. "Aynı şeyler yaşandı. Köye bir kez gittim, babamla birlikte gittim. Sonra Salim ile görüştük" dedi.
Bunun üzerine şu diyalog yaşandı:
Bu diyaloglarının ardından R.A.’nın tanıklığı sona erdi. İfade vermek üzere çoban Ahmet Akgün salona davet edildi.
Narin Güran'ın cansız bedeninin bulunmadan bir gün amca Erhan Güran'ın evinde yapılan toplantıya çağrılan çoban Ahmet Akgün de mahkemede ifade verdi.
Olay günü Narin'i görmediğini iddia eden Ahmet Akgün, "Beni, sen arazidesin bir şey gördün mü? diye çağırdılar. Ben, 'Bir şey görmedim' dedim. Ama bana biri vurdu. Allah hakkımı bırakmasın" dedi.
Bu sözlerden Akgün ağlamaya başlayınca mahkeme başkanı yanına gidip müdahale etti ve peçete verdi.
"Sen Enes'in kız getirdiğini gördün mü?" sorusuna çoban Akgün, "Ben görmedim. Olay günü Enes'i Erhan'ın evinde görmedim. Şerefim ve namusum üzerine bir şey görmedim. Nevzat ile Salim kardeş gibiydi. Ben Narin'e ne olduğunu görmedim ve duymadım" dedi.
Savcı ise "Kürtçe bilmesem de Türkçe biliyorum. Enes ismi çok duyuluyor. O videoda Enes ismi geçiyor. O videoda Enes kelimesini duyuyorum. Neden ısrarla 'duymadım' diyorsun?" diye sordu.
Bunun üzerine Çoban Ahmet Akgün, "Kendi aralarında demişlerdir belki" cevabını verdi.
Savcı daha sonra çoban Ahmet Akgün'e tekrar, "Yanında ne konuştular? Enes'i gördün mü diyeceklerine, neden Enes'le seni yüzleştirmediler?" sorusunu sordu.
Çoban ise "Beni neden toplantıya çağırdıklarını bilmiyorum" ifadesini verdi.
Avukat Nahit Eren'in "Biri sana orada 'Konuş eşeğin oğlu, konuş' diyor" İfadesini kullanması üzerine Ahmet Akgün, "Ben garibanın tekiyim, okuma yazma bilmiyorum. Siz benden ne istiyorsunuz Allah aşkına?" dedi.
Mahkeme Başkanı kürsüden inerek Ahmet Akgün'ün yanına gitti. "Biz sana Narin'i gördün demiyoruz. Bize böyle bir aile toplantısı olmadı demişlerdi. Ama böyle bir video geldi. O konuşmalarda bir senaryonun peşinde oldukları gibi görünüyor. Bunu soruyoruz, orada 'Enes' diyorlar" dedi.
Ahmet Akgün'ün cevabi ise "Ben duymadım Enes'i. Allah hakkımızı bırakmasın" deyip ağladı. Mahkeme Başkanı da "Allah kimsenin hakkını bırakmasın" şeklinde oldu.
Nevzat Bahtiyar'ın avukatı Ali Eryılmaz ise "Senden tek istediğimiz doğruları söylemen. Bu kadar insan neden toplandık?" dedi. Bu sırada mahkeme başkanı, Avukat Ali Eryılmaz'a dönüp, "Üslup, lütfen!" dedi.
Ali Eryılmaz da sesini yükseltti: "Bu son tanığımız, çok iyi değerlendirmeliyiz" dedi. Mahkeme Başkanı da "Ne yapalım, kafasına silah mı dayayalım, ne yapalım?" Ahmet Akgün ise "Bu bana hakaret ediyor" dedi. Mahkeme Başkanı: "Dur, kimse sana hakaret etmiyor" cevabını verdi.
Tanık olarak dinlenen Salim Güran’ın işçisi 15 yaşından küçük R.A. ve çoban Ahmet Akgün'ün ifadelerinin ardından, Narin Güran’ın amcası Erhan Güran duruşma salonuna getirildi. Mahkeme Başkanının kamera görüntülerindeki toplantıyla ilgili sorular üzerine Erhan Güran şunları söyledi:
“Biz o zaman çocuğu kaybolmuş, arayan bir aileyiz. Birçok kişi 06.30- 07.00 civarı Narin’i gördüklerini söylediği için, Çoban Ahmet Akgün’ün 18.30 sıralarında geldiğini biliyorduk. O yüzden Çoban Ahmet'i çağırdık. Narin’i görüp görmediğini söyledim. Çok panik hareketler yapmaya başladı. Uzman çavuş oradaydı. ‘Ben şüpheleniyorum bundan’ dedim. ‘Gerekeni yaparız’ dedi, bir şey yapmadı. Hayvanları tek başına gönderdi. Beni gördü, gelmedi yanıma. Evinin önünde oturuyorduk. Ahmet'i çağırır mısın’ dedim, kaçtı. Bizim aile de şüphelenmeye başladı. Ahmet'e de ‘O saatte sen köyüne içerisine giriyorsun’ dedik. ‘Sen gözü kapalı mı evine gidiyorsun?’ dedik. Biz kesinlikle bir senaryo çizmedik. Aile üzerinde senaryolar çiziliyor. Şimdi de benim kızımdan bahsediyorlar. Namus, bu kadar yeter artık. ‘Aile oturuyor, çay içiyor, bir şey yapmıyorlar’ diyorlardı. Biz de mücadele veriyorduk. Çobanın şüpheli hareketleri üzerine bunu yaptık. Bir iki tokat atılmıştır, çünkü yalan söylüyordu. Bilerek toplanmadık. O an yemek yeniyordu.”
Savcının soruları üzerine Erhan Güran, “Ben İsa’yı gördüm, bir köylü bayanın ismini söyledi. Onların akrabası bir bayan vardı. O ‘Ben evden çıkmamışım’ dedi. Kolluk kuvvetlerine Çoban A.A.’yı söyledik.
İfadesi alındı mı alınmadı mı bilmiyorum. Gençler ani bir refleksle tokat attılar. Cevabımızı alamadık. O günden sonra da onunla bir temasta bulunmadık. Çoban, ‘Bilmiyorum, görmedim’ diyordu” yanıtını verdi.
Eski Baro Başkanı Nahit Eren’in ‘Kamera kayıtlarını sildiniz mi, müdahale ettiniz mi’ sorusu üzerine Erhan Güran, “Hayır” dedi. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatlarının ‘Başka birini sorguladınız mı’ sorusu üzerine de Erhan Güran, “Şeyma kaya ile konuştuk. Narin’in cenazesi çıkmasaydı, hala daha arayacaktık, soracaktık.
Çobanın geliş saati Şeyma’nın söylediği saate denk geldiği için Çobanı sorguladık. Uzman çavuşa da söyledik” diye konuştu.
Duruşmada Erhan Güven'in ardından tutuklu sanık itirafçı Nevzat Bahtiyar soruları yanıtladı. Mahkeme başkanının, "Araştırılmasını istediğin bir şey var mı?" sorusuna Bahtiyar, "Hayır, yok. Narin'i ben öldürmedim" yanıtını verdi.
Oğlunun o gün işe gittiğini belirten Bahtiyar, "Salim Güran oğlum üzerinden beni tehdit etti. Hangi futbol okuluna gittiğini biliyor" diyerek yanıtladı.
Avukatın, "Olay günü Necmettin Kaya ile 79 saniyelik konuşmanız var. Ne konuştuğunuzu hatırlıyor musunuz?" sorusunu ise, "Yok" diyerek yanıtlayan Bahtiyar, "Geçen celse söylediklerim dışında bir şey söylemeyeceğim. Ahırın arka tarafında bir baca açmıştık. Oradan içeriye koydum Narin'i. 28 Ağustos günü ne yaptığımı hatırlamıyorum, 4-5 ay geçti üzerinden" ifadelerini kullandı.