TBMM Başkanı Şentop'tan 'dolar' açıklaması
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Mustafa Şentop, dünyada ABD dolarının gizli bir silah olarak kullanıldığını belirterek, “Doları basan biz değiliz, fiyatını belirleyen biz değiliz. Dünyanın ekonomik sistemini bu manipülatif ortamdan kurtarmamız lazım. Herkes kendi parasıyla alışveriş yapsın” dedi.
Bölgenin dünyanın yeniden inşa edileceği dönemde güçlü büyük Türkiye inşasına mecburuz” diyerek konuşmasını noktaladı.Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Mustafa Şentop, Meclis Başkanlığının 11'inci gününde memleketi Tekirdağ'a gitti. Burada düzenlenen bir toplantıda konuşan TBMM Başkanı Şentop, dünya siyaseti ve gizli bir silah olarak kullanılan ABD dolarına değindi. Şentop, Amerikalı bir ekonomi yazarının kitabından yola çıkarak, “Bundan aşağı yukarı 10 yıl önce yazmış olduğu bir kitap var. Amerikan parasının bir silah olarak kullanılmasına dair Pentagon'un düzenlediği bir toplantıya katılmış kendisi. Gizli bir toplantı, o kadar gizli bir toplantı ki koridora çay almak için gittiklerinde yanında birisi geliyor. Çayı beraber alıyorlar içeri bu şekilde giriyorlar. O gizli toplantıda görüşülen konuları anlatıyor. İşte ‘Ekonomide acaba Amerikan parası dolar, bir silah olarak kullanılabilir mi?' Başka ülke ekonomilerine etkilemek için bu konuda çalışmalar yapıldığını anlatıyor. Peki, şimdi ne yapıyor Türkiye, diyor ki ilk önce uluslararası siyaset için, korkunç sistem için yeni bir şey öğreniyoruz. Cumhurbaşkanımız uzun zamandır ‘Dünya beşten büyüktür' diyor. Ne demek bu, Birleşmiş Milletler'de öyle bir sistem kurulmuş ki, şu anda aşağı yukarı 190'a yakın ülke var. Bunların hepsi bir araya gelip karar alsalar, işte şurada savaşı bitirelim. Ne oluyor sonra, o beşten beri bunu veto ediyor ve o karar geçersiz hale geliyor. Veya ABD, Rusya, Çin, İngiltere ve Fransa 5 ülke bir de ikinci mesele çok basit şeyler gibi gözüküyor. İlk söyleyen Cumhurbaşkanımızdı. Uluslararası ticarette ülkeler kendi paralarını kullansınlar mesela. Şu anda Azerbaycan ile alışveriş mi yapıyoruz. Onlar sattıklarını kendi parasından, Biz de sattıklarımızı kendi paramızla satalım. Daha sonra muhasebeleştirelim hesaptan düşelim. Sonra Putin bunu dile getirdi, sonra Hindistan bunu dile getirdi. Dünyada herkes ticaret yapıyor ama ticarette dolar kullanıyor. Doları basan biz değiliz, fiyatını belirleyen biz değiliz. Dolasıyla biz iki farklı ülke ticaret yapıyoruz ama kullandığımız paranın değerini ikimizde belirlemiyoruz. Başka üçüncü bir ülke belirliyor. İstediği gibi belirliyor, manipüle edebiliyor. Dünyanın ekonomik sistemini bu manipülatif ortamdan kurtarmamız lazım. O yüzden diyoruz ki herkes kendi parasıyla alışveriş yapsın” diye konuştu.
Şentop, konuşmasını şöyle sürdürdü: “1980'de Türkiye'nin ihracatı 2.9 milyar dolar. 1990'da Türkiye'nin ihracatı 12 milyar dolara çıktı. En son 2002'de 32 milyar dolara kadar çıktı. Bugün ise 170 milyar doların üzerinde. İhracatımız 5 kat artmış durumda. Bu anlamda Türkiye'nin doğru bir yolda olduğunu görüyoruz. Dünya 10 yıl öncesinin, 20 yıl öncesinin dünyası değil. ABD Merkez Bankası FED'in faiz kararını açıklaması sadece Türkiye'de değil bütün dünyada herkesin kulak kesilerek izlediği bir şey. Açıkladığı faiz oranı dünyadaki bütün ekonomileri etkiliyor. Çin borsasında meydana gelen hadise bütün dünyayı etkiliyor. AB'nin almış olduğu karar bütün dünyayı etkileyebiliyor. Değişmesi gerektiğini söylediğimiz ekonomik sistem var. Adil olmayan bir sistem bunun etkileri bize de oluyor. Doların silah olarak kullanıldığı dönemler var.”
Putin'in Türkiye kararlılığı
Rusya Devlet Başkanı Putin'in bir ziyaretini hatırlatan TBMM Başkanı Şentop, “Putin, Cumhurbaşkanımıza, ‘Biz daha önce Türkiye'yi doğrudan ilgilendiren meselelerle ilgili bile Türkiye'yle görüşmezdik. Farklı ülkeler, Avrupa ülkeleri ve ABD aramızda konuşurduk. Daha sonra ortaya çıkan karara Türkiye kendiliğinden uyardı veya uymak mecburiyetinde kalırdı. Fakat şimdi Türkiye'yi doğrudan ilgilendirmeyen konuları bile Türkiye'yle görüşmek mecburiyetinde hissediyoruz kendimizi. Nereden nereye getirdiniz bu ülkeyi.' dedi. Bu sadece iltifat değil gerçeğin de ifadesi. Irak, Suriye meselesi olsun başka bir çok meselede Türkiye işin bir tarafında sözü, kararı merak edilen bir ülke haline geldi. Bu yetmez uzun bir yolumuz var.