Türkiye'den Yunanistan'a 'göçmen' tepkisi
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Aksoy, "Göç yolları üzerinde bulunan ülkelerin ve Yunanistan'ın, 'sıfır göçmen politikası' uygulaması ve bu kişilerin haklarını hiçe sayması insani değildir." dedi.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis'in Türkiye'ye yönelik açıklamalarına ilişkin soruya yazılı yanıt verdi.
Başbakan Miçotakis'in "talihsiz ve mesnetsiz" açıklamalarının Yunanistan'ın "gerçekleri saptırarak" yürütmeye çabaladığı algı operasyonlarının son örneği olduğunu belirten Aksoy, Türkiye'nin aldığı tedbirler sayesinde 850 bin düzensiz göçmenin Avrupa'ya geçtiği 2015 göç krizine kıyasla, bu geçişlerin yüzde 94 azaldığını ifade etti.
Aksoy, "Göç yolları üzerinde bulunan ülkelerin ve Yunanistan'ın, 'sıfır göçmen politikası' uygulaması ve bu kişilerin haklarını hiçe sayması insani değildir. Göçten muzdarip ülkeler ve Yunanistan, öncelikle kaynak ülkelerde göçü tetikleyen nedenlerin ortadan kaldırılması için çaba göstermelidir." değerlendirmesinde bulundu.
Aleyhte propaganda yerine iş birliği
Türkiye'nin yerinden edilmiş 4 milyondan fazla kişiye ev sahipliği yaptığını hatırlatan Aksoy, Yunan muhatapların ve uluslararası toplumun, küresel sorun olan göç yükünü, Türkiye'nin tek başına üstlenmesinin "hakkaniyetle bağdaşmadığını" anlaması gerektiğine dikkati çekti.
Aksoy, Miçotakis'in "görmek ve bilmek istemese de" düzensiz göçmenlerin sınırda Yunan makamlarınca geri itilmeye devam edildiğini vurgulayarak, bu kişilerin Avrupa'nın değerleri hiçe sayılarak insanlık dışı muameleye maruz bırakıldığını belirtti.
Yunanistan'a, Türkiye aleyhine propaganda yapmak yerine bu konuda Türkiye ile iş birliği yoluna gitmesinin daha etkili sonuçlar getireceğini hatırlatmakta fayda gördüğünü vurgulayan Aksoy, şunları kaydetti:
"Yunan hükümetini, Yunanistan'da göçmenlerin içinde bulunduğu ve uluslararası kuruluşlar tarafından da kayda geçirilen insanlık dışı koşulları düzeltmeye, gerekli yardımı alamayan göçmenlerin, göçmen çocukların ve bebeklerin kötü koşullardan ölmesini engellemeye, bu kişilerin uluslararası hukuktan doğan hak ve özgürlüklere sahip olduklarını unutmamaya, göçmenlerin uluslararası hukuka aykırı şekilde geri itilmesi uygulamasına son vermeye, göçmenlere karşı silah kullanmamaya ve insanlık dışı muamele yapmamaya, göçmenlerin inançlarına, insanlığın ve Avrupa'nın ortak değerlerine saygı göstermeye çağırıyoruz."