Tgrt Haber

YPG gerçeği çarpıttı, demografik yalan!

11 Ekim 2019 06:13
YPG gerçeği çarpıttı, demografik yalan!

Köşeye sıkışan YPG, operasyonun bölgenin demografik yapısını değiştireceği yalanıyla dünyanın gözünü boyamak istiyor. CIA ve Texas Üniversitesindeki haritalar ise gerçeği gözler önüne serdi.

Türkiye’nin başlattığı ‘Barış Pınarı’ operasyonunun bölgenin demografik yapısını değiştireceği yalanını ile dünyayı kandırmaya çalışan ve ne yazık ki Batıdan da destek bulan terör örgütü PYD/YPG’yi ABD istihbarat örgütleri ve Texas Üniversitesi kütüphanelerinde de yer alan haritalar yalanlıyor. 2011’de başlayan Suriye’deki halk ayaklanması sırasında sessiz kalan ancak daha sonra iç savaşa dönüşen olaylar sırasında yıllardır Kürtleri kimliksiz bırakan, rejimin yanında yer alarak bölge halkını sindirmeye çalışan terör örgütü PYD/YPG Türkiye sınırlarındaki demografik yapıya ciddi zararlar verdi. Derin güçler tarafından Irak’tan Suriye’ye kaydırılan DEAŞ’a karşı uydurma operasyonlarla parlatılmak istenen terör örgütü bölgede ciddi nüfus hareketlerine ve katliamlara imza attı.
ABD’nin 2016’da başlayan desteği ile birlikte bölgedeki Arap ve Türkmen nüfusu yerlerinden eden terör örgütü, ailelere baskı yaparak vergi adı altında haraç topladı. Evleri basarak küçük yaştaki çocukları silahaltına alan ve başta BM olmak üzere birçok uluslararası kurumun raporlarına yansıyan eylemlerini günden güne artırdı. Uluslararası Af Örgütü Ekim 2015’te YPG’yi Araplara karşı etnik temizlik kampanyası yapmakla suçladı, çünkü bazı köylerin terkedildiğini buradaki insanların zorla evlerinden edildiğini bildirdi. Örgüt ise yerlerinden ettiği insanları DEAŞ destekçisi olmakla itham ederek dünyayı kandırmaya devam etti. Bir yandan Rusya diğer yandan da ABD’nin desteğini alan terör örgütü 2011-2016 yılları arasında aşırı derecede silahlandı. Salih Müslim, Aldar Halil, İlham Ahmed, Riad Dirar gibi isimler bölgedeki şiddet eylemlerini sürdürebilmek adına başta Tel Abyad, Haseke, Kamışlı, Afrin olmak üzere kendilerine muhalif gördükleri birçok Arap, Kürt, Süryani, Yezidi, Türkmen ve Hristiyan parti lider ve yöneticilerine suikastlar düzenleyen çeteler kurdu. Köyler yakıldı, halk işkenceden geçirildi. Bu eylemlerin yapıldığı alanlar ise Suriye’nin jeopolitik ve en zengin yeraltı, tarım ve su kaynaklarının olduğu yerlerdi. Halk direnişi ile karşılaştıkları her noktada DEAŞ yardımlarına koştu ve suni saldırılarla uluslararası arenada DEAŞ’a karşı desteklenmesi gereken unsurlar olarak mağdurları oynadı.

TARİHÎ GERÇEKLER
Terör örgütü ve destekçileri “Kürtler katlediliyor”, “Bölgede demografik yapı değiştirilmek isteniyor”, “Altı milyon kişi mülteci olacak “ yalanları ile kamuoyu oluşturmaya çalıştığı Doğu Fırat bölgesi hakkındaki bütün bilinenler hem gerçeklerden hem de bilimsellikten uzak. Zira hem CIA hem BM, hem de Orta Doğu araştırmaları ile ünlü dünya üniversitelerindeki verilere göre gerçekler şöyle: Kürtlerin işgal ettiği bölge Suriye topraklarının %41’ini oluşturuyor. Suriye nüfusunun (18 milyon) yalnızca %17’si bu bölgede yaşıyor. Bu nüfusun (%82 Arap,%10 Kürt, geri kalan bileşenler %8’i Türkmen, Süryani, Ermeni ve Çerkes).
2011’de Tel Abyad kasabası merkezinde 20 bin nüfus vardı. İlçelerle birlikte bu sayı 120 bin idi. Kilometrekarede 10 kişiden az bir yoğunluk vardı. Bu nüfus ise yüzde 69 Arap, yüzde 21 Kürt ve yüzde 5 Türkmen, yüzde 5 Ermeni ve diğerlerinden oluşuyordu. Ancak PYG’nin bölgede silahlı eylemlere başlamasıyla başta Rakka, Halep ve Şam olmak üzere birçok bölgeden PKK’lılar Türkiye sınırına getirilerek buranın Kürt toprağı olduğu yalanı üretildi.
Son olarak YPG’nin Kürt savaşçılar diye uydurduğu ancak zorla silah altına aldığı ve SDG kimliğiyle kamufle ettiği çatı terör örgütünün %70’i Araplardan oluşuyor. Yirmi beş Arap aşiretine mensup bu kişilerin Türkiye’nin operasyonu ile birlikte çözülmeye başladığı ve örgütün kendi içinde hesaplaşmasının kaçınılmaz olduğu belirtiliyor.

Türkiye Gazetesi

300
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...