Yunanistan'dan çifte tahrik: Türkiye'ye meşru müdafaa hakkı doğuyor
Türk jetlerine yönelik tacizleriyle bölgedeki tansiyonu yükselten Yunanistan, gayri askeri statüdeki adalarda tahrik tatbikatlarına bir yenisini daha ekledi. Yunan Genelkurmay Başkanı Floros ve 98. ADTE Komutanı Bundliakis hadsiz açıklamalar yaparken Yunan basını ise tatbikatı bir güç gösterisi gibi gösterdi. Yunanistan'ın adalara zırhlı araçlar konuşlandırması ve tatbikatlar düzenlemesini değerlendiren Emekli Tümamiral Cihat Yaycı, Türkiye’nin meşru müdafaa hakkı doğduğunu söyledi.
Ege ve Doğu Akdeniz'de Türk jetlerine karşı S-300'lerle kilit atma yöntemiyle tacizlerde bulunan Yunanistan, Midilli adasının ardından Rodos'ta da tahriklerine devam etti. Atina, Marmaris'e sadece 18 kilometre (11 mil) uzaklıktaki Rodos Adası’nda zırhlı araçlar, piyade birlikleri, özel harekat birimleri ve hava kuvvetlerinin katılımıyla geniş kapsamlı askeri tatbikat gerçekleştirdi.
"Kolossos-22 Askeri Tatbikatı" adı verilen tatbikatta adadaki tüm sistemler “alarm” pozisyonuna getirilerek herhangi bir tehditte alınması gereken pozisyonlar belirlendi. Midilli'de yapılan tatbikatta ise Kara Kuvvetleri Havacılık Tugayı’ndan Kiowa ve Apache saldırı helikopterlerinin yanı sıra tankçı ve topçu birlikleri katıldı. ABD’nin Yunanistan’a hibe ettiği M1117 zırhlı araçlar da bu tatbikatta kullanıldı.
FLOROS'TAN HADSİZ AÇIKLAMA
Adalardaki tatbikatları yerinde izleyen Yunanistan Genelkurmay Başkanı Konstantinos Floros, “Bize karşı saldırgan görüşler ifade edenlerin işleri zor, çok zor olacak" açıklamasında bulundu. Ulusal Taburları Koruma Yüksek Komutanlığı 98. ADTE Komutanı Korgeneral Grigorios Bundliakis ise "Eğer barış istiyorsan savaşa hazırlan söylemiyle eğitiliyoruz. Gecenin karanlığı operasyonlarda önemli rol oynuyor. Ordunun hareketlerini kolaylaştırıyor ve gündüze kıyasla ani baskınları kolaylaştırıyor. Dolayısıyla gece gelsinler ve askerlerimizin nasıl savaştığını görsünler" dedi.
Yunan basını da tatbikatın Türkiye’de Milli Güvenlik Kurulu toplantısından sonra yapılan “Yunan adaları askerden arındırılmalı” açıklamasına cevap olduğunu öne sürdü.
YAYCI: YUNANİSTAN'IN EGEMENLİĞİ SORGULANIR
Söz konusu tatbikatların açık tahrik olduğunun altını çizen Emekli Tümamiral Cihat Yaycı, Türkiye’ye meşru müdafaa hakkı doğduğunu söyledi. Yunanistan'ın anlaşmaları ihlal ettiğini vurgulayaran Yaycı, 1923 Lozan görüşmelerinde adalar için belirlenen gayri askeri statüyü hatırlatarak "Adaların silahlandırılması Türkiye’ye tehdit oluşturmaktadır" dedi.
BM şartının 51. maddesi gereği Türkiye’ye meşru müdafaa hakkı doğduğunu ifade eden Yaycı, "Bu, askeri güç kullanımını dahi meşru kılar. Ayrıca adaların devrinde egemenlik değil, kullanım şartı söz konusu. Bu şart ortadan kalkarsa Yunanistan’ın egemenliği sorgulanır. 23 adanın 23’ünde de egemenliği tartışmalıdır. Adalar artık Yunanistan egemenliğinde değildir, çünkü Yunanistan kullanım devir şartını ortadan kaldırmıştır" dedi.
Müstafi Tümamiral Cihat Yaycı, adaların gayri askeri statüsü hakkında şu bilgileri verdi:
"Bu adalarda Yunanistan’ın bulundurabileceği güç, Jandarma ve polis kuvvetiyle sınırlıdır. Onların sayısına ve bulundurabilecekleri silaha bile sınır getirilmiştir. Bu Lozan ve Paris Barış antlaşmalarıyla net ve açıktır. Her bir polis ya da jandarma 1 tabanca, 1 kılıç ve 1 tüfek bulundurabilir. Bunların sayısı 100’ü bulursa 100 kişiye 4 makineli tüfek verilir. Jandarma ya da polis sayısı da anakarada polis ve jandarma başına düşen vatandaş sayısından fazla olamaz. Bu adalara ziyaret amaçlı olarak bile savaş gemisi yanaşamaz. Ne bir tank, ne bir zırhlı araç bulundurulamaz. Adaların üzerinden savaş uçağı dahi geçemez.”