Tgrt Haber

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın okuduğu Sakarya Türküsü şiiri kime ait? Sakarya Türküsü şiiri sözleri!

05 Ekim 2022 16:00 - Güncelleme : 05 Ekim 2022 16:22
Sakarya Nehri'nden ilham alınarak yazılan Sakarya şiiri sözleri

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başkent Millet Bahçesi'nde düzenlenen ‘Tam Bana Göre Gençlik Festivali’nin açılışında Sakarya Türküsü’ şiirini okudu. Sakarya Nehri'nin verdiği ilhamla Necip Fazıl Kısakürek tarafından yazılan Sakarya Türküsü şiirinde, Sakarya'yı Türk milleti ile özdeşleştirip, kişileştirme sanatı kullanılmıştır. Şiirlerinde daha çok vatan sevgisi, yiğitlik, sevgi gibi konuları işleyen Necip Fazıl Kısakürek'in Sakarya türküsü, şiiri sözleri!

Sakarya Nehri'nden ilham alınarak yazılan Sakarya şiiri sözleri

Sakarya şiirinde Necip Fazıl Kısakürek, Sakarya Nehri​ gibi hayatı boyunca karşılaştığı engeller ve zorluklarla mücadelesini inişli çıkışlı olarak anlatmıştır. 25 Mayıs 1983'te hayatını kaybeden Necip Fazıl Kısakürek'in yolculuğu sırasında kaleme aldığı Sakarya türküsü, şiiri sözleri haberimizde yer almaktadır. 

SAKARYA TÜRKÜSÜ ŞİİRİNİ KİM YAZDI?

Sakarya şiiri, Türk edebiyatının önemli isimlerinden biri olan Necip Fazıl Kısakürek'in tren yolculuğu sırasında Sakarya nehrinden aldığı ilhamla yazıldı. Necip Fazıl Kısakürek'in adı halen kaleme aldığı "Sakarya Türküsü" isimli şiir, ile anılmaktadır. 

SAKARYA TÜRKÜSÜ ŞİİRİ SÖZLERİ

İnsan bu, su misali, kıvrım kıvrım akar ya;
Bir yanda akan benim, öbür yanda Sakarya.
Su iner yokuşlardan, hep basamak basamak;
Benimse alın yazım, yokuşlarda susamak.
Her şey akar, su, tarih, yıldız, insan ve fikir;
Oluklar çift; birinden nur akar; birinden kir.
Akışta demetlenmiş, büyük, küçük, kâinat;
Şu çıkan buluta bak, bu inen suya inat!
Fakat Sakarya başka, yokuş mu çıkıyor ne,
Kurşundan bir yük binmiş, köpükten gövdesine;
Çatlıyor, yırtınıyor yokuşu sökmek için.
Hey Sakarya, kim demiş suya vurulmaz perçin?
Rabbim isterse, sular büklüm büklüm burulur,
Sırtına Sakaryanın, Türk tarihi vurulur.
Eyvah, eyvah, Sakaryam, sana mı düştü bu yük?
Bu dâva hor, bu dâva öksüz, bu dâva büyük! ..

Ne ağır imtihandır, başındaki, Sakarya!
Binbir başlı kartalı nasıl taşır kanarya?

İnsandır sanıyordum mukaddes yüke hamal.
Hamallık ki, sonunda, ne rütbe var, ne de mal,
Yalnız acı bir lokma, zehirle pişmiş aştan;
Ve ayrılık, anneden, vatandan, arkadaştan.
Şimdi dövün Sakarya, dövünmek vakti bu ân;
Kehkeşanlara kaçmış eski güneşleri an!
Hani Yunus Emre ki, kıyında geziyordu;
Hani ardına çil çil kubbeler serpen ordu?
Nerede kardeşlerin, cömert Nil, yeşil Tuna;
Giden şanlı akıncı, ne gün döner yurduna?
Mermerlerin nabzında hâlâ çarpar mı tekbir?
Bulur mu deli rüzgâr o sedayı: Allah bir!
Bütün bunlar sendedir, bu girift bilmeceler;
Sakarya, kandillere katran döktü geceler.

Vicdan azabına eş, kayna kayna Sakarya,
Öz yurdunda garipsin, öz vatanında parya!

İnsan üç beş damla kan, ırmak üç beş damla su;
Bir hayata çattık ki, hayata kurmuş pusu.
Geldi ölümlü yalan, gitti ölümsüz gerçek;
Siz, hayat süren leşler, sizi kim diriltecek?
Kafdağını assalar, belki çeker de bir kıl!
Bu ifritten sualin, kılını çekmez akıl!
Sakarya, sâf çocuğu, mâsum Anadolunun,
Divanesi ikimiz kaldık Allah yolunun!
Sen ve ben, gözyaşiyle ıslanmış hamurdanız;
Rengimize baksınlar, kandan ve çamurdanız!
Akrebin kıskacında yoğurmuş bizi kader;
Aldırma, böyle gelmiş, bu dünya böyle gider!
Bana kefendir yatak, sana tabuttur havuz;
Sen kıvrıl, ben gideyim, Son Peygamber Kılavuz!

Yol onun, varlık onun, gerisi hep angarya;
Yüzüstü çok süründün, ayağa kalk, Sakarya! ..

 

 

 

500
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...