AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, 6'lı masaya yüklendi: Dernek bile yönetemezler
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, katıldığı bir canlı yayında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 6'lı masanın henüz aday belirleyemediğini söyleyen Dağ, masa içinde karışıklıklar olduğunu belirtti. 6'lı masanın Ortak Mutabakat Metni'nde Atatürk'ün adının geçmediğini söyleyen Hamza Dağ, "Bırakın ülkeyi, dernek bile yönetemezler" dedi.
Haber Global'de gazeteci Başak Şengül'ün sorularını cevaplayan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. 6'lı masanın Ortak Mutabakat Metni'nde eksiklikler olduğuna dikkat çeken Dağ, metinde Atatürk'ün adının geçmediğini ve metnin halka dokunmadığını belirtti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 3. defa aday olmasına yönelik muhalalefetten çıkan itirazlara değinen Hamza Dağ, "Burada tartışılacak bir şey yok. Muhalefet de acaba kendi tabanımıza buradan bir şey söylemiş olur muyuz, dediler ama kendi tabanları bile bu konuda onlarla dalga geçer durumda" diyerek cevap verdi.
Hamza Dağ'ın açıklamalarından önemli satır başları şu şekilde:
9 ülkenin İstanbul'daki konsolosluklarını kapatmasının yaklaşan seçime yönelik bir hamle olduğunu söyleyen Hamza Dağ, "İstanbul'daki konsoloslukların kapatılmasını seçimle ilişkilendirmek tabii ki gerekir. Muhalefeti desteklemek ve onunla ilgili bazı operasyonlar içinde olmaları ve öncesinde Cumhurbaşkanımıza yapılan bazı eylemler, açıklamalar ve atılan manşetler sonrasındaki gelişmelerin hepsini bir arada değerlendirmek gerekir. İsveç'te hem dinimize hem de cumhurbaşkanımıza yönelik yapılan hamleler ve sonraki süreçte konsolos kapatılması olaylarının arka arkaya gelmesi" dedi.
"HANİ 'SANDIKTA YENECEĞİZ' DİYORDUNUZ"
Adaylığın açıklanması kamuoyunda 1 yıldır devam ediyor. Seçildiği dönemden beri Cumhur İttifakı'nın Cumhurbaşkanı adayı, hepimiz 2023 seçimleri adaylığını ilan ettik. Bugüne kadar, 6'lı Masa'daki bütün liderler hep 'sandıkta yeneceğiz' diyordu. YSK'ya bir girişim olmayacağını söylüyorlardı. YSK üyelerini Cumhurbaşkanı atamıyor. Kılıçdaroğlu, başvursak ne olacak, diyerek bu şekilde konuştu. Hem İYİ Parti hem Gelecek hem DEVA hem CHP'den ısrarla bu tartışmaya açılmayacak gibi sözler vardı. 6+1 masanın adayı yok, kaybedeceğimizi anladık, Cumhur İttifakı da adaysız kalsın, dediler, gerçek anketleri gördüler, bari mızıkçılık yapalım dediler.
2017 referandumunda 101'inci maddede vardır. Şimdi 1'inci dönemdir, gelecek dönem ikincidir. Burada tartışılacak bir şey yok. Muhalefet de acaba kendi tabanımıza buradan bir şey söylemiş olur muyuz, dediler ama kendi tabanları bile bu konuda onlarla dalga geçer durumda. Tartışmayacağız dediler ama tabanlarını ikna edemediler. Muhalefet, bunu daha fazla bir tartışma konusu yapmamalı. Hukuki bir engel yok, yasa ortada, anayasa ortada. Hala bunu bir mesele yapmak istiyorlarsa 14 Mayıs'ta millet, sandıkta cevabını vermediler.
-Altılı Masa içinde çok net bir şekilde bir güç savaşı var, güç birliği yok. Son dönemlerdeki hadiselerde kamuoyuna sızdırılan bilgilerden çok net gördük. Kendilerine basın vasıtasıyla bunu sızdırıyorlar. Burada ittifak değil bir ihtilaf var. Buradan bir şey çıkmaz. Adaylık tartışmaları yapıldığı zaman, size ne muhalefetin adayından, deniyordu. Sözcüleri çıkıp medyada, İBB Başkanı da 'Size ne?' demişti. Bunlara bakıldığında seçim yaklaştığında belli olsun, yapacağız dediler, fiili olarak karar yansıtıldı ama yine aday yok. Adaydan önce bırakın bunu tartışmayı, adayı açıklayacak tarihi tartışma noktasına geldiler. İYİ Parti de 'kazanacak aday' gibi ifadeler ortaya atıyor. Tüm bunlara bakınca aday da çıkarılmıyor, yine CHP'den birilerinin adaylığı için hamle yapılıyor. Bir senedir toplantı yapan 6'lı Masa, aday açıklama tarihinde bile bir anlaşma yapamıyor.
"6'LI MASA, BIRAKIN ÜLKEYİ, DERNEK BİLE YÖNETEMEZ"
Böyle bir yapı bırakın ülkeyi dernek yönetemez, böyle bir hal Türkiye gibi 86 milyonuyla, bulunduğu coğrafyanın dört bir yanındaki istikrarsızlıklara ilişkin süreç yürütmesi gereken bir ülkeyi yönetemezsiniz. Sürekli toplanır, dağılırsınız. Kendi içlerinde çelişkililer. Tezkere meselesi, hem Suriye'nin kuzeyine Irak'a, Libya'ya görüşüldüğünde, İYİ Parti 'evet' dedi, CHP ve HDP 'hayır' dedi. İYİ Parti, CHP İstanbul Sözleşmesi'ni destekliyor, Saadet desteklemiyor. LGBT konusu var, bizim tavrımız net. Ermeni Soykırımı meselesi... Ortak bir duruş yok. Ülkeyi yönetirken bunlarda anlaşamazsanız bu direkt vatandaşa temas eder. Özelleştirme konusu var bir de, birileri özelleştirme diyor, birileri hemen kamulaştırma diyor. Vatandaşın takdirine bırakıyorum.
"DÜMENDE 7 KİŞİ VAR"
2 gemi var ortada, birinde kaptan belli, diğerinde dümende 7 kişi var. Biri sağa biri sola çevirelim diyor. Birinde rota belli. Farklı bir kültür doğuracak, çıkaracak... 2002'den bu yana çok fazla icraat yaptık. Sadece icraatta değil uzlaşma kültürünü millette sağladık. Önceki dönemlerde sorunları olan insanlara arkamızı dönmedik.
Kürt sorunu konusunda Cumhurbaşkanımız üzerine gideceğim dedi ve gitti. Bu alanda birçok adım atıldı. Bunları artık konuşmuyoruz bile. Uzak tarihteymiş gibi geliyor ama hepsini biz yaptık. En son Alevi vatandaşlarımızla ilgili Bakanlık içinde Başkanlık kurulması... Bu ülkenin bu kültürü, ülkenin asli unsuru olarak gördüğümüz herkesi kucaklama noktasında adımlar attık. Terörle mücadele sürüyor ve bu mücadeleyi siz bir ayrıştırma olarak değerlendiriyorsanız, burada bir ayrıştırma yok, birileri bunu bir ötekileştirme olarak yorumluyor. Altılı Masa'nın yaptığı şey, bunlara cesaret vermek.
CHP'nin milletin nezdindeki primi net, yüzde 20-25 İYİ Parti'yle yüzde 35 olur en fazla. Aslında hiçbir birleştirme mantığı yok, onu alırsak muhafazakarlara onu alırsak demokratlara hoş görünürüz mantığıyla alınmış, ne kadar vekil alırım diyen, tamamen seçime yönelik oluşturulmuş bir yapı. İnsanların farklı partileri desteklemesi, kutuplaşma değil, biz birlikteyiz.
"MUHALEFET, EN GÜÇLÜ ADAYINI GÖSTERSİN"
Muhalefet, en güçlü adayını göstersinler. Biz 'hodri medyan' diyoruz, bunca zaman nasıl kazandıysak Cumhurbaşkanımız yine göreve gelecektir. Kamuoyu araştırmalarını nasıl yaptıklarını gayet iyi biliyorum. En güçlü adayları kimse onu göstersinler ama handikapları çok o da onların değerlendireceği bir husus. Bugüne kadar Cumhurbaşkanımız milletimizle hep bir gönül diliyle konuştu. Bu kadar uzun süre iktidarda olup, söylediklerinizin hala bir tesiri olması için kalpten konuşmanız lazım. Erdoğan öyle yaptı. Onun için onların derdini kendi derdi bildi. Biz de öyle bildik ve ondan da öyle öğrendik. Her gittiğimiz yerde 2'şer tane miting yapıyoruz. Milyonlar meydanları dolduruyor, bu muhalefet engellenemez.
MUHALEFETİN ORTAK MUTABAKAT METNİ
Cumhurbaşkanımızın, 'Türkiye daha iyi muhalefeti hak ediyor' dediği gibi biz de bunu çok net görüyoruz. Buna bir seçim beyannamesi olarak bakmak lazım. Bir çerçeve çizdik, Türkiye Yüzyılı'nı 2023'ten itibaren başlatacağız. Seçim beyannamesi ekipleri oluştu ve çalışmalarımızı yapıyoruz. Siz iktidara geldiğinizde ne yapacağınızı anlatırsınız, ne yıkacağınızı değil, bunların neleri yıkacakları ön planda. Kamu özel iş birliği üzerinde otoyolları, köprüleri kaldıracağız, diyeceksiniz. Yapacağınız işlerden bahsetmelisiniz.
'YETER SÖZ MİLLETİNDİR' SÖZÜ BİZİM
Biz hep 'yeter söz milletin' dedik ve bunu da hayata geçirdik. Daha önceden birtakım şeyler vardı ama ilginç bir ironi tabii, Rahmetli Menderes'i idama götürenler, darbeyi yapanlar ve bundan mutluluk duyanlar, şimdilerde bile 60 darbesini ayrı bir noktaya koyanlar, sadece o günün değil bugünün CHP'sinde de 80 darbesini ilerici olarak atfediyorlar.
Menderes, 'Beni idam ediyorsunuz ama benim canım da size zarar verdi, ölü halim de zarar verecektir', dedi. Muhalefetin bunu kullanması bizim iktidara gelmemiz yönünde bir yön çiziyorlar. Ama biz milletin teveccühüyle hep iktidara geldik ve son sözü millet söyledi, 14 Mayıs'ta yine millet söyleyecek.
SİYASETTE SLOGAN TARTIŞMALARI
Eskiden basına bilgi geçilirdi, şimdi açıklamalar Twitter'dan yapılıyor. Hem gazete hem televizyon mecralarına da haber konusu olunca aslında Türkiye'nin gündemi oluyor. Cumhurbaşkanımız çok büyük istisna ve ironiyle sizlere yardım edeyim diyerek, 'Şimdi de Bay Bay Kemal' diyorum ve siyaset sahnesinden çekileceksiniz diye onu da söylemiş oldu. Bu tip atışmaların seçim zamanlarında böyle bir güzelliği vardır.
Sayın hamza dag size verdik ülkenin yönetimini sonuç ülke mülteci kampına döndü.sınırdan giren beğendiği şehirde beğendiği mahallede ev kiralayıp oturuyor.ülke yönetmek eğer böyle ise bırakında birde altılı ganyanıbdeneyelim