AK Parti Genel Başkanvekili Kurtulmuş'tan Azerbaycan açıklaması: İki farklı devlet gibi olsak da aslında aynı milletiz

AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, "İki farklı devlet gibi olsak da aslında aynı milletiz. Azerbaycan'ın her şekilde yanındayız, Azerbaycan'ın bütün problemlerinin çözülebilmesi için bütün gücüyle Türkiye olarak seferber olmuş vaziyetteyiz" dedi.

Kurtulmuş, Haber Global canlı yayınına katılarak gündeme dair soruları yanıtladı.

Ermenistan'ın Azerbaycan'a yönelik saldırılarına ilişkin bir soru üzerine, Türkiye'nin, Azerbaycan'ın karşı karşıya kaldığı uluslararası hukuku hiçe sayan işgal karşısında sessiz kalmayacağının son derece açık olduğunu ifade etti.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile dün Azerbaycan'ın Ankara Büyükelçiliğine ziyarette bulunduklarını hatırlatan Kurtulmuş, "İki farklı devlet gibi olsak da aslında aynı milletiz. Azerbaycan'ın her şekilde yanındayız, Azerbaycan'ın bütün problemlerinin çözülebilmesi için bütün gücüyle Türkiye olarak seferber olmuş vaziyetteyiz" diye konuştu.

Kurtulmuş, Azerbaycan'a desteklerinin sadece aynı milletin fertleri olmaktan kaynaklanmadığını, ortada açık bir hukuk ihlali olduğunu belirtti. Ermenistan'ın işgali altındaki bölgenin haritasını gösteren ve buranın hiçbir zaman Ermenistan toprağı olmadığına işaret eden Kurtulmuş, "Bu kadar açık bir ihlal, işgal varken gelin bu sorunu çözmek istiyorsanız samimi olarak önce bu haritayı düzeltelim. Bu haritayı düzeltmekten kastımız nedir? Buradaki işgali sonlandıralım, bunu uluslararası camia yapabilir, Birleşmiş Milletler'in kararları bu istikamette" diye konuştu.

Sorunun çözülebilmesi için Türkiye'nin tavrının çok açık olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, "Sorunun çözülmesinin temel şartı işgal edilen Azeri topraklarının bir şekilde tekrar o işgalden kurtarılarak Azerbaycan'ın olmasıdır. Ermenistan'ın çekilmesini istiyoruz" dedi.

Dünyada küresel olarak siyaset takip ettiklerini iddia eden bazı ülkelerin soğuk savaştan kalma alışkanlıklarıyla sorun alanları bıraktıklarını söyleyen Kurtulmuş, buna örnek olarak ABD, Rusya ve bazı Avrupa ülkelerini gösterdi.

Kıbrıs meselesinde de Türkiye'nin haklı tezlerini savunmayı sürdürdüğünü anlatan Kurtulmuş, "Amerikalı yetkililer Güney Kıbrıs Rum Kesimini ziyaret ettiler, sanki orada Kuzey Kıbrıs yokmuş gibi, Kıbrıs Türkleri yokmuş gibi orada bir sorunu sürekli bırakıyorlar. Sorunun çözümü çok basit haklarını tamamıyla korumuş iki taraflı bir çözümü orada yerleştirebilirse uluslararası camia Kıbrıs diye bir sorun kalmayacak ama kalmasın istemiyorlar" değerlendirmesinde bulundu.

"Bazı ülkelerin eski emperyalist alışkanlıkları"

Benzer şekilde Pakistan ile Hindistan arasındaki Keşmir meselesinin de problem olarak kalmasının istendiğini söyleyen Kurtulmuş, "Bazı ülkelerin eski emperyalist alışkanlıklarıyla Doğu Akdeniz'de Türkiye'nin karşısına çıkıp bazı tezleri söylemesi, hatta Türkiye'yi köşeye sıkıştırmaya çalışan ifadeler içerisinde olması da aslında Doğu Akdeniz'deki yeni durumun da bir keşmekeş haline gelmesi, çözülemeyen sorunlar şekline dönmesini istiyorlar" diye konuştu.

Kendilerinin Doğu Akdeniz'in bir barış denizi olmasını istediklerini vurgulayan Kurtulmuş, "Ermenistan Azerbaycan arasındaki sorunda işgalci olan uluslararası hukuka aykırı hareket eden Ermenistan işgal ettiği topraklardan çekilsin ve iki ülke arasında kalıcı bir barış tesis edilsin. Çünkü bazı ülkeler binlerce kilometre öteden gelip buralarda etki altına almaya çalışıyorlar ama bu ülkelerin halkları bu topraklarda yaşıyor ve kıyamete kadar da burada yaşayacaklar" dedi.

"Macron herhalde okuduklarını anlayamamış"

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un Türkiye'nin açıklamalarına ilişkin "Düşüncesiz ve tehlikeli" dediğinin hatırlatılması üzerine Kurtulmuş, şunları söyledi:

"Macron herhalde okuduklarını anlayamamış, Türkiye'den yapılan bütün politik açıklamaların tamamı son derece duyarlı, son derece dengeli, uluslararası hukuk diline uygun, Azerbaycan'ın haklı davasını savunan haklı görüşlerdir, tezlerdir. Burada yine Macron maalesef o eski alışkanlıklarıyla, sömürge devleti olduğu alışkanlıklarını yeniden nüksettirmiş ve buradan Türkiye'ye birtakım sözler söylemeye gayret ediyor. Sözlerinin hiçbir kıymetiharbiyesi yoktur çünkü hakikati ifade etmiyor. Hakikat nedir? Dağlık Karabağ ve diğer işgal edilen Azeri topraklarından Ermenistan'ın çekilmesidir, işgalci olan Azerbaycan değil işgalci olan Ermenistan'dır."

Ermenilerin sivillere saldırdığını hatırlatan Kurtulmuş, "Macron 'Ey Ermenistan, siz sivil Azeri vatandaşlarını niye öldürüyorsunuz?' diye niye bir cümle kurmuyor?" dedi.

Macron'ın taraflı olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, şunları söyledi:
"Macron bunları söylerken aslında benden daha çok kendisi biliyor Fransa'daki Ermeni lobilerinin ne kadar tesiri altında kaldığını. Ermeni lobilerinin Azerbaycan-Ermenistan geriliminde nasıl Fransız siyasetine etki ettiklerini en iyi bilenlerden birisi olması lazım. Dolayısıyla burada taraflı, ölçüsüz konuşan Sayın Macron'dur. Türkiye'deki bütün siyasetçiler, bu konuda yapılan açıklamaların hepsi, tabiricaizse 10 kere düşünüp bir kere söylenmiş laflardır. Ölçülü, dengeli, uluslararası hukuka uygun ama hem Azerilerin pozisyonunu destekleyen hem de Türkiye'nin pozisyonu çok açık bir şekilde uluslararası kamuoyuna deklare eden görüşlerdir. Dolayısıyla bu haksız tespitten önce Macron'un önce tarafsız düşünmeye gayret etmesi lazım. Kendisini biz buradan, Türkiye'den, Ermenistan yanlısı olmamayı, Ermenistan-Azerbaycan sorununda tarafsız görüşlere sahip olmasını temenni ediyoruz ve tavsiye ediyoruz."
Türkiye'nin şimdiye kadar bütün sorunlarda çok açık şekilde pozisyonunu ilan etmiş bir ülke olduğunu dile getiren Kurtulmuş, "Ermenistan öyle görünüyor ki birtakım kara propagandalara da iyi alışmışlar. Türkiye'nin savaş uçaklarını kullandığı ve Ermeni uçaklarını düşürdüğü iddiası külliyen yalandır, çok açık bir şekilde yalanlandı." dedi.

Türkiye'nin tarihten bu yana bir sürü problemi bünyesinde barındıran coğrafyanın merkezinde olduğunu belirten Kurtulmuş, "Türkiye şunu çok iyi biliyor, burada güçlü olmadığımız takdirde ayakta durmamız mümkün değil. Türkiye her alanda güçlü olmak zorunda" diye konuştu.

Türkiye'nin hiç kimseyle gerilim, çatışma istemediğini, kendi ayakları üstünde güçlü bir şekilde durmak istediğini söyleyen Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Doğu Akdeniz'de biz kendi haklarımıza tabii olarak sahip çıkarken bundan birileri rahatsızlık duyuyor ama rahatsızlık duyanlar burnumuzun dibinde, Meis Adası'nda Yunanlar üs kurduğu zaman, silahlandığı zaman çıt çıkarmıyor. Bütün bu oyunları biliyoruz, bütün bu dengeleri biliyoruz. Kendi ayaklarımız üzerinde, güçlü bir şekilde durmaktan başka bu coğrafyada yaşamamızın artık imkanı yoktur. Bunu biliyoruz, bunun bir bedeli olduğunu da biliyoruz, her türlü hazırlığımızı yapıyoruz ama bizim önceliğimiz barıştan, anlaşmadan, karşılıklı müzakerelerden, en zor şartlarda bile diplomasiyi işletebilmekten yanadır."

Kurtulmuş, Türkiye'nin, Azerbaycan-Ermenistan meselesinde sonuna kadar diplomasinin imkanlarının kullanılması için Azerbaycan'ın yanında yer alacağını vurguladı.

Doğu Akdeniz'deki gelişmelere ilişkin bir soru üzerine Türkiye'nin kararlılığını herkesin gördüğünü söyleyen Kurtulmuş, "Akdeniz'de bütün Akdeniz halklarının payı vardır" dedi.

"Seçimler vaktinde yapılacak"

Yeni yasama döneminin başlayacağı hatırlatılarak erken seçim söylentilerine ilişkin değerlendirmelerinin sorulması üzerine Kurtulmuş, "Erken seçimin gündeme gelebilmesi için rasyonel siyasal şartların olması lazım. Bugünkü şartlar çerçevesinde Türkiye'de asla erken seçimi gerektirecek en ufak bir şart yoktur. Türkiye'de bir erken seçim olmayacaktır, seçim 2023 yılında cumhurbaşkanlığı seçimi ve milletvekili genel seçimi, 2024 yılında da yerel seçimler yapılacaktır, vaktinde yapılacaktır" dedi.