Başbakan Davutoğlu'ndan Elazığ'a müjdeli haberler verdi
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu Elazığ mitinginde halka hitap etti. Elazığ'a Hızlı Tren de dahil bir dizi müjde verdi.
Başbakan Davutoğlu’nu Elazığ havaalanında Vali Murat Zorluoğlu, kamu kurum ve kuruluşlarını yöneticileri ile çok sayıda partili karşıladı. Burada, önce valiliğe geçen Davutoğlu, daha sonra partisinin İstasyon Meydanı’nda düzenlediği mitingde halka hitap etti. Elazığ’da 21’inci mitinge çıktığını ve tüm yorgunluğunu unuttuğunu ifade eden Davutoğlu, müjdelerinin olduğunu belirterek, “Şimdi birer birer müjdelerimizi vermeye başlayacağız. Hiç merak etmeyin. Stadyumu en kısa zamanda yapacağız inşallah. Ve eski yerinde yapacağız. Hiç vakit kaybetmeyeceğiz. Elazığspor’a da stadyum üzerinden bir gelir oluşturmaya çalışacağız. Elazığsporu süper ligde görmek istiyoruz. Sulama projesine inşallah başlıyoruz. Tam 250 bin dönüm alanı sulayacak muhteşem bir proje. İnşallah bu tamamlandığında Elazığ çok daha bereketli sulanmış topraklara ulaşmış olacak. İnşallah yüksek hızlı treni Elazığ’a getireceğiz. Elazığ-Malatya ve Elazığ-Diyarbakır hattının etüt projelerine başladık. İnşallah bütün yollar bir şekilde Elazığ’dan geçecek. Elazığ hem hızlı treni ile hem de karayolu ile örnek bir şehir olacak. Biz iktidara geldiğimizde 35 kilometre bölünmüş yol vardı. Şimdi 350 kilometre var. Kim yaptı? Al köprüsünün epeyidir inşaatı sürüyordu. İnşallah birkaç ay içerisinde köprü de bitmiş olacak. Şovşov deresinin ıslahı için ihaleye çıkarıyoruz. Hamzabey barajı üzerinden Elazığ’ın içme suyu derdini de çözüyoruz. Elazığ’dan gelen hiçbir talep bırakın bir yılı, bir ayı, bir haftayı, bir saat bile beklemez. Madem ki Elazığ ayaktadır. Madem ki Elazığ bize cumhurbaşkanlığı seçiminde yüzde 70 vermiştir. Elazığ’ın talepleri beklemez. Organize sanayi bölgesini de genişleteceğiz. Teşvikle ilgili yeni bir düzenleme yaptığımızı da Elazığ’ı göz önünde bulunduracağız ve ikinci organize sanayi bölgesini de inşa edeceğiz. Harput dünyanın en güzel, en kadim şehri. Bütün bu bölgeyi inşallah özel bir kültür projesi ile Türkiye’nin önemli turizm alanlarından biri haline getireceğiz. Elazığ buraya gelen turistleri ile 5 yıldızlı otellere ev sahipliği yapacak. Elazığ’ı dünya tanıyacak inşallah” diye konuştu.
Konuşmasına kitleyi selamlayarak başlayan Davutoğlu, 2002 yılında iktidara gelmeden önce belki düşman ordularının kapıda olmadığını ancak IMF memurlarını kapıda olduğunu belirterek, “Tek bir silahı bile kendimiz yapamıyorduk. Ülke savunması için tankı topu başkalarından alıyordu. Tamirat için başkalarına İsrail’e gönderiyordu. Aziz bir şehir ve vatana bu muamele layık mıydı? Bizlere namerde muhtaç olmak layık mı? Bütün bu kaderi kim değiştirdi? Türkiye bir milli piyade tüfeği bile yapamıyordu. Türk semalarında yerli yapım ‘Atak’ helikopteri uçtu? Kim uçurdu? Onlar konuşur, AK Parti yapar. Türkiye tanka hibe olarak muhtaçtı. Şimdi kendi tankımızı yapıyoruz. ‘Altay’ tankı. Buraya gelip milliyetçilik nutku atacak olanlar bu sesi duysunlar. Onların döneminde Türkiye 70 cente muhtaçtı. Bu kaderi kim değiştirdi. Şu anda dünyada mazlumlara 3,5 milyar yardım yapan bir Türkiye var. Kim yaptı? Bırakın uçağı insansız hava aracı yapamıyorduk. İsrail’e muhtaçtık. Bize yakışır mı İsrail’e muhtaç olmak. Ama bunlar bizi muhtaç ettiler. Hesap sormayacak mısınız? İnşallah 2018’de ‘Hürkuş’ eğitim uçağını Türkiye, kendi eğitim uçağını yapacak. 2023’te de milli savaş uçağını yapacağız. İşte bu el aziz. Elazığlılar bilir. Onun için Elazığ AK Parti’nin kalesi olmuştur. Çünkü izzetin ve onurun kalesidir Elazığ” dedi.
“MİLLETİN BAŞINI DİK TUTTUK”
Alandaki kadınlara hitap eden ve 28 Şubat’a dikkat çeken Davutoğlu, “Bacılarım güzel bacılarım 28 Şubat zulmünü hatırlıyor musunuz? 28 Şubat’ta bu bacılarım başörtüsü mağdur edildiler mi? Bir başbakan çıkıp Meclis’te bir başörtülü hanımefendiye, ‘dışarı dışarı’ diye tempo tuttu mu? Şimdi bütün bu zulmü kim kaldırdı? Özgürlükleri kim getirdi? İnşallah bu seçimde milletvekilleri adaylarımız arasında başörtülü de var başı açık da. El ele Meclis’e gidecekler. Memleket ne zaman dara düşse ilk ayağı kalkan şehirlerimizin başında Elazığ gelir. Allah memleketimizi dara düşürmesin, millete ve devlete zeval vermesin. Biz 12 yıl içinde bu milletin başını dik tuttuk mu? Her yerde zalime karşı dimdik durduk mu? Mazluma sahip çıktık mı? Ey Elazığ şahit misiniz? Hep mazlumun elinden tutup kaldırdık mı? Şimdi de bundan sonra da bu aziz bayrağı mazlumların üzerinde dünyanın her yerinde dalgana bilmesi için bize güç verecek misiniz? Dua edecek misiniz? Destek verecek misiniz? 4’te 4 yapacak mısınız? Gakkoşlar söz verdi mi Fırat’ın akışı değişir” diye konuştu.
“VANDALLARI ELAZIĞ’A YAKLAŞTIRMADINIZ”
Elazığlı Balak Gazi’nin Kudüs tehdit altında dendiğinde Elazığlı yiğitlerle birlikte yola çıktığını ve Kudüs savunmasına gittiğini anımsatan Başbakan Davutoğlu, şunları kaydetti:
“Ve bugün Suriye sınırları içinde kalan Memlük’te şehit olur. HDP eş başkanı çıkmış diyor ki, Kudüs Yahudilerin kutsal mekanıdır. Şimdi Balak Gazi’nin torunları, siz bu tarih bilmezlere ders verecek misiniz? Haddini bildirecek misiniz? Cesaret edemez ama gelirse buraya önce ‘sen tarihi öğren’ diyecek misiniz? Bakın 6-7 olaylarında Türkiye’yi karıştırmaya kalktılar. Birçok ilimizde olay oldu. Ama Elazığlılar siz o Vandalları buraya yaklaştırmadınız. Milli birlik ve beraberlik gerektiği zaman Elazığ her zaman ayaktadır. Milli birlik ve beraberliğimiz için birlikte yol yürümeye var mısınız? 78 milyonun kardeşliği için birlikte kutlu bir yürüyüşe var mısınız? Bugün Bingöl’de çok değerli bin hanımefendiyi bir şehidimizi ardım. Azize Belgin hanımefendiyi. 29 Ekim 2011’de teröristler çocukların olduğu yere gelince bu kahraman kadınımız intiharcıların üzerin atladı ve şehit oldu. Çocukları kurtardı. Bir daha bu topraklarda anne acısının olmaması için ana yüreğinin yanmaması için inadına birlik ve beraberlik diyecek miyiz? Selahattin-i Eyyübi’nin Kudüs’e yürüyen o şanlı ordusundaki Türk, Kürt, Zaza ve Arapların Ortadoğu’da barış içinde yaşaması için çaba gösterecek miyiz? Mazluma bağrını açan irfan sahibi Elazığ. Şimdi size soruyorum, CHP Genel Başkanı diyor ki, hani bu Esed’in arkadaşı, ‘Suriyelileri geri göndereceğiz’ diyor. Biz ‘tanrı misafiriyiz’ deyip kapımızı çalan misafiri kapıdan kovar mıyız? Zalimden kaçan yetimleri zalime teslim eder miyiz? Bu CHP genel başkanının milli şefi var ya İnönü. Rus zulmünden kaçıp bu topraklara gelen 146 Azeri’yi düşmana vermişti. 146’sını da şehit ettiler. Askerin gözü önünde. Biz bir daha böyle bir şey yapar mıyız? Mazlumu teslim eder miyiz? Biz öz kardeşimizi ağlatır mıyız? Filistinliyi, Suriyeliyi, Türkmen’i, Kürdü, Arap’ı ağlatır mıyız? Onun için bize düşmanlar.”
“MELESE AK PARTİ’NİN YÜRÜYÜŞÜNÜ DURDURMAK”
HDP, CHP ve paralelin bir anda birleştiğini ve CHP Genel Başkanı’nın bir danışmanının HDP’nin barajı aşmasını istediklerini söylediğini vurgulayan Davutoğlu, şunları kaydetti:
“HDP’de arka kapıdan gelen paralelin sözcüsü ile Diyarbakır’a görüşüyorlar. Ne tuzak kuruyor bunlar biliyor musunuz? Mesele AK Parti’nin yürüyüşünü durdurmak. Cumhurbaşkanımıza muhtar olamaz dediler. Cumhurbaşkanı oldu mu? Engelleyebildiler mi? Şimdi bu hain tuzakları kuranlar Türkiye’nin büyümesinden, yükselmesinden Somali’ye, Arakan’a ve Suriye’ye sahip çıkmasından rahatsızlar. Onlar rahatsız olsunlar. Biz mazluma sahip çıkmaya devam edeceğiz. Onlar Türkiye’nin yükselen gücünden rahatsız olan uluslar arası çevrelerle işbirliği halindeler. HDP Eş Başkanı, Rus ağzı ile Fransız ağzı ile dedelerimizin soykırım yaptığını iddia etti. Haddini bildirecek misiniz? Sen Elazığ’a yaklaşamazsın buradan oy alamazsın diyecek misiniz? İşte biz tarihimizle kavga edenlerle problemliyiz. HDP Kürt, CHP Türk ulusalcısı. Osmanlı ile Selçuklu ile problemli bunlar. Diyaneti kaldıracağız diyor. Ezanı Türkçe okutmaya kalkıştı CHP, diğeri ‘Allah Kürtçe bilmiyor mu?’ diyor. Allah her şeyi bilir. Onun yolunda yürüyeni de bilir. Ona isyan edeni de bilir.”
“HERKESİN KENDİ ÖZGÜRLÜĞÜNÜ YAŞADIĞI BİR VATAN”
7 Haziran’dan sonra yeni bir Türkiye’ye yürüyeceklerini anlatan Davutoğlu, şunları söyledi:
“İnsan onurunu ve özgürlüklere dair bir anayasa ile yeni bir Türkiye’ye yürüyoruz. Yeni anayasa ile insan onurunu aziz kılmaya var mısınız? Bu topraklarda yaşayan herkes hangi etnik kökenli olursa olsun bizim için azizdir. İnsanımızı aziz kılmaya var mısınız? Türkiye’yi ve bu al bayrağı yüceltmeye var mısınız? Biz diyoruz ki tek bayrak, çünkü bu bayrağın hilali tevhidin sembolüdür. Bu hilalin yıldızı istiklalin sembolüdür. Bu al bayrağın alı şehidimizin kanıdır. Bunları korumaya var mısınız? Ve tek vatan diyoruz. Herkesin özgürce yaşadığı, kendi dilini ve her türlü örfünü yaşadığı özgür tek vatan diyoruz. Vatanımızı yüceltmeye var mısınız? Bu vatanın her bir köşesini birbirine kardeş kılmaya var mısınız? Bu kardeşliği engellemek için silah kullanana, terör yapana şiddet yapana dur demeye var mısınız? Yeter artık. Bu silahları gömün. Bu terörü bitirin. Millete, milletin evlatlarına, analara acı yaşatmayın diye haykırmaya var mısınız? Baskıyla oy toplamaya çalışanlara ders vermeye var mısınız?”