CHP’ye tepkiler dinmiyor
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Anayasa Uzlaşma Komisyonundan çekilen CHP’ye 'Yeni bir anayasa yapılmasına katkıda bulunmuyorsanız bunun başka bir manası da şudur: Siz 1982 anayasasına retorik olarak karşı olsanız da bu anayasanın değişmemesi gerektiğine inanıyorsunuz demektir' dedi.
Ensar Vakfı Kırıkkale Şubesi’nin düzenlediği ’Düşünce Dünyamızın Mimarlarını Tanıyoruz’ konulu konferansa katılan Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, konferans sonrası gazetecilere Anayasa Uzlaşma Komisyonun dağılmasına ilişkin açıklamalarda bulundu. "Tam da sivil bir anayasa yapılacaktı, Cumhuriyet Halk Partisi fikirlerini söylemeden çekildi" diyen Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş şöyle konuştu: "Türkiye’nin 1980 anayasası artık Türkiye’ye dar geliyor. Bu 1982’de anayasa kabul edildiğinin ertesi gününden itibaren milletimiz tarafından eleştiriliyor. Bu anayasanın Türkiye’yi taşımadığı, Türkiye’nin sivil, demokratik, toplumcul, özgürlükçü ve yeni bir anayasaya ihtiyacı olduğunu herkes söylüyor. Bunu Cumhuriyet Halk Partisi de söylüyor, diğer partiler de söylüyor. Türkiye’de anayasa hakkında, Türkiye’nin siyasal hayatı hakkında ya da Türkiye’nin yönetimi hakkında fikir olan, sözü olan herkes ilk söze başladığı zaman ne diyor? ’Bu anayasa artık Türkiye’ye dar geliyor.’ Dolayısıyla şu dar gelen anayasa gömleğinin bu milletin sırtından biran evvel çıkarılıp çöp tenekesine atılması lazım. 1 Kasım seçimlerinden hemen sonra, seçim öncesinde de Cumhuriyet Halk Partisi de olmak üzere bütün siyasi partiler yeni bir anayasa gerektiğini, hatta Cumhuriyet Halk Partisi yerinde bir tespitle de sadece anayasa değil aynı zamanda Türkiye’nin bütün anti demokratik mevzuatlardan da gereğini dile getiriyor. Bunun zemin olarak 1 Kasım’dan sonra oluşmuş bir parlamento iradesi var. Bu parlamento iradesi şimdiye kadar Türkiye’de temsil gücüne en yüksek olan bir parlamento olarak tecelli etti. Dolayısıyla milletin iradesi ile oluşan bu parlamentoda adım atıldı. Bunun için biz her türlü ön yargıdan uzak olarak şunu söyledik. ’Herkes eteğindeki taşları döksün, sepetindeki pamuğu ortaya koysun. Kim sivil anayasa olması için ne biliyorsa neye inanıyorsa inandığı şekilde söylesin. Bu anayasanın içeriğiyle de insanlar istediği şekilde görüşlerini ifade etsinler. Bu sadece parlamentoda değil, sivil toplum kuruluşları üzerinden topluma da mal olsun. Aynı şekilde üniversiteler, araştırma merkezleri anayasayla ilgili görüşlerini dile getirsinler.’ Tam da böyle bir havayı yakaladığımızı zannettiğimiz bir anda. Hem de Türkiye’nin hiç siviller tarafından yapılmış bir anayasa metni olmadı" dedi.
"MİLLET BUNU GÖRÜR VE CEZALANDIRIR"
"Hep darbe ürünleriyle mi anayasa metinleri yazılacak?" diye sonra Kurtulmuş, "61, 82 hep darbe ürünleriyle mi anayasalarla gideceğiz? Dolayısıyla gelin sivil bir irade anayasa yapsın. Bu anayasa yapma iradesinden kaçan kim olursa olsun millet bunu görür ve cezalandırır. Cumhuriyet Halk Partisi’nin yapmış olduğu, hele hele baştan sağlanmış olan bu anlayışa, ortak anlayış birliğine yakışmadı, uygun olmadı. Türkiye’nin bu kadar zor sıkıntıları, problemleri varken Anayasa Uzlaşma Komisyonunun çalışmalarına devam ediyor olması, aynı zamanda çok ciddi bir şekilde siyasal kanalların açık olmasını sağlayan bir müessese, yapı idi. Cumhuriyet Halk Partisi’nin buradan çekilmesini esefle karşılıyoruz, hiçbir şekilde doğru bulmuyoruz. Cumhuriyet Halk Partisi bunu hiçbir şekilde millete anlatamaz. Hele hele Cumhuriyet Halk Partisini anayasa kaçkını bir parti olarak görür. Tam da sivil bir anayasa yapılacaktı bunda Cumhuriyet Halk Partisi fikirlerini söylemeden çekildi. Bu süreci bir yerde sabote etti. Bunu millet görür ve gereğini yapar. Kaldı ki bu Anayasa Uzlaşma Komisyonunun oluşmasında biz aynen geçen sefer olduğu gibi demokratik tavrımızı ortaya koyduk. Şunu söylemedik, ’bizim 317 tane milletvekilimiz var her parti milletvekiline göre bu anayasa komisyonunda temsil etsin’ demedik. Dedik ki, ’tamam tüm partiler sayıları ne olursa olsun buna bakılmaksızın 3’er temsilci versin. Ortak bir anlayış içerisinde anayasa olması için kollarımızı sıvayalım, tartışalım, bizim fikirlerimiz var, sizin de farklı fikirleriniz olabilir. Biz illa bizim fikrimiz budur, olursa olur olmazsa olmaz demiyoruz. Ama gelin bu milletin talebini yerine getirelim Türkiye’yi yeni bir anayasaya kavuşturalım. ’Hayır biz bunu istemiyoruz. Biz bu anayasa yapım sürecinde yokuz’ derseniz aslında bunun Türkçe’de bir tane manası var. Biz Türkiye’nin demokratikleşme noktasında daha ileri gitmesi sürecinde biz yokuz demektir. Eğer siz yeni bir anayasa yapılmasını istemiyorsanız, yeni bir anayasa yapılmasına katkıda bulunmuyorsanız bunun başka bir manası da şudur. ’Siz 1982 anayasasına retorik olarak karşı olsanız da bu anayasanın değişmemesi gerektiğine inanıyorsunuz’ demektir. Bütün bunların hepsini milletimiz görür, her şey milletin gözü önünde oldu. Keşke Cumhuriyet Halk Partisi böyle bir tavrın içerisinde olmasaydı" ifadelerini kaydetti.