Tgrt Haber

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Batı'ya İsrail tepkisi: Kendileri için dünyayı kana boğdular

Editör: Onur Kaya / Kaynak: TGRT Haber
12 Mart 2024 14:41 - Güncelleme : 12 Mart 2024 16:06

Son dakika haberi... Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsrail'in katliamını meşrulaştırmaya çalışan Batı'ya "Kendi güvenlikleri ve refahları için dünyanın geri kalanını yoksulluğa, kargaşaya sürükleyen, kan ve ateşe boğan bunlar değil mi?" sözleriyle tepki gösterdi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara'da Sebilürreşad Kültür ve Sanat Merkezi Açılış Programı’nda konuştu. 

Son yıllarda giderek yaygınlaşan sapkın akımlara karşı çocukları korumak zorunda olduklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan​, "Gençlerimizi internetteki bir takım platformların sanal dünyalarına hapsederek büyük medeniyet birikiminden mahrum bırakmak isteyenlere aradıkları fırsatı vermeyeceğiz" ifadelerini kullandı.

İsrail'in Gazze​'deki saldırıları karşısında sessiz kalan Batı​'ya tepki gösteren Erdoğan, "Batılı ülkeler sömürgeciliğine, katliamlarına kılıf uydurmakta çok mahir. Gazze'deki zulmü bile demokrasi, insan hakları, özgürlük ve diğer tüm parıltılı kavramlarla meşrulaştırmaya çalışıyorlar. Kendi güvenlikleri ve refahları için dünyanın geri kalanını yoksulluğa, kargaşaya sürükleyip kan ve ateşe boğdular" dedi.

Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

"Bugün İstiklal Marşımızın kabulünün 103. yıl dönümü. Milletimizin yüreğinden sökülüp gelen güçlü bir özgürlük iradesinin yazıya dökülmüş olan marşımızın şairi Mehmet Akif Ersoy'u rahmetle yad ediyoruz. 

Uzun yıllar kendi haline terk edilen bu binayı yeniden kültür sanat hayatımıza kazandıran tüm Sebilürreşad ekibine teşekkür ediyorum. Ruhunu kaybetmiş bir milletin cesetten ibaret kalacağı anlayışı ile medeniyetimizin, tarihimizin köklerine gaye edinen her çabayı desteklemek boynumuzun borcudur. Hiçbir aksiyona girmeden, sadece oturduğu yerden yapılanları eleştirerek tarihe mal olmuş kimse göremezsiniz.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Batı'ya İsrail tepkisi: Kendileri için dünyayı kana boğdular - 1. Resim

Sırat-ı Müstakim ve Sebilürreşad dergileri Osmanlı'nın son dönemlerinde yaşanan fikri arayışın mahsulüdür. Dönemin aydınları Osmanlıcılık, İslamcılık, Türkçülük ve Batıcılık akımları arasında bu arayışı sürdürmüşlerdir. Tüm hadiselere ve Milli Mücadele'ye şahitlik etmekle kalmayan dergi etkin bir rol de oynamıştır. Sebilürreşad sadece İstanbul'un değil, aynı zamanda Ankara'nın dergisidir.

Sevr Anlaşması imzalandığında Akif'in Kastamonu'da camide yaptığı konuşmanın yer aldığı sayı büyük ses getiriyor; Milletler topla, tüfekle, zıhlılarla, ordularla yıkılmaz, milletler ancak aralarındaki rabıtalar çözülerek, herkes kendi başının derdine, kendi menfaatini temin etmek sevdasına düştüğü zaman yıkılır. Bu tespitler harfi harfine geçerliliğini korumaktadır. Gazi Mustafa Kemal, manevi cephemizin kuvvetlenmesine Sebilürreşad'ın büyük hizmeti vardır diyerek teşekkür ediyor. İstiklal Marşımızın ilk yayını da derginin kapağında yer alıyor. Sebilürreşad'ın 2016'da yeniden yayın hayatına girmesini gecikmiş ama takdire şayan vefa örneği olarak değerlendiriyorum. 

LGBT LOBİLERİNE TEPKİ

Akif'in hayali olan Asım'ın Nesli'ni yaşatmak için mücadele etmeliyiz. Gençlerimizi internetteki bir takım platformların sanal dünyalarına hapsederek büyük medeniyet birikiminden mahrum bırakmak isteyenlere aradıkları fırsatı vermeyeceğiz. Son dönemde iyice hız kazanan çocuklarımızı küresel sapkın akımlarının eseri yapma çabalarını mutlaka boşa çıkaracağız. Bu bir yönüyle fikri devamlılığın emaresi olmakla birlikte diğer yönüyle de bazı kör düğümleri çözemediğimizin işaretidir.

Millet olarak biz, kaybettiğimiz anahtarı son 2 asırdır aydınlanma sandığımız bir yerde arıyoruz. Kaybettiğimizi sandığımız anahtar yerli yerinde duruyor. Sadece topraklarımıza değil kavramlarımıza da musallat olan emperyalistlerin ayakları altında ezdiklerini sandıkları paspasın altındaki anahtarı oradan alıp kapıyı açmak bize kalmış. Bizi anahtarımızı yanlış yerde aramaya sevk edenlerin cenderesinden kendimizi kurtaracağımız gün inşallah aradığımızı bulacağız.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Batı'ya İsrail tepkisi: Kendileri için dünyayı kana boğdular - 2. Resim

BATI'YA İSRAİL TEPKİSİ

Batı; sömürgeciliğine, katliamlarına kılıf uydurmakta çok mahirdir. Siyasi, ekonomik, teknolojik tahakkümüne zemin hazırlamak için her birimizin dünyasını kendi kavramlarıyla inşa etmenin yolunu bulmuştur. İsrail'in Gazze'de uyguladığı zulmü bile demokrasi, insan hakları, özgürlük ve diğer tüm parıltılı kavramlarla meşrulaştırmak için kullanan bunlar değil mi? Kendi güvenlikleri ve refahları için dünyanın geri kalanını yoksulluğa, kargaşaya sürükleyen, kan ve ateşe boğan bunlar değil mi? Her şeyi yuttuğu halde doymayıp daha yok mu diyen, cehennemin aradıkları da bunlar olsa gerektir.

"KUTSALIMIZA DÜŞMANLIĞI DAYATANLARIN BORUSU ARTIK ÖTMÜYOR"

Öyleyse bize düşen vazife tıpkı bir asır önce Sırat-ı Müstakim ve Sebilürreşad'ın yapılmaya çalışıldığı gibi kendi kavramlarımızı inşa etmektir. Bilmediğinin farkındaki tevazu ile öğrenmeye açık olabilir. Bilmediğini bilmeyen cehl-i mürekkebe hiçbir şey öğretemezsiniz. Milletin kutsalına düşmanlığı aydınlık kılıfıyla topluma dayatanların borusu artık eskisi kadar ötmüyor. Bizim hayata geçirdiğimiz programların, inşa ettiğimiz eserlerin en büyük kazanımı budur. Artık hiç kimse bu ülkede karanlığı aydınlık diye pazarlayamayacak. Yönümüzü köklerimize döndük. Düşe kalka yürüttüğümüz bu mücadelede ümidi asla elden bırakmayacağız. Bu kutlu bayrağı dünyanın burcuna dikeceğiz. Gençlerimize bırakacağımız en büyük mirasın işte bu mücadele ruhu, medeniyet şuuru ve arayış bilinci olduğuna inanıyorum." 

Kaynak: TGRT Haber
500
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...