Erdoğan, 'DAEŞ'e karşı mücadelemizde bizi yalnız bıraktılar'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye'de terör örgütü DAEŞ ile mücadele ettiğini söyleyenlerin hiçbirinin örgüte Türkiye kadar zaiyat verdirmediğini belirterek, "Bu örgüte karşı mücadelemizde bizi yalnız bıraktılar" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çekmeköy Belediyesi'nin düzenlediği ve Zorlu Performans Sanatları Merkezi'nde gerçekleştirilen "Adalet ve Merhamet" temalı Uluslararası Kısa Film Yarışması Ödül Töreni'ne katıldı. Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, Çekmeköy Belediyesi tarafından düzenlenen Adalet ve Merhamet konulu Kısa Film Yarışması'na iştirak eden sinema sevdalısı gençleri tebrik ederek, yarışmada ön seçici kurul ve jüri tarafından başarılı bulunarak, bugün gösterimi yapılacak olan ve dereceye giren eserlerin sahiplerini kutladı.
"Milyarlarca kişi yürekleri acıtan bir kayıtsızlık içinde"
Dünyanın bir köşesinde masum insanlar katledilirken, dünyanın diğer tarafında milyarlarca kişinin yürekleri acıtan bir kayıtsızlık içinde kendi konforunu yükseltmenin peşinde koştuğuna dikkati çeken Erdoğan, "Zalim diktatörlerin, acımasız terör örgütlerinin tehdidinden kaçan biçare çocuklar ve kadınlar, karşılarında şefkatle açılmış kollar değil kapatılmış kapılar, duvarlarla örülmüş sınırlar buluyor." değerlendirmesini yaptı.
"Bunlarda merhamet yok, adalet yok"
Suriye'de 6 yıldır yaşananlar karşısında, insanlığın kötü bir sınav verdiğini belirten Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye gönlünü ve sınırlarını mazlumlara ve mağdurlara açarken, üç maymunu oynayanlar, konu kendileri olunca ilk iş kapıları kapattılar. İşte bunlarda merhamet yok, işte bunlarda adalet yok. Bunlarda diktatörlük var, bunlarda zulüm var. Biz meseleyi kaynağında çözmeyi, Suriye'de güvenli bölge oluşturarak, insanları göç etmeye zorlayan sebepleri ortadan kaldırmayı teklif ettiğimiz halde meseleyi ısrarla başka yönlere çekmeyi sürdürdüler.
"DAEŞ'e karşı mücadelemizde bizi yalnız bıraktılar"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Suriye'de DAEŞ terör örgütüyle mücadele ettiğini söyleyenlerin hiç biri, ne bizim kadar örgüte zaiyat verdirmişlerdir ne de bizim kadar bedel ödemişlerdir. Bir yandan canlı bombalarla, diğer yandan Kilis'e yönelik saldırılarla canımızı yakan bu örgüte karşı mücadelemizde bizi yalnız bıraktılar. Ankara ve İstanbul'da patlayan bombalara verilen tepkilerle, Paris'te, Brüksel'de yapılan eylemlere verilen tepkiler arasındaki fark, adaletsizliğin somutlaşmış halinden başka bir şey değildir." dedi.
"Din olarak sadece Hristiyanların oluşturduğu bir konsey var"
Erdoğan, "Din olarak sadece Hristiyanların oluşturduğu bir konsey var. 1,7 milyon Müslüman'ın olduğu bu dünyada orada hiçbir Müslüman ülke yok. 'Efendim olur mu geçici konsey üyelerinin içinde var ya.' Onların hiçbirinin orada taktir yetkisi yok ki. Onların belirleyiciliği yok ki. Kimi aldatıyorsunuz, kimi oynatıyorsunuz? Ama biz bunu seslendirmeye devam edeceğiz. Seslendirmeden bu iş olmaz. Söyleye söyleye, konuşa konuşa, anlata anlata er veya geç 5 ülkenin dışındaki 190 ülkenin de orada temsili sağlayacağız, sağlamamız lazım." diye konuştu.
"Devletin esası adalettir, temeli adalettir"
Şu anda Suriye'de 5 daimi üyenin bir tanesi "hayır" diyorsa orada herhangi bir adım atılamayacağını ifade eden Erdoğan, şunları kaydetti:
"Böyle bir adalet olur mu? Siz böyle bir güvenlik konseyinden adaleti nasıl beklersiniz? Kendimizi niye aldatıyoruz? Hazreti Ömer (El adlü esasül mülk) diyor. Mülkün esası, temeli adalettir. Bazıları bunu mal-mülk anlamında anlıyor. Aslı o değil. Oradaki mülk ifadesi devlettir. Yani devletin esası adalettir, temeli adalettir. Eğer adalet yoksa o devletin ayakta durması mümkün değildir. Onun için adalet üzerine kurulu bir devlet... İşte hedef bu olmalı."
"Gayemiz bu tehlikeli gidişatı değiştirmek"
"Biz ülkemizi diğer insanlara tahakküm etmek için büyütmeye, güçlendirmeye, geliştirmeye çalışmıyoruz." ifadesini kullanan Erdoğan, "Gayemiz, insanoğlunun istikbalini tehdit edecek düzeye ulaşan bu tehlikeli gidişatı değiştirmek, mazlumların ve mağdurların umut kapısı haline gelebilmektir." dedi.
"365 günün tamamı Anneler Günü'dür"
Dünyada bir annenin evladına olan merhametiyle mukayese edilecek derecede pek az insani duygu olabileceğine inandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
"Her yıl mayıs ayının ikinci pazarı, yani bugün tüm dünyada Anneler Günü olarak kutlanıyor. Hangi yaşta olursa olsun, tüm annelerin bu güzel gününü kutluyorum. Anneler Günü için bir günün yeteceğine inanan birisi değilim. Anneler Günü itibariyle 365 günün tamamı her an Anneler Günü'dür."
Terörle mücadelede evlatları şehitlik mertebesine ulaşmış annelerle Malatya'da bir araya geldiğini belirten Erdoğan, "Onların vakarına, onların vakur duruşuna gerçekten hayran olmamak mümkün değildi. Bu anneler, evlatları şehit oldu, üsteğmen, uzman çavuş. Ama onlar yine de dimdik ayaktaydı. Allah onlardan razı olsun." dedi.
"Kültür ve sanat alanında söz sahibi olmayan bir düşüncenin kalıcı başarıyı yakalaması güç"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kültür ve sanat alanında söz sahibi olmayan bir düşüncenin, bir mücadelenin kalıcı başarıyı yakalamasının oldukça güç olduğunu söyleyen Erdoğan, "Siyasi iktidar önemlidir, ekonomik iktidar önemlidir ama sosyal iktidarla taçlandırmadığınızda buralarda elde ettiğiniz başarıları sürdürülebilir kılamazsınız. Onun için kültür, onun için sanat çok çok önemli. Katıldığım bu tür programlarda ilgili arkadaşlarımızı eğitim, kültür, sanat konularındaki eksiklerimizi gidermemiz konusunda hep teşvik etmeye çalışıyorum." dedi.