Tgrt Haber

Erdoğan: DEAŞ'a ne yaptıysak YPG'ye de aynısını yapacağız

30 Aralık 2017 14:14
Erdoğan: DEAŞ'a ne yaptıysak YPG'ye de aynısını yapacağız

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Dün zalimin adı DEAŞ'tı, bugün YPG/PYD'dir. DEAŞ'a ne yaptıysak bu örgüte de aynısını yapacak ve sınırlarımızın ötesini güvenli hale getireceğiz." dedi.

Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarına ilişkin, "Söylediği şeye bak, tek tip elbiseyle ilgili. 'Onların yakınların yok mu, onları o halde gördükleri zaman ne yapacaklar, üzülmeyecek mi, şöyle olmayacak mı, böyle olmayacak mı?' Ya sen ne cins adamsın be. Sen benim 251 şehidimin yakınlarını düşünmüyorsun, sen benim 2 bin 193 gazimin yakınlarını düşünmüyorsun. 'Onların acaba yakınları, evlatları, kardeşleri şehit olduğu zaman ne yaptılar, ne yapıyorlar' diye soruyor musun? Bunu düşünüyor musun? Yok." dedi.

"Sınırlarımızın ötesini güvenli hale getireceğiz"
"Madem Suriye'de her şey güllük gülistanlık, 3 milyonun üzerinde insan niye bizim topraklarımızda yaşamaya devam ediyor?" diyen Erdoğan, "Çünkü biz de bu insanlar da biliyor ki sınırın öte tarafında sadece örgüt isimleri, sadece örgüt işaretleri değişiyor, zulüm baki. Dün zalimin adı rejimdi, dün zalimin adı DEAŞ'tı, bugün zalimin adı YPG/PYD'dir. Biz DEAŞ'a ne yaptıysak bu örgüte de aynısını yapacak ve mutlaka sınırlarımızın ötesini güvenli hale getireceğiz." ifadelerini kullandı.

Erdoğan, şöyle konuştu:

"Afrin'i ve Münbiç'i teröristlerden arındırdığımızda buraların asıl sahibi olan kardeşlerimiz evlerine yeniden kavuşacaklardır. Ardından Tel Abyad ve Resulayn'dan başlayarak tüm sınır bölgelerimizi güvenli hale getireceğiz. Çünkü sınır bölgelerimiz bir terör koridoru olarak bize tehdit oluşturuyor."

"Artık sözün bittiği yerdeyiz"
ABD'nin PKK/PYD'ye silah yardımı konusuna değinen Erdoğan, "Bizzat şahsıma bölgedeki örgütlere silah verilmeyeceği söylendiği günden beri yüzlerce tır değil, 4 bini aşkın tır, silah yüklü, zırhlı taşıyıcı yüklü... Bunlar Suriye'de sınırlarımız boyu dağıtılmakla kalmadı, bir de önümüzdeki yılın bütçesine bu iş için ödenek konuldu. Aldığı bu destekten dolayı şımaran bölücü terör örgütünün azgınlığı her geçen gün artıyor. Dolayısıyla artık sözün bittiği yerdeyiz. Bundan sonra sadece ve sadece icraata, uygulamaya bakacağız." açıklamasında bulundu.

"Vize krizini kendileri başlattılar ama şimdi de sağ olsunlar kendileri bitirdiler. Ne güzel. Biz böyle bir vize krizi istemedik ki. Şimdi kalktı, olması gereken buydu zaten. Suriye meselesinde de aynısının olmaması için bir sebep yoktur." diye konuşan Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:

"Biz Suriye'de, Rusya ve İran'la nasıl çalışıyorsak Amerika'yla da aynı şekilde çalışmak istiyoruz. Sorun Amerika'nın bizimle çalışmak isteyip istemediğidir. Şayet Amerika bizimle çalışırsa memnun oluruz. Birlikte neler yapabileceğimize bakarız. Bize bir adım atana, biz misliyle mukabele etmekte çekinmeyiz. Esasen aramızda çözemeyeceğimiz hiçbir sorun da yoktur."  

SEVSİNLER SENİ, İSPATI ORTADA İŞTE
 
Utanmadan 'Cumhurbaşkanı bana haber verseydi beklerdim' diyor. Ben haberi tüm milletime verdim. Biz telefonlarla haberi verdiğimizde on binler, yüz binler meydanlara yürüdü. İstanbul Atatürk Havalimanı'na indiğim zaman on binler oradaydı. Ama sen öyle bir tipsin ki orada on binleri görüyorsun, tankların sorumlularıyla ekibin görüşüyor, anlaşıyor. Oradan kaçıp Bakırköy'e gidiyorsun. Bu karakter meselesi. Bu cibiliyet meselesi. Bir de 'Darbe olsa karşısına dikilirim' diyorsun. Sevsinler... İspatı ortada, kaçtın gittin.
 
SENİN HAYATIN YALAN
 
Bu millet senin nasıl bir yalancı olduğunu biliyor senin hayatın yalan.Bu kişi hayatının hiçbir döneminde milletimizin, devletimizin hakkını hukukunu savunmamıştır. Hep fitnenin, ayrıştırmanın peşinde olmuştur. Tüm terör örgütlerine destek vermiştir. PKK'nın destek verdikleriyle kol kola yürüyen kişi değil mi? Onlar destek verdi, güya Hakkari'de miting yaptı. Bu iş yürek işi. Bu öyle lafla yürümüyor.
 
BİZ BAY KEMAL GİBİ GÖKTEN ZEMBİLLE İNMEDİK
 
Biz bu noktaya 40 yıllık bir siyasi mücadele ile geldik. Bay kemal gibi gökten zembille inmedik.
 
 
'İÇİMİZDEN BAZILARI DA BU KAMPANYALARA KATILDI'
 
Darbe girişiminden yaklaşık iki hafta sonra çıkardığımız KHK'da kamu görevlilerinin aldığı kararlar ve eylemlerinin sorumluluk doğurmayacağı hükmünü getirmişiz. Üstelik bu kararname Meclis'te de görüşülerek yasalaşmıştı. Yani tüm vekillerin haberi var. Aynı hükümleri içeren düzenlemeye 15 Temmuz'da cesaretle darbecilere karşı koyan sivil vatandaşlar için de ihtiyaç duyulduğu görülmüştür. Nedense büyük bir gürültü koparılmaya başladı. Bana göre büyük değil. Tuhaf kampanyalar başlatıldı. Hatta içimizden bazıları da bu kampanyaya katıldı.
 
'16 NİSAN'DA EVET DEMEDİLER'
 
16 Nisan'da da bugün bu kampanyaya katılanlar 'Evet' demedi. Biz bir yolda aynı dava arkadaşı değil miyiz? Nasıl oluyor da bir anda affedersiniz Bay Kemal'in kayığına biniyorsunuz. Bu husumet kervanına bizim dava arkadaşlarımızın bir kısmı da nasıl katılıyor, birilerinin zil takıp oynamalarına vesile oldukları için yazıklar olsun. 15 Temmuz'u itibarsız hale getirmek FETÖ'nün, PKK'nın ve diğer terör örgütlerinin değirmenine su taşımaktan başka bir şey değildir.
 
 

300
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...