Meral Akşener'den iddialı seçim çıkışı: En büyük sürpriz İYİ Parti olacak
Yerel seçim çalışmaları kapsamında Samsun'u ziyaret eden İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, 31 Mart'ın en büyük sürprizinin İYİ Parti olacağını söyledi. Akşener ayrıca 'Mertlik ve cinayet' sözlerine de açıklık getirdi.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin Samsun İl Başkanlığı'nı ziyaret etti. Dün sarf ettiği 'merçe cinayet' sözlerine de açıklık getiren Akşener, "Öğrencilik yıllarımızda, 70'li yıllarda bu tür işler olurdu. Cinayet kötü bir şey, onu övmek mümkün değil." dedi.
Türkiye'nin iki kutup arasına sıkıştırıldığını öne süren Akşener, şunları söyledi: "Değerlerimiz, manevi duygularımız üzerinden oy verilen Türkiye'yi buradan çıkarıp milletimizin tercihlerinin öne çıktığı, milletimizin dinlendiği, onun verdiği oyun tartışılmadığı, yani, 'Milletimiz hangi oyu verirse başüstüne' denildiği bir sistemi oturtmak istiyoruz. Kurulma amacımız, iki yumruk arasında sıkıştırılmış, komşunun komşuya düşman edildiği Türkiye'yi bu durumdan çıkartmak için yeni bir yol, bir üçüncü yol, seçmenin, insanın odaklı olduğu, velinimet olduğu bir yolculuğu başlatmaktı."
"SİSTEMİ DEĞİŞTİRMEK İSTEDİK"
2018 yılından beri bir ittifakın içinde olduklarını hatırlatan Akşener, "Bu sistemin değiştirilebilmesi için ittifaklar sistemi oluştu. Biz de 2018'den itibaren ittifakta yer aldık. 'Seçmenimizle bu sistemi değiştirebilir miyiz?' diye yola çıktık ama maalesef başaramadık." ifadesini kullandı.
Yerel seçimlerde İYİ Parti olarak liyakati ve sosyal belediyeciliği baz alacaklarını belirten İYİ Parti lideri, "Bu dönenme iftiralarla, isnatlarla karşılaştık ama bunlara kulaklarımızı tıkadık. İnanıyorum ki bu seçimlerin en büyük sürprizi İYİ Parti olacak. Buna inandığım için de arkadaşlarımızın iddialı, inançlı olmalarını önemsiyorum. Bugüne kadar 24 ile gittim. 14 büyükşehir, 13 ilde ilçeler de dahil belediye başkan adaylarımızı açıklamış bulunuyoruz" diye konuştu.
Akşener, bir gazetecinin Sinan Ateş ve Hrant Dink cinayetleriyle ilgili daha önce yaptığı değerlendirmeyi hatırlatması üzerine, şöyle konuştu:
"Dün Sinan Ateş'in katledilmesiyle ilgili, 'Mertlik ve cinayet' sözünü kullandım, suikast değil. Öğrencilik yıllarımızda, 70'li yıllarda bu tür işler olurdu. Cinayet kötü bir şey, onu övmek mümkün değil. Cinayet acı bir şey, onun yanında durmak mümkün değil. Dedim ki, o günlerde yapılırdı, acı bir şey fakat mertlik vardı ve sonuç itibarıyla korkmazdık. Bugün Sinan Ateş'in kızı bu derece korkuyorsa, bugün Türkiye'de yaşayan insanlar Hrant Dink'te olduğu gibi sırtından vurulabiliyorsa, failleri de serbest kalabiliyorsa, dolayısıyla namertlik kol geziyor demektir. Hrant Dink'in hem katledildiği hem de katilinin serbest bırakıldığı andan itibaren bu cinayetin son derece çirkin, iğrenç bir eylem olduğunu, sonuç itibarıyla katilinin bırakılmasının yanlış olduğunu, cezasını bir şekilde çekmesini, vatandaşın güveni açısından, kurullara, hukuka, adalete güveni açısından önemli olduğunu söyleyen bir şahısım ve aynı yerde duruyorum."
"ELBETTE RAHATSIZ OLACAKLAR"
Türkiye'nin namertliği sistem haline getirmiş bir terör örgütüyle karşı karşıya olduğunun bilindiğini dile getiren Akşener, "Fethi Sekin'in katli namertliktir. Fırat Çakıroğlu'nun katli namertliktir. Pek çok insan sayabilirim. Yasin Börü'nün katli namertliktir. Türk'üyle, Kürt'üyle ses duyurabilmek için katledilen her bir birey namertçe katledilmiştir. Dolayısıyla benim Sinan Ateş'in katillerinin bulunamaması, onu katledenlerin torbacılar olması, siyasi bir cinayet gibi lanse edilip siyasi bir sistem konulamaması, o çocuğun elinin ayağının buz gibi olup, 'Anne seni de öldürecekler' diye tir tir titremesini gündeme getirmenin terör örgütünün muhibbilerini rahatsız etmesinden daha doğal bir şey olamaz. Elbette rahatsız olacaklar." diyerek sözlerini tamamladı.