Meral Akşener'den kurultay açıklaması
MHP Genel Başkan Adayı Meral Akşener, “Çağrı Heyeti’nin mahkeme kararı ile bu ayın 19’undaki tüzük kongresini yapması mecburidir ve meşrudur, hukuka uygundur ve mahkemenin kararına uymaktır” dedi.
MHP Genel Başkan Adayı Akşener, 19 Haziran’da yapılacak olan kurultaya ilişkin basın açıklaması yaptı. Akşener, onaylama kararı ile 19 Haziran’da Tüzük Kongresi’ni icra edeceklerini belirterek, “Her kafadan bir sesin çıktığı bir sürece girildi. Öncelikle tam 7 aya yaklaşan bir süredir, 1 Kasım seçim sonuçlarından sonra Ülkücü iradenin o sonuçları kendisinin hak etmediğine, MHP’nin potansiyelinin çok daha yüksek olduğuna karar vererek bir itiraz süreci, bu itiraz sürecinin odaklandığı yer de olağanüstü kurultay talebiydi. Bu bizim tüzüğümüze göre olağanüstü kurultay talebini maalesef seçimli kongre şeklinde yapamıyoruz. Öncelikle bir tüzük kurultayı şeklinde bu talep dile getirildi, bize ‘imza toplayın’ denildi. 249 imza yeterli iken 548 imza toplandı, verildi. Genel Merkez, Sayın Genel Başkanın ağzından ‘Bin 100 imza bile olsa kıymeti harbiyesi yok, buyurun mahkemeye’ denildi, 3 hafta beklendi. 3 hafta sonra mahkemeye gidildi ve mahkemedeki süreci hep birlikte yaşadık” ifadelerini kullandı.
“PAZAR GÜNÜ YAPILACAK OLAN KURULTAY TÜZÜK KURULTAYIDIR”
“Şimdi pazar günü yapılacak olan kurultay öncelikle tüzük kurultayıdır” diyen Akşener şöyle devam etti:
“Yani Genel Başkan seçiminin yapılmayacağı bir kurultaydır. Önce seçimli kurultayı yapabilmeniz için tüzüğümüzdeki engelli koşul maddeleri var, bizim onları değiştireceğimiz bir kurultaydır. Bu kurultayımıza bütün üst kurul delegelerimiz davetlidir. Tek tek arayıp konuştuğum üst kurul delegelerinden de büyük bir katılım bekliyorum. Tüzük değiştikten sonra alınacak bir seçimli kongre kararı da kesin bir karardır. Dolayısıyla bu kararın icrası söz konusu olacaktır. Bizim tüzük kongremizle ilgili verilen mahkeme kararı sebebiyle atanan 3 kişilik Çağrı Heyeti'nin bir kamu görevini yerine getiriyor olmaları münasebetiyle, şayet mahkemenin kendilerine verdiği bu görevi yerine getirmedikleri halde Ceza Kanunu'na göre 6 ay ile 2 ay arasında yargılanıp ceza alacakları açık bir şekilde belirtilmiştir. Dolayısıyla Çağrı Heyeti’nin mahkeme kararı ile bu ayın 19’undaki tüzük kongresini yapması mecburidir ve meşrudur, hukuka uygundur ve mahkemenin kararına uymaktır.”
“HİÇBİR ŞEKİLDE SEÇİMLİ KURULTAY KARARI ALABİLME İMKANIMIZ YOKTUR”
Akşener, mahkeme kararlarının kişilerin kararlarından üstün olduğunu dile getirerek, “Yani biz o 548 imzayı teslim ettiğimizde Genel Merkez, Sayın Genel Başkan eliyle MYK’da bir karar alsaydı tüzük kongresini yapabilirdi. O zaman Genel Merkez yapacaktı tüzük kongresini. Hiçbir şekilde ne Sayın Genel Başkan ne MYK ne de başka bir mercii hiçbir şekilde seçimli kurultay kararı alabilme imkanımız yoktur. Tüzük kurultayı toplanacak, mahkemeye müracaat ettiğimiz dilekçedeki madde değişecek ve üst kurul delegelerimiz bir seçimli kurultay kararı alacak. Şimdi Genel Merkez tarafından 10 Temmuz’da bir seçimli kongrenin yapılacağına dair bir söylem var. Bu kongre en son 15 gün kala Genel Merkez müracaat edecek, gazetelerde yayınlanacak, ilan edilecek ve böyle bir kongre yapılmasının o da tüzük kongresi, seçimli kongre yapamaz. Genel Merkez tarafından bir tüzük kongresi ilanı olabilir ama henüz herhangi bir ilan söz konusu değildir. Dolayısıyla da Genel Merkezin söylediği kongre konusu da şu an itibariyle farzı mahaldir” diye konuştu.
“BU BİR TARİH YAZMA YOLCULUĞU OLMUŞTUR”
Akşener, çok uzun bir yoldan geldiklerini söyleyerek, “MHP mensupları, Türk milliyetçileri, ülkücüler çok zor şartlar altında çok seviyesiz, ağır iftira ve hakaretlere uğrayarak ama demokrasiye bağlılıklarını, hukuka bağlılıklarını, hukuk üstünlüğüne olan inançlarını, adalet arayışlarını, adaletin ve huzurun bu ülkede ne denli tahrip edildiğinin farkında olarak adalet arayışlarını, hak arayışlarını ve uzunca bir zamandır nefes almakta zorlanan Türk milletinin üzerinde bir ağır perde gibi örülmüş olan o korku duvarını yıka yıka bugüne geldiler. 19 Haziran’daki kongre tüzük kurultayımız, imza vererek daha sonra 15 Mayıs’ta Ankara’ya gelerek destekle güç veren üst kurul delegelerimizin, teşkilat mensuplarımızın, ülkücü Türk milliyetçilerinin iradesidir, direncidir ve bizi bugüne getiren onların kararlılığıdır. Bu bir tarih yazma yolculuğu olmuştur” değerlendirmesini yaptı.
Akşener, "595 sayısı salt çoğunluktur. Kurultayımız herhangi bir tartışmaya açık bir kurultay olmaktan çıkmıştır” diyerek şunları kaydetti:
“Bir mücadele vardır. Bir taraf, oturduğu iktidar alanını temsil ettiği iktidar alanını terk etmemek için bir mücadele söz konusu, bir diğer taraftan hukukun üstünlüğü, MHP'nin potansiyeline uymayan 1 Kasım seçim sonuçlarına itiraz eden medeni bir biçimde olağanüstü kurultay isteyen, imzasını koyan delegelerimizin iradesi söz konusudur."