Son dakika! Devlet Bahçeli'den Özgür Özel ve Kılıçdaroğlu'na sert tepki: Demirtaş'ı selamlamak PKK'yı selamlamaktır
Son dakika haberi: MHP lideri Devlet Bahçeli, CHP kurultayında eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'a selam gönderen Özgür Özel ve Kemal Kılıçdaroğlu'nu sert sözlerle eleştirdi. Bahçeli, "Terörist Demirtaş'a selam göndermek PKK'yı selamlamaktır, bölücülüğü selamlamaktır" ifadelerini kullandı.
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında önemli açıklamalarda bulundu.
Hafta sonu CHP'de yapılan kurultayın gündemlerinde olmadığını söyleyen Devlet Bahçeli, genel başkan adaylarının Selahattin Demirtaş'a selam göndermesine sert tepki gösterdi. Teröristi selamlamanın sırtına ihanet semerinin vurulduğunu belirten Bahçeli, "Terörist Demirtaş'a selam göndermek PKK'yı selamlamaktır, kanlı saldırıları selamlamak, bölücülüğü selamlamaktır. Selahattin Demirtaş teröristtir, HEDEP bölücüdür. Osman Kavala Soros'çudur, casustur ve cezasını çekecektir" diye konuştu.
Kılıçdaroğlu'nun 'sırtımdaki hançerlerle seçimlere girdim' itirafına da değinen Devlet Bahçeli, "Gecikmiş, miadı geçmiş bir itiraf, beyhude bir sızlanmadır" yorumunda bulundu.
İsrail'in Gazze'de katiam yaptığını dile getiren MHP lideri, "Bu soykırım sonlanmazsa Orta Doğu her ihtimale açık olacaktır. Silahlar susmalı, ateşkes sağlanmalıdır" dedi.
Bahçeli'nin açıklamalarından satır başları şöyle:
"BAKACAK YÜZE BASMAYIZ, BASTIĞIMIZ YÜZE BAKMAYIZ"
"Uçta yatıp ortada duranlar, suyu kesilk değirmen gibi boşa dönüp duranlar siyaset ve samimiyet iddiasında bulunamaz. Kabuk bağlamış yarayı deşerek siyaset yapılmaz. Gönül veridk ülkemize. Gönül kazanmak, gönüller almak istiyoruz. Bugün hepimizin öncelikli görevi dünyada yaşanan gelişmeleri kavramak, sorumlu ve sağduyulu teklifler getirmektir. Daha huzurlu, güvenli ve gelişmiş bir Türkiye önceliğimizdir. Cumhur İttifakı parlak bir geçmişle onurlu bir gelecek için çalışıyor.
MHP olarak stratejik hedeflerimizi belirledik. Hiçbir zaman çorak yere tohum ekmedik, gönül kenarına kuyu kazmadık. İlkelerimizden ödün vermedik, irademizden caymadık. Birileri gibi ülke sevdamızı bahis konusu yapmadık, siyasi mücadeleye bırakmadık, pazarlık malzemesi görecek kadar ufalmadık. Milletimizin uğruna varlığımızı adadık. Eski ile yeninin arasına sıkışıp kalmadık, fil dişi kulelerde milliyetçilik taslamadık, milletimizle iç içe olduk.
Biz bakacak yüze basmayız, bastığımız yüze de asla bakmayız. Terazisi çamurdan olanların dirhemi kumdandır. Nasıl ki bir topal pire bir gecede 7 yastık dolaşırsa siyasi devşirmeler de ara vermeksizin buradan oraya savrulup duracaklardır.
KILIÇDAROĞLU'NUN 'HANÇER' İTİRAFINA İLK YORUM
CHP'nin 38. kurultayında genel başkanlık yarışını kaybeden Kılıçdaroğlu'nun 'sırtımdaki hançerlerle seçime girdim' itirafı geçikmiş, miadı geçmiş bir itiraf, beyhude bir sızlanmadır. O hançer tutan ellerin yanına yöresine geldiğinde iyilik meleği olmadığını bilmesi gerekiyordu. CHP'deki genel başkanlık seçimi gündemimizde değil. Kurultay delegeleri kararını vermiş, bize de saygı duymak düşer.
"DEMİRTAŞ'I SELAMLAMAK PKK'YI SELAMLAMAKTIR"
Üzüldüğüm konu Atatürk'ün kurduğu partinin kurultayında şehitlere rahmet dilemek yerine casuslara, teröristlere, iş birlikçilere, kiralık gazetecilere selam gönderilmesidir. Kalem selamdan, selam kelamdan önce gelir. Bir selam bin hatırdır. Selam Allah'ın selamıdır ancak teröriste selam veren sırtına ihanetin semerini vurmuş demektir. Genel başkan adaylarının terörist Demirtaş'a selam göndermesi PKK'yı selamlamaktır, kanlı saldırıları selamlamak, bölücülüğü selamlamaktır. CHP'nin kurultayında Mustafa Kemal'in emanetleri yok sayılmıştır. Bu tiplerden millete hayır gelmez.
İkiyüzlü bir muhalefet anlayışı karşımızda. CHP'ye hakim olan siyasi akıl rehinli ve hacizlidir. Bunların ilişki ağları sancılı ve karanlıktır. Selahattin Demirtaş teröristtir, HEDEP bölücüdür. Osman Kavala Soros'çudur, casustur ve cezasını çekecektir. Zillete düşürülecek bir ülkemiz yoktur. Çetelere, suç örgütlerine, emparyalistlerin güdümüne girmiş muhalefet partilerine tavizimiz yoktur.
"GAZZE'DE SİLAHLAR SUSMALI, ATEŞKES SAĞLANMALI"
Gazze havadan ve karadan abluka altında. Sivil kamplar bombalanmakta. Korkunç bir katliam genişleyip yaygınlaşmakta. Bu soykırım sonlanmazsa Orta Doğu her ihtimale açık olacaktır. Silahlar susmalı, ateşkes sağlanmalıdır. İsrail ve Filistin arasında kalıcı barış için yarın bile geç. Daha fazla çocuk hayattan koparılmamalı.
Filistin'de soykırımın yapıldığı bu dönemde zalimlerin karşısında mazlumların yanında durmalıyız. Çocukların katline sessiz kalamayız. Bebeklerin yürek parçalayan haline sessiz kalamayız. Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın anlayışı bozuk bir anlayış. O yılanın bize de dokunacağını görmek mecburiyetindeyiz.
HAKAN FİDAN'IN BLINKEN'A MESAJI
Sayın Cumhurbaşkanımızın sabırlı, gayretleri adımları mutlaka karşılık bulmalı, herkes tarafından desteklenmelidir. 5 Kasım gecesi Ankara'ya gelen ABD Dışişleri Bakanı'na Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı'nın simgesel mesajlarla birlikte İsrail zulmünü bir kez daha ifade etmesi bize göre son derece anlamlıdır.
Filistinlileri Mısır çölüne sürmek için zemin oluşturan, Tevrat'tan alıntılar yapıp soysuz bir savaşa gerekçe bulmaya çalışan cani zihniyetin insan ve inanç haklarını ihlal etmesi, hesabı sorulması gereken bir suçtur. Bu suçun bedeli inşallah bu dünyada ödetilecektir. Son din İslam'dır, dinin koruyucusu Allah'tır, galip olan da Allah'tır. İsrail terörüne karşı Türkiye'nin duruşu hamdolsun sağlamdır. MHP, Sayın Cumhurbaşkanımızın ve kabinesinin alacağı her türlü kararın yanındadır.
"ONLAR HAİNLERİ SELAMLASIN, BİZ TÜRK DEVRİNİ"
Katılaşan sosyal ilişkileri gözden geçirdiğimizde milli bekamızı can pahasına koruma sorumluluğumuz daha iyi anlaşılacaktır. Köprünün altından artık çok su geçmiştir. Devir artık Türk devridir.
Dünyanın kalbi Türk kuşağında atmaktadır. Barış Türk kuşağının müjdesidir. Türk devletleri zirvesi 3 Kasım'da Kazakistan'da yapılmıştır. Zirve dünyaya bir mesaj vermiştir. Türk dünyasını beraberlik ruhu her alanda gerçekleşmiştir. Önümüzdeki yüzyıl ikinci Türk yüzyılı olacaktır. Dünyanın umudu Türk devridir. Yerden havaya toz kalkar, havadan yere rahmet iner, her kap kendine sızar, Türklük kıyamete kadar yaşar. Onlar hainleri selamlasın, biz Türk devrini gururla, onurla, heyecanla, ayakta selamlayalım.
"ATATÜRK'Ü HER ZAMAN, HER ORTAMDA HATIRLAYACAĞIZ"
10 Kasım'da Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ebediyete uğurlanışının 85. yılını anacağız. Aziz Atatürk fani bir insandır. Ömrü sayılı ve sınırlıdır fakat geride bıraktığı muazzam eserleri, muhterem mücadeleleri mahşeri vicdanda, bizim hafızalarımızda ebediyen varlık hükmünü koruyacaktır. Atatürk izlediği politikalar ile tüm dünyanın Türkiye'ye gıpta ile bakmasını sağlamıştır. Atatürk'ü yüzyılın dehası yapan özelliklerinin başında kuvvetli öngörüsü gelmektedir. Atatürk Türk milletinin varlığına kasteden her türlü sinsi tertibin farkına vararak onları deşifre etmiş, onları uyandırmış, Türk milletinin yolunu aydınlatmıştır.
10 Kasım matem günü değil, Aziz Atatürk'ü idrak vesilesidir. 'Benim hayatta yegane fahrim, servetim Türklükten başka bir şey değildir' sözleri bizim için paha biçilemez değerdedir. Devamında aynen dediği şuydu; 'Benim söylediklerim hakikat olduğu gün dileğim şudur, beni hatırlayınız.' Elbette her zaman hatırlayacağız, her ortamda hatırlyacağız. O Türk milletinin ortak milli değeridir. Türk nesilleri her daim saygıyla anacaktır.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü saygıyla ve rahmetle anıyorum. Türk Milleti hiçbir güce eğilmeyecek, vatan evladının özündeki cevheri ortaya çıkararak şer odaklarının heveslerini kursaklarında bırakacaktır."
