Bugünlerde canınız hiçbir şey yapmak istemiyor, kendinizi yorgun hissediyor ve ayaklarınız ağrıyorsa bahar yorgunluğunu hissetmeye başlamışsınız demektir. Bu haberimizde baharla birlikte yaşanan değişimlere, bahar yorgunluğunun neden olduğuna, bu mevsimin bizlere sunduklarına gelin hep birlikte bir göz atalım.
Baharın gelişiyle birlikte doğanın uyanışını hissetmek, ruhumuza can veren bir enerjiyle dolmamızı sağlıyor. Ancak bu coşkulu geçiş döneminde, vücudumuz da önemli değişimlerden geçiyor. Kışın soğuk ve kapalı havasından, baharın sıcak ve nemli havasına uyum sağlamak, bedenimiz için bir sınav niteliğinde olabiliyor.
Yorgunluk, halsizlik, uyku düzeninde bozulmalar, bağışıklık sisteminin zayıflaması gibi şikayetler, baharın gelmesiyle birlikte sıkça karşılaşılan durumlar arasında yer alıyor. Bu değişimler, vücudumuzun yeni mevsime uyum sağlamak için verdiği doğal tepkilerden kaynaklanıyor.
Güneş ışığı ve sıcaklıktaki artışın, renklerdeki değişikliklerin insan psikolojisinde önemli bir etkisi olduğunu biliyoruz. Baharın gelmesiyle her tarafın yeşile boyanması, gözlerin dinlenmesine, ruhunun incelmesine, merhamet duygularımızın artmasında büyük etkisi olduğu muhakkak. Ayrıca baharda güneş ışınlarının artması kendimizi daha mutlu hissetmemizi de sağlıyor. Işığın fazlalığı beyinde seratonin hormonunun salınımının artmasına, bu da kendimizi daha mutlu ve istekli hissetmemize sebep oluyor. Her şeye daha pozitif bakıyor, yeni şeylere başlamanın o kadar da zor olmadığını fark ediyoruz. Bizde oluşan bu pozitif akım çevremize de yansıyor. İnsanlarla ilişki kurmak için daha fazla çaba sarf ediyor, bir şeyleri paylaşmaktan daha fazla zevk duyuyoruz. Baharla birlikte gelen bu duygu değişimi, hormonlarımızdaki ve beynimizdeki kimyasal dengelerin değişmesinden kaynaklanıyor.
Özlediğimiz renkleriyle ağaçlar ve çiçeklerin yanı sıra, penceremizi açtığımızda bir de polenlerle karşılaşıyoruz bu mevsimde. Bahar aylarında atmosferdeki polen sayısının en yüksek seviyeye çıkması astım ve saman nezlesinin oluşmasına sebep oluyor.
Diğer bir adı mevsimsel alerjik nezle olan saman nezlesi, astım nezlesine nazaran mevsimsel seyir izler. Bu hastalık her yıl farklı ağırlıkta olabilir. Bu, atmosferdeki polen miktarının her yıl farklı olması ile birlikte, hastadaki duyarlılığın her yıl aynı olmamasından kaynaklanır. Hastalığın seyri ise, ilk belirtilerini gösterdiği andan itibaren ömür boyu kalıcı özellik taşır. Hastalığın belirtilerinin zaman zaman kaybolması da mümkündür.
Bahar mevsiminde insan vücudunda oluşan hormonal ve kimyasal değişimler bahar yorgunluğunun oluşmasına da sebep olabiliyor. İnsan vücudunun hava değişimlerini yaşarken böyle bir uyum sağlama dönemi geçirilebildiğini bu dönemlerde; yorgunluk, halsizlik, unutkanlık, eklem ve romatizmal ağrıları oluşabilir.
Bu belirtilerin yirmi günden fazla sürmesi halinde depresyona girme ihtimalinin ortaya çıkabileceğini ve bunun için mutlaka bir uzmana başvurulması gerektiğini hatırlatmış olalım. Çünkü bahar yorgunluğunun en iyi ilâcının yine bahar olduğunu ve kapalı ortamlardan çıkıp güneşten istifade edebileceğiniz, doğa ile iç içe olabileceğiniz mekânlara gitmenizde fayda var. Özellikle kontrollü normalleşmeye geçtiğimiz bu dönemleri toprağın kokusunu alabileceğiniz, renklerdeki coşkuyu hissedebileceğiniz ailenizle birlikte geziler ve piknikler düzenleyebilirsiniz.
Bahar yorgunluğu incelendiğinde vücudumuzda damarların büzüşmesinden dolayı;
Bahar yorgunluğuna en iyi ilaç yine bahar ayında çıkılacak tatillerdir diyebiliriz.
Bununla birlikte:
Bahar yorgunu çoğu kişide uyku hali, dikkatsizlik ve yorgunluk en çok göze çarpan sorunlar arasında yer alır. Bunun için beslenmeye özen gösterilmesi gerektiğini vurguladık.
Beslenmeye yönelik alınacak önlemlerde ise:
Baharın coşkusunu doyasıya yaşarken, vücudumuza dikkat etmeyi ve kendimize iyi bakmayı unutmayalım. Sağlıklı bir bahar geçirmeniz dileğiyle...