Gözünüzdeki kızarıklığı hafife almayın! Bir hastalığın habercisi olabilir
Duyu organları insanların dünyayı algılamasını sağlar. Göz, içinde bulunduğumuz dünyayı, yaşamımızı görmemizi sağlayan organımızdır. Bu kadar önemli bir niteliği olan bu organda bazen meydana gelen bazı ufak tefek rahatsızlıklar olur. Gözlerde kızarıklık bunlardan biridir. Göz kızarıklığını hafife almamanız gerekir.
Göz; beş duyu organından biridir. Renkli irisi ve gözbebeği sayesinde kişinin görmesini sağlar. Göz kapaklarının altında ve retinanın dışında kalan beyaz, göz akı diye anılan kısımdaki ince damarlar çoğunlukla gözükmez. Ama bazı durumlarda kişinin gözlerindeki bu damarlar belirginleşir, kızıl bir görüntü olarak beyazını sarar. Kişinin yorgun ve hasta gözükmesine neden olan bu kızarıklık gözde kuruluğa ve kaşıntıya da sebep olur. Bu durum kişinin tek gözünde meydana gelebildiği gibi çoğunlukla iki gözünde ortaya çıkar. Eğer kişinin bir gözü diğerinden daha hassas ise dış etmenlere göre onun daha önce kızarması mümkündür.
GÖZDE KIZARIKLIĞI NEDİR?
Göz kapakları her kapandığında bir sıvı salgılayarak gözlerin kurumasına engel olur, onları maruz kaldığı toz gibi maddelerden arındırır. Gözlerde kızarıklık meydana geldiğinde ise bunun geçmesi için gözleri kapatmak yeterli olmaz. Ak kısım gözlerde retinayı ortaya çıkartan, damarların bulunduğu bölgedir. Bu damarlar ince ve genellikle renksizdir. Ancak bazı durumlar bu damarların genişleyip kızarmasına neden olur. Beyazlığın üzerinde kırmızı bir biçimde görünür hale gelen bu damarlar kızarıklık adını alarak bir sorunun sebebini doğurur.
Göz kapakları gözün belli bir kısmını örter, dış faktörlerden gözü korur. Beyazlığın bir bölümü de göz kapaklarının altında kalır ve kızarıklık çoğunlukla o noktada başlar. Gözlerin ucundan yukarıya doğru bir dal biçiminde uzanan kızarıklıklar gözün sulanmasına, kaşınmasına sebep olur. Kaşımak ise kızaran gözü daha da kırmızı bile hale getirerek sulu, hasta bir görünüme sokar. Bazı kişilerde bu kızarıklık iyi bir uykudan sonra geçer. Kimisinde ise bir ya da iki hafta süren kızarıklık için göz damlası kullanmak gerekir. Gözün kızarmasına neden olan faktörler onun ne kadar süre kızarık kalacağını belirler.
GÖZLERDE NEDEN KIZARIKLIK OLUR?
Dış etmenler vücudu fazlasıyla etkileyen unsurlar barındırır. Söz konusu duyu organları olduğunda ise bazı etmenler rahatsızlık nedeni olur. Gözlerde kızarıklık yaşanması da dışarıdan kaynaklı bir sorundur. Yorgunluk, gözlerin kızarması için ortaya çıkan en basit etmendir. Kişinin uykusuz kalması, gün içinde çok fazla çaba sarf etmesi gözlerdeki beyaz kısmın kızarıp sulanmasının nedenidir. Bu nedenden dolayı ortaya çıkan kızarıklık kişi dinlendiği zaman ortadan kaybolur. Dijital cihazlarla çok fazla zaman geçirmek de gözlerde kızarıklığa yol açar. Telefon, tablet, bilgisayar gibi cihazlarda geçirilen zamanın aşırı olması ve kişinin sürekli ışık, radyasyon yayan bir ekrana bakması gözleri yorar, kızarmasına neden olur.
Mevsimsel ya da başka alerjiler de gözlerde kızarıklığı doğurur. Polen ve hayvan alerjileri kişinin sürekli olarak hapşırmasına, öksürmesine neden olur. Bu nedenle göz sulanır ve kızarır. Bazen de ortada hapşırma olmadan direkt gözde etkili olan alerjiler vardır. Hayvan tüylerine karşı olan alerjinin etkilerinden biri budur. Ayrıca gözde meydana gelen sklerit yani iltihaplanma gibi durumlar da gözlerde kızarıklık olarak vuku bulur. Birçok nedeni olan kızarıklık bazı hastalıkların belirtisi olduğu için ciddiye alınmalıdır.
GÖZLERDE KIZARIKLIK HANGİ HASTALIĞIN BELİRTİSİ
Hastalıkların belirtilerinin olması onlar hakkında erkenden önlem alınmasını sağlar. Erken teşhis ve müdahale için önemli olan belirtiler dikkate alınması gerekilen unsurlardır. Gözlerde kızarıklık meydana gelmesi de bazı sorunlar için ciddi işaretlerdir.
Bir gün içerisinde geçen kızarıklığın nedeni büyük olasılıkla yorgunluktur. Ancak birkaç günden fazla süren kızarıklıklar için kişinin mutlaka bir doktora gözükmesi şarttır. Çünkü bu kızarıklık başka göz hastalıklarının habercisi olma riski taşır. Gözde, özellikle retinada meydana gelen iltihaplanmalar, göz tansiyonu, alerjiler, üveit yani göz tabaksının büyük bir kısmının iltihaplanması gibi sıkıntılar meydana gelmeden önce kızarıklık olarak göze taşınır. Kızarıklıkla ortaya çıkan kaşıntı hissi, sulanma ya da kuruluk ya bu hastalıkların habercisi olan yan etkilerdir.
Bu nedenle kişi doktora gittikten sonra çoğunlukla göz damlası kullanmaya başlar. Fakat damlaya rağmen kızarıklık geçmezse kişi tekrardan doktora başvurmalıdır.
GÖZÜN KANLANMASINA NE NEDEN OLUR?
Kan insan vücudunun her yerinde dolaşır. Gözler de bu kandan payına düşeni alarak sağlıklı bir şekilde işlev görür. Gözlerde kızarıklık yaşandığı dönemlerde damarların genişlemesi kan akışını hızlandırır, basıncı arttırır. Bu nedenle kişi gözünde rahatsızlık hisseder. Kan basıncının artması gözlerde tansiyona neden olur. Bu durum kişinin görüşünde bulanıklaşma gibi problemlere neden olduğu gibi göze dair herhangi bir cerrahi müdahale yaşamasına da engel olur. Ancak artan her basınç tansiyon değildir. Bunun için kızarıklığa bakarak teşhis koyulmaz, bir doktorun bunu yapması gerekir.
Gözlerde kızarıklığın artışıyla ortaya çıkan kanlanma kişinin aşırı derece uykusuz kalması, elektronik cihazlara çok uzun süre bakmış olması ya alerjik reaksiyonlar yaşamış olması nedeniyle oluşur. Bu durumların hepsi gözün yorulmasına, gözdeki kan akışının değişmesine sebep olur. Ve kanlanma olarak göze yerleşir. Dünyayı görmemizi sağlayan duyu organımıza iyi bakmak önemlidir. Bu nedenle gözlerde kızarıklık yaşandığında bu durum ciddiye alınmalıdır. Kişi dinlenerek gözlerine rahatlama imkanı vermelidir.
