Yaz günlerinde güneşten doğrudan faydalanmak önemli konuların başında geliyor. Ancak D Vitamini için önemli kaynak olan güneşin altında uzun süre kalmak cildin erken yaşlanmasını ve cilt kanserini tetikliyor. Bu gibi risklerden kaçınmak için güneşlenme süresini belirli aralıklarda yapmak ve güneşin dik açılarla yeryüzüne indiği vakitlerde güneşlenmekten kaçınmak gerekiyor. Bunun yanı sıra uzmanlar güneşlendikten sonra duş almanın D vitaminini sentezlemediğini belirtiyor ve ekliyor... Detaylar haberimizin devamında...
Uzmanlar tarafından yaz aylarında, özellikle güneşin kendisini hissettirdiği 10.00-16.00 saatleri arasında güneşe çıkmanın doğru olmadığı belirtiliyor. Güneşin başta D vitamini sentezi ve psikoloji üzerinde olumlu yanlarının yanında zararlı etkileri de bulunuyor. Özellikle uzun süreli güneşe maruz kalmak hem cilt kanseri hem de cilt yaşlanması için riskini beraberinde getiriyor. Çocukluk çağından itibaren güneşe maruz kalan kişilerde bu riskler daha da artmaktadır. Uzun süreli ve yıllar boyunca güneşlenen kişilerde ise cilt kanseri olmasa bile leke, damarlanma artışı ve kurulukla birlikte cilt yaşlanması yaşanıyor.
Güneşin zararlı etkilerinin yanında olumlu etkileri de bulunmaktadır. Mutluluk vermesinin yanında D vitamini sentezi için güneşlenmek çok önemlidir. D vitamini sentezi için güneş ışınlarının dik geldiği saatlerde koruyucu krem kullanmadan 10-20 dakika güneşlenilmesi gerekmektedir. Her ne kadar bu saatler güneş ışınlarının zararlı etkilerinin olduğu saatler olsa da maruziyet süresi az olduğu için cilt yaşlanmasına neden olmamakta ve kanser gelişimi için risk yaratmamaktadır. Ciltte D vitamini sentezi hemen başlamadığı için güneşlenildikten sonra en az 1-2 saat duş alınmamalıdır. Duş alınması gerekiyorsa; sabun ve şampuan kullanmadan ılık suyla duş alınması gerekmektedir.
6 çeşit cilt tipi bulunuyor. Açıktan koyuya birinci ve ikinci cilt tipine sahip kişiler açık renk gözlü ve sarı saçlı olurlar. Açık renkli tene sahip kişiler güneş ışınlarına karşı oldukça hassastır ve güneşten ciddi derecede etkilenme riski çok yüksektir. Güneşin altında fazla kaldıklarında ciddi güneş yanıklarına maruz kalabilirler. Bu iki cilt tipine sahip kişilerin bronzlaşma ihtimalleri yoktur. İkinci ve üçüncü cilt tipine sahip kişiler ela ya da yeşil gözlü olup yine açık ten rengine sahip sarışın ve kumral olabilirler.
Güneşte fazla süreli kaldıklarında cilt yanıklarına maruz kalabilirler. Dördüncü cilt tipine sahip insanlar kahverengi gözlü, koyu saç rengine sahip esmere tenlilerdir. Herkeste olduğu gibi güneşin altında fazla kaldıklarında cilt sağlığı riske girebilir. Kolaylıkla bronzlaşabilirler. Beşinci ve altıncı cilt tipine sahip insanlar, Latin ırktan gelirler ve güneşin etkilerinin uzun sürdüğü bölgelerde yaşadıklarından ciltleri güneşten daha az etkilenir ve güneş altında kalma süreleri daha uzun olabilir.
Uzmanlara göre tendeki leke ve hasarların güneşlenmeyle birlikte kaybolduğu düşünülerek bronzlaşmaya çalışmak yanlıştır. Bronzlaşmak için uzun saatler güneş altında kalmaktan kaçınması gerekiyor. Aksi takdirde bronzlaşmak özellikle açık tenli insanlar için ağır cilt hasarı anlamına geliyor.
#haber#