Toplum kısırlıkta kadınları suçluyor
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Gökalp Öner, çocuğu olmayan evli çiftlerde toplumun çocuk isteminden yalnızca kadını sorumlu tuttuğunu ve hatayı kadında aradığını söyledi.
İnfertilite ya da halk arasında kısırlığı, eşlerin bir yıl boyunca ilişkiye girmesine rağmen gebelik oluşmaması şeklinde tanımlayan Doç. Dr. Gökalp Öner, kısırlığın hem kadından hem erkekten kaynaklanabileceğini; bu nedenle toplum baskısının kadın üzerinde yoğunlaşmasının doğru olmadığını söyledi. Doç. Dr. Öner, “Ama ne yazık ki toplumumuzda daha çok kadına sorumluluk yükleniyor. Erkek çok fazla sorumluluk almak istemiyor. Bunun en ciddi nedeni toplum baskısı. Erkeğin bunu bildiği zaman neyle karşılaşacağı ile ilgili stresi ve sıkıntısı var. Kadının sanki tek başına gebelik elde edilebileceği düşüncesi var. Halbuki aslında gebelikler erkeğin ve kadının düzenli bir şekilde ilişkiye girmeleri sonucunda oluyor. Ve kadın nasıl yumurtluyorsa erkeğin de sperminin yeterli sayıda olması gerekiyor” dedi.
En ciddi neden sperm oluşumundaki bozukluklar
Kendilerine başvuran çiftlerde gördükleri en ciddi kısırlık nedeninin sperm oluşumundaki bozukluklar olduğunu belirten Doç. Dr. Öner, bazı genetik nedenler, inmemiş testis ve hormonal bozuklukların da etkili olabileceğini dile getirdi. Toplumun biçtiği roller gereği erkeklerin tedavi görmek istemediklerine dikkat çeken Doç. Dr. Öner, sözlerini şöyle sürdürdü:
Erkekler muayeneden kaçıyor
“Sperm oluşumundaki bozuklukların en sık gözlenen nedenleri arasında varikosel dediğimiz testise giden venlerin aşırı büyümesi ve genişlemesine bağlı ısı artışı var. Bu hem ilaç hem de cerrahi tedavi ile halledilebilecek çok basit bir durum. Ama erkekler muayeneden kaçındıkları ve sperm tahlili vermekten hoşnut olmadıkları için tedaviler aksıyor. Aksadığı zaman da biz sadece kadını değerlendirmek zorunda kalıyoruz ve ilaç tedavilerini kadınlara uyguluyoruz. Sonuç olarak sorun çözülemediği için gebelik de oluşamıyor.”
Erkekler için sperm tahlili şart
Çocuk isteminin kadına yüklenmesinin yanlışlığını vurgulayan ve erkeklerin de sorumluluk alması gerektiğini söyleyen Doç. Dr. Öner, “Erkeklere sperm tahlili öneriyoruz. Sperm tahlilinde spermin sayısı, hareketi ve morfolojisi yani sağlıklı sperm var mı yok mu bizim için bunlar önemli. Bunları eğer biz önceden bilirsek ona göre tedavisini uyguluyoruz. Nasıl ki kadına ilaç tedavisi ya da iğne tedavisi uygulanıyorsa erkeğe de üç ila altı aylık benzer şekilde tedavi uyguluyoruz. Ama eğer erkek bize gelip sperm tahlilini vermezse tedavisi aksamış oluyor” ifadelerini kullandı.