Emre'den Diego yorumu, 'İnanılmaz'
Fenerbahçe'nin kaptanı Emre Balözoğlu, İspanya'nın Atletico Madrid takımından tansfer edilen takım arkadaşı Diego Ribas transferini değerlendirdi.
Fenerbahçe'de kaptan Emre Belözoğlu, birlik ve beraberlik içinde yeni sezona başladıklarını, geçen sezondaki başarının tekrar edilmesi için çok çalışacaklarını dile getirdi. Yeni sezon hazırlıklarını Düzce Fenerbahçe Resort ve Sport Topuk Yaylası Tesisleri’nde gerçekleştirilen hazırlık kampıyla sürdüren Fenerbahçe'de, Emre Belözoğlu, Fatih Demirkol’un hazırlayıp sunduğu ‘Günün Röportajı’ programında yeni sezondan beklentilerini, Diego Ribas ve Salih Uçan transferlerini, Fenerbahçe Ailesi’nin bir üyesi olmaktan dolayı duyduğu memnuniyeti bir kez daha dile getirdi. Sözlerine ilk olarak vefatını öğrendiğimiz efsane başkanlardan Faruk Ilgaz’a Allah’tan rahmet dileyerek başlayan Emre Belözoğlu, “Öncelikle Faruk Ilgaz Başkanımızın kederli ailesine ve Camiamıza başsağlığı dilerim. Allah sabur versin ailesine. Böylesine önemli ve değerli insanları kaybetmek bizleri çok üzüyor. Fenerbahçe’ye hizmet etmiş ve buraya kendini ait hissetmiş çok önemli bir şahsiyetti. Spor ahlakı olan bir insandı. Hepimiz bir gün öleceğiz ama böyle değerli insanların aramızdan ayrılması bizleri fazlasıyla üzüyor. Allah rahmet eylesin. Ailesine ve tüm camiamıza başsağlığı diliyorum” şeklinde konuştu.
"Sezon sonunda yine mutlu sona ulaşan taraf olacağız"
Yeni sezona yine birlik ve bütünlük içinde ‘Aile’ kavramını ön planda tutarak iyi bir başlangıç yaptıklarını dile getiren Belözoğlu, geçtiğimiz sezon elde dilen Şampiyonluğu bu sezon da yineleyeceklerinin altını çizerek şu şekilde konuştu:
“Geçtiğimiz sezonu sizin de bildiğiniz gibi iyi bir şekilde bitirdik ve güzel bir tatili hepimiz hak etmiştik. Fakat hayatta dün yoktur, bugünü bile iyi değerlendirmeniz gerekiyor. Zaman çok hızlı akıyor özellikle de futbol dünyasında. Hedefler hiçbir zaman bitmiyor ve başarının bir tarifi de yok. Evet, sezonu açtık ve yeniden bir başlangıç yaptık. Bildiğimiz bir kamp ortamındayız. Takımdaki herkes birbirini tanıyan, yabancılık çekmeyen isimler. Hocamız, her oyuncusunu daha iyi tanıyıp sezonu açıyor. Bizler, Milli takımda hocamızla birlikte çalışsak da kulüp takımında bizden ne istediğini daha iyi bilerek yola çıkıyoruz. Geçen seneki başarımızın tekrarını yaşatmak istiyoruz. Bu nedenle buradayız. Bu büyük aile tekrar birlik oldu. Bir bütünlük sağlayıp sezona bunu yaymaya çalışacağız.”
"Önemli bir kulübün parçasıyız"
Fenerbahçe gibi Türk sporuna destek veren büyük bir kulübün parçası olmaktan dolayı da gurur duyduğunu belirten Kaptan, “Futbolcuların hepsi sahadan ne yapacaklarını önceden hesaplayan ve bunu üst seviyelerde yapan oyunculardır. Bu nedenle üst düzey takımlarda görev alırlar. Tabii sis de futbolun zaman zaman içinde olan bir şey. Bazen yoğun sis altında antrenman yaparken zorlanabilir futbolcular. Bu da çok normal. Ancak biz burada olmaktan dolayı çok mutluyuz. Türk sporuna armağan edilmiş harika bir Tesis. Böyle güzel bir tesisin olduğunu bilip bile böyle bir camiaya kendinizi ait hissetmek bir ayrıcalık diyebilirim” dedi.
"Biz, Fenerbahçe'yiz"
Şampiyonlukla tamamlanan 2013-2014 sezonunun bakıldığında zor geçtiğini de dile getiren tecrübeli oyuncu, “Fenerbahçe’ye karşı her takım şampiyon olmadığı senelerde bile farklı oynuyordu. Bizi farklı bir rakip olarak görüyorlar. Tabii bunu hissetmek çok güzel bir duygu. Diğer takımlardan çok daha farklı olduğumuzu hissettiriyoruz. Özellikle de yaşanılan bu sıkıntılı süreçlerin ardından… Bence her sezon kendi içinde bir zorluk barındırır. Baktığımızda geçtiğimiz sezon bizim için kolaymış gibi görünse de aslında hiç de kolay bir sezon olmadı. Sezonun ikinci yarısı itibariyle zorlu maçlar oynadık ve zorlu maçları kendi lehimize çevirdik. Bu sene de daha güçlü bir kadroyla ve daha kendinden emin bir şekilde başladık ama yine Fenerbahçe’ye karşı herkesin farklı oynamak isteyeceği bilerek hazırlıklarımı yapacağız” diye konuştu.
"Takım içindeki birlik ve beraberlik bozulmayacak"
Takım içindeki birlik ve beraberlik ortamının geçtiğimiz sezonu Şampiyonlukla tamamlamada etkili olduğunun altını çizen Emre Belözoğlu, “Tabii Türkiye Ligi, diğer liglere bakıldığında daha alt seviyede bunu kabul etmemiz lazım ama biz oyuncu kalitesi olarak Ligin üstündeydik ve bunu biliyorduk. Hem tecrübe olarak hem de genç oyuncular olarak bizi birleştiren ve iyi tanıyan bir hocamız var. Ersun Hocanın geçen sezon başında bize yapmış olduğu yüklemelerin karşılığı olarak geçtiğimiz sezon içinde bazı maçların son dakikalarda kazanılmasında bunun etkili olduğuna inanıyorum. Bununla birlikte takımdaki herkesin birbirine olan inancı da söz konusu. Kim oynarsa oynasın herkes bir şeyler katmaya çalıştı. Biz, genç oyunculara ağabeyleri olarak destek olmaya çalıştık. Takımın içinde çok iyi bir karma oldu. Tecrübeli oyuncular tecrübeleriyle, genç oyuncular da enerjileriyle tam bir uyum içinde çalışıldı. Başımızda da çok tecrübeli bir hoca var. Bunun neticesinde bunlar oldu. Hocamız da kadroda çok değişim yapmadı ve bunun da meyvelerini sezon içinde aldık” ifadelerini kullandı.
"Diego Ribas'ın kalitesi tartışılmaz"
Kaptan, yeni sezonda takıma dahil olan Diego Ribas için de şöyle dedi:
“Diego Ribas ile çok fazla ortak arkadaşımız var. Beraber oynamamış olsak da Diego’yu fazlasıyla izledik. Tabii böylesine önemli ve büyük liglerde oynamak kolay değildir. Ben de bunu yaşayanlardan biriyim. Diego’da dünyanın en önemli dört liginden üçünde oynadı. Çok önemli bir isim. Biz de elimizden geldiğince bu camianın ne istediğini, ülkemizin kendi içindeki zorlukları, kolaylıkları neler bunları anlatarak, ev sahipliği yapmaya çalışıyoruz. O da çok sıcakkanlı bir insan. İnşallah Diego Ribas ile birlikte çok güzel başarılara ima atacağız. Onun da yabancılık çekmemesi adına hepimiz elimizden gelen desteği vereceğiz. Beraber Şampiyonluklara ve Kupalara kavuşmayı ümit ediyoruz.”
"Fenerbahçe, öncü bir kulüptür"
Fenerbahçe’nin her anlamda öncü bir kulüp olduğunu da deklare eden başarılı oyuncu, “Diego, İstanbul’a gelişinden ve Tesislere varıncaya kadar her şeyin harika olduğunu söyledi. Her türlü imkânın olduğunu dile getirdi. İnanılmaz bir şekilde etkilendi diyebilirim. Türkiye Ligi’nin imajı Avrupa’dan bakıldığında bizim gördüğümüz gibi değil. İnsanların buraya gelerek burayı görmeleri gerekir. Gördükten sonra da hepsi Diego’nun yaşamış olduğu duyguları ve hisleri yaşıyorlar. Fenerbahçe, bu anlamda öncü bir kulüp. Türk sporuna yapılan yatırımları gören oyuncular tabii ki çok etkileniyorlar. Bu da inanıyorum ki diğer kulüplere örnek olur” açıklamasın bulundu.
"Salih, eminim başarılı olacaktır"
İtalya’nın en önemli kulüplerinden biri olan Roma’ya, 2 yıllığına kiralanan Salih Uçan transferi hakkında da konuşan Belözoğlu, “Salih ile çok konuştuk. Gitmeden de yüz yüze görüştük. Salih, çok değerli ve çok yetenekli bir kardeşimiz Kendisi adına bence en doğru olanı yaptı. Türkiye’de bazı şeyleri ispatlamıştı ve daha fazlasını da ispatlayabilirdi, çünkü o potansiyele sahip bir oyuncuydu. Ancak daha zorlu bir ligde kendini geliştirmesi çok daha önemliydi. Belki çok daha iyi oyuncularla oynayıp, çok daha fazla çalışarak iki yılı tamamlayacaktır. Tabii burada Hocamızın ve Yönetimimizin vermiş olduğu bir karar var, bizler de profesyonel oyuncular olarak bu kararlara saygı duymalıyız. Ama inanıyorum ki Salih, uzun yıllar orada oynadıktan sonra yine Fenerbahçe’ye hizmet edecektir. Kendisi her ne kadar bu ayrılığı bizlerle paylaşsa da Fenerbahçe yüreğinde olacaktır. Burada oynayıp, burayı yaşayıp ayrılan herkesin yüreğinde Fenerbahçe fazlasıyla kalır” dedi.
"Salih, başarıyı hakeden bir futbolcu"
Salih Uçan’ın, Roma forması altında çok çalışarak önemli başarılara imza atacağına inandığını da söyleyen Emre Belözoğlu, “Ben Salih’e bazı öğütlerde de bulundum. Erken yaşlarda bir şeylere sahip olan her futbolcunun bazı şeylerin kıymetini bilmesi gerekir. Bu; antrenman olur, vücut olur, oynanılan maç olur, verilen şans olur… Bunlar kıymeti bilinmesi gereken şeyler. Salih orada çok iyi çalışıp, çok iyi beslenecek. Bunun yanında çok iyi dinlenecek. Salih’in orada kendini futbola adaması gerekir. Bunlar olduğu sürece başarı kaçınılmaz olacaktır. Bunlardan biri eksik olursa, kuşkusuz zorlanacaktır. Çünkü çok daha zorlu bir lige gitti. İnşallah çok başarılı olur. Tabii bunların yanında yeni bir kültür ve yeni bir dil öğrenecek, bunlar da çok önemli şeyler. Eminim ki yetenekleri onu iyi bir yere getirecektir. Tabii onu bu iyi yerde tutacak olan şey de çalışmadır. Dünyada bunun çok iyi örnekleri vardır. Kalbi çok temiz ve düzgün bir kardeşimiz. Dualarımız onunla” şekliden konuştu.
"Oyuncuların tercihlerini Türkiye'den yana kullanmaları için..."
Türkiye’deki futbolun popülaritesi ile oyuncuya gösterilen sevginin; futbolcuya Türkiye’de kalmanın daha doğru geldiğini söyleyen Emre Belözoğlu, “Ben bunun oyuncunun vizyonuyla alakalı olduğunu düşünüyorum. Futbolcunun Avrupa’da oynamanın, oranın farklı bir arena olduğuna inandırması gerekiyor. Ben 2000 yılında İtalya Ligi’ne gittiğimde dünyanın en zor ligiydi. Gittiğim takım da çok büyük bir takımdı. Beklentiler çok yüksekti. Ben de bu beklentileri karşıladığımı düşünüyorum, özellikle de İnter’de. Elimden geldiğince iyi oynamaya çalıştım. Benden istenileni yapmaya çalıştım ve o dönem İnter beni göndermek istemedi. Yani burada önemli olan oyuncunun ne istediğini bilmesidir. Aslında bütün iş oyuncuda bitiyor. Bizim takımızda da tercihini Avrupa’dan yana kullanabilecek, Avrupa Liglerinde forma giyebilecek çok sayıda oyuncu var ama Türkiye’deki şartlar, buradaki işin popülaritesi, oyuncuya gösterilen sevgi biraz da oyunculara tatlı geliyor. Bu nedenle oyuncular tercihlerini Türkiye’de kalma yönünde kullanıyorlar.”
"Fiziksel ve taktiksel açıdan hazır olmak çok önemli"
Brezilya’nın ev sahipliğinde düzenlenen Dünya Kupası hakkındaki görüşlerini de sıralayan Emre Belözoğlu, kupanın sahibi olan Almanya’nın da ortaya koyduğu futbola değinerek, şöyle konuştu:
“Dünya Kupası’ndaki her maçı izlemeye çalıştım. Futbol adına artık en önemli şey, fiziksel açıdan iyi olmak. Aynı şekilde toplu ve topsuz taktik bilgileri ortaya çıkan başka bir özellik. Baktığınızda favori olarak lanse dilen bütün takımdan oynadıkları maçlarda fazlasıyla zorlandılar. Brezilya bile çok zor bir Dünya Kupası geçirdi. Bu demek oluyor ki futbol artık taktiksel ve fiziksel anlamda bir disiplin gerektiriyor. Bunun da en önemli örneği son şampiyon Almanya. Taktiksel bilgileri çok yüksek oyunculardan ve topla oynamayı seven oyunculardan kurulu bir takım. Tabii Löw’ü tebrik etmek gerekir. Harika bir takım oluşturdu. Benim de favorilerimden biri Almanya idi. Belçika daha da iyi olabilirdi. Kolombiya ve Uruguay’dan da umutluydum. Güney Amerika ülkelerinin Avrupa takımlarına karşı üstünlüğü oldu gibi. Tabi bundan iklimsel değişimler de etkili.”
"Kuyt gibi önemli bir oyuncunun..."
Dünya Kupası’nı 3.’lükle tamamlayan Hollanda’nın futbolunu ve o forma altında Dünya Kupası’nda mücadele eden Fenerbahçe'nin başarılı oyuncusu Dirk Kuyt’ın performansı hakkında da konuşan Kaptan, “Hollanda, total futbolun en büyük ekolü. Bütün büyük liglerin tabanı oradan geçiyor. Çok saygı duyulması gerekilen bir takımdı.Ayrıca saygı duyulması gereken bir isim var o da Dirk Kuyt. Zaten ona olan saygımız çok fazla… Oyuna olan konsantresine, futbola olan saygısına, kaybetmeyi istememesine her zaman saygı duyuyoruz. Onun bizim takımımızda olmasından dolayı çok mutluyuz. Ama böyle bir oyuncunun bizim takımımızda olması ayrı bir gurur. Her mevkide elinden gelenin en iyisini yaptı. Kendisini tebrik ediyoruz. Böyle bir oyuncuyu Fenerbahçe’ye kazandıran herkese de teşekkür ederim” dedi.
"Bu sezon da Kupalarla ve Şampiyonluklarla..."
Son olarak yeni sezondan beklentilerini sıralayan kaptan Emre Belözoğlu, “Bizler bu camiaya yıllardır hizmet ediyoruz. Artık bu camiaya aidiz. Herkes bilsin ki bu takım içindeki her oyuncu yine tribünleri coşturacak ve Şampiyonluklar, Kupalar kazanmak için mücadele edecektir. Takım içindeki herkes elinden geleni yapacaktır. Tatlı bir rekabet olacağını da düşünüyorum. Bunun da olumlu olarak sahaya yansımaları olacaktır. Taraftarımızın her zaman bize vermiş olduğu desteği yine tekrar etmelerini istiyorum. Fenerbahçe’yi sevmek, Fenerbahçe gibi büyük bir camianın içinde olmak farklı duygular. Baktığınızda kamp yaptığımız Topuk Yaylası Tesisleri’ne bizi özlediğini söyleyerek gelen çok insan var. Fenerbahçe, çok büyük bir Sivil Toplum Örgütü’dür. Bu camianın içinde olmak kadar taraftarı olmak da çok güzel. Herkes bunun kıymetini bilmeli, yenilsek de yensek de bu birliği korumamız gerekiyor. Geçmişte de bunu herkese gösterdik. İnşallah bu sezon da kupalarla taraftarımızı ve camiamızı mutlu eder, sezonu yine güzel bir şekilde bitiririz” diyerek sözlerini noktaladı.