Tgrt Haber

Bilimin buna da cevabı var: Sevmediğiniz yiyeceklerden nasıl zevk alırsınız?

Editör: Ömer Faruk Doğan / Kaynak: Science Alert
28 Kasım 2023 14:18 - Güncelleme : 28 Kasım 2023 14:18
Bilimin buna da cevabı var: Sevmediğiniz yiyeceklerden nasıl zevk alırsınız?

Yeni lezzetleri deneyimlemek istiyorsunuz ancak tat önyargılarınız buna engel oluyorsa, bu ipuçlarına mutlaka göz atmalısınız. Bilimsel araştırmalara göre çevresel ve genetik faktörlere bağlı olarak şekillenen 'damak zevkini eğitmenin' yolları var.

Birçok insan damak zevkini geliştirmenin ve yeni tatlara yelken açmanın yollarını arıyor. Peki bu ne kadar mümkün? Damak zevkinizi, vücut kaslarınızı spor salonunda eğitiyormuş gibi, sevmediğiniz yiyecekleri yemeye alıştırabilir misiniz?

Zevkler ve renklerin tartışılmaz oluşu su götürmez bir gerçektir. Bununla birlikte yeni lezzetlere açık olan hatta değişik yiyecekleri deneyimlemek için can atan ancak önyargılarını kırmakta zorlanan kişilerin, dikkate alınması gereken kritik yöntemleri bilmeleri önemlidir.

TEMELDEN BAŞLAYALIM: 'TAT' NE DEMEK?

Tat, en basit tabiriyle çevremizdeki yiyecekleri seçmemize yardımcı olan, vücudumuzun bir sistemidir. Besin değeri olan yiyeceklerin belirlenmesine ve zararlı olduğu düşünülen gıdaların reddedilmesini kolaylaştırır.

Yapılan araştırmalara göre yiyeceklerin içeriğindeki bileşenler, ağız ve burundaki sensörler tarafından algılanarak lezzet dediğimiz olguyu meydana getirir. Ancak, sadece tat değil, aynı zamanda koku, dokular, görünüm ve ses gibi faktörler de birlikte çalışarak yiyecek​ tercihlerimizi etkiliyor.

Bilimin buna da cevabı var: Sevmediğiniz yiyeceklerden nasıl zevk alırsınız?

Besin tercihlerimizin yaşımızla birlikte değiştiği de biliniyor. Araştırmalar, genç yetişkinlerin genellikle tatlı ve tuzlu tatları tercih ettiğini ve acı tatları beğenmediğini gösterirken, yaşlandıkça acıya olan eğilimde belirgin bir artış olduğunu ortaya çıkardı.

Ortaya çıkan kanıtlar tükürükteki bakterilerin gıdaların tadını etkileyen enzimler üretebildiğini gösteriyor. Örneğin tükürüğün karnabaharda kükürt aromalarının salınmasına neden olduğu ve ne kadar kadar çok kükürt üretilirse çocuğun karnabaharın tadından hoşlanma olasılığının azaldığı belirtiliyor.

DOĞA MI, ÇEVRE Mİ?

Genetik ve çevresel sebepler, yiyecek tercihlerinin belirlenmesinde önemli bir rol oynuyor. Araştırmacılar, genetiğin çocuklarda, ergenlerde ve yetişkinlerde yiyecek tercihleri üzerinde orta düzeyde bir etkiye sahip olduğunu (yiyecek türüne bağlı olarak yüzde 32 ila yüzde 54 arasında) tahmin ediyor.

Ancak kültürel çevremiz ve maruz kaldığımız besinler de tercihlerimizi şekillendirdiğinden bu tercihler büyük ölçüde 'öğrenerek' değişebiliyor.

Bu öğrenmelerin çoğu çocukluk döneminde, evde ve yemek yediğimiz çeşitli yerlerde gerçekleşiyor. Hem yemeğin daha fazla sevilmesine yol açan deneyimleyerek (yemek yiyerek) öğrenme hem de başkalarının ne yaptığını izleyerek (model alma) öğrenme yöntemlerine maruz kalıyoruz.

BİR TADI BEĞENME SÜRECİ

İnsanların büyüdükçe kazandığı lezzet alışkanlarına örnek olarak kahve ve asitli içecekleri gösterebiliriz. Bu ve benzer yiyecek / içecekleri sevip sevmeyeceğiniz, büyük ölçüde şu faktörlere bağlı:

- Tüketildikleri toplum: Birçok ülkede kahve ve asitli içecekler, büyümenin bir göstergesi olarak kabul ediliyor (çocukken sıkça duyduğumuz meşhur 'küçükler kahve içmez' sözü de bunun bir örneği).
- İçerdikleri bileşenlerin etkileri: Kahvedeki kafein ya da kola gibi içeceklerdeki asit, bağımlılık yapma etkisi olduğundan birçok insan için hayatta vazgeçilmez bir unsur haline gelebiliyor.

Bilimin buna da cevabı var: Sevmediğiniz yiyeceklerden nasıl zevk alırsınız?

Peki ya lahana veya pırasa gibi normalde kanıtlanmış birçok faydası olan ancak alışmakta zorlandığınız yiyecekleri nasıl sevebilirsiniz? Science Alert'in haberine göre, nefret ettiğiniz yiyeceklerden zevk almanızı sağlayacak önemli tüyolar şu şekilde:

- Sıkça tüketin: Bir yiyeceği sevmek için zamanla küçük miktarlarda tüketmek yeterlidir. "Seviyorum" demek için 10-15 deneme veya daha fazlası gerekebilir.
- Tadı maskeleyin: Acı veya ekşi bir tadı, tuz veya şeker içeren başka yiyeceklerle maskeleyebilirsiniz. Örneğin, acı rokayı tatlı bir salata sosu ile eşleştirebilirsiniz.
- Açken tüketin: Aç bir mide, beğenmediğiniz bir tadı kabul etmeye daha istekli olmanıza yardımcı olabilir.
- Nedenini hatırlayın: Yiyeceği neden yemeniz gerektiği konusunda kendinize sürekli olarak telkin verin. Örneğin "Sağlıklı olmak için bunu yemek zorundayım." diye tekrarlayabilirsiniz 
- Erken başlayın: Çocukların yeni yiyecekleri öğrenmeleri genellikle daha kolaydır çünkü damak zevkleri tam olarak oturmamıştır.
- Çeşitli Yiyecekleri Sevin: Ne kadar çok yiyeceği severseniz, diğerlerini sevmeyi öğrenmek o kadar kolay olacaktır.

Kaynak: Science Alert
500
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...