14 aydır karantinada! 78 testi pozitif çıkan Muzaffer Kayasan’dan aşı çağrısı
Lösemi tedavisi gören ve 19 Aralık 2020’den beri koronavirüs testi pozitif çıkan 56 yaşındaki Muzaffer Kayasan yetkililerden yardım istedi. Kayasan ayrıca vatandaşlara aşı çağrısında bulunarak koronavirüsün sosyal hayatını bitirdiğini ifade etti.
İstanbul Sarıyer’de yaşayan lösemi hastası 56 yaşındaki Muzaffer Kayasan 4 yıl önce konulan lösemi teşhisinin ardından başarılı bir tedavi süreci geçirdi. Kayasan lösemi sonrası toparlanma aşamasında kendisini izolasyona almasına karşın koronavirüse yakalandı ve nefes darlığı yürüme güçlüğü, görme kaybı, iştahsızlık gibi şikayetlerle kaldırıldığı hastanede uzun süre tedavi gördü.
YETKİLİLERDEN YARDIM ÇAĞRISINDA BULUNDU
Lösemi rahatsızlığı sebebiyle hastalığını ağır geçirdiğini söyleyen Muzaffer Kayasan, 14 aydır kendisini ayakta tutmak için doktor ve sağlık çalışanların elinden geleni yaptığını ifade etti. 19 Aralık 2020’den bu yana yaptırdığı 78 koronavirüs testinin tamamının pozitif sonuçlandığını hatırlatan Kayasan farklı hastanelerde yaptırdığı testlerin de pozitif çıktığını söyleyerek yetkililerden yardım istedi.
"SEMPTOM YOK AMA KORONAYIM"
Yaşadıklarını anlatan Kayasan, "Sürekli pozitif çıkıyorum. Bilim adamlarımıza, doktorlarımıza sorduğumuz zaman lösemi olduğum için bağışıklık sistemimin düşük olduğunu söyleyip ona göre verdikleri ilaçlarla on dört aydır beni yaşatıyorlar. Çok zor bir süreç. Hastanedekiler için de zor bir süreç, bizim için de. On dört aydır karantinadayım. Şu ana kadar eşim kaldı yanımda bir on gün ama negatif çıktı. İki sefer test oldu hastanede negatif çıktı. Oğlum kaldı yanımda, o da negatif çıktı. Acaba taşıyıcı konumuna mı düştüm dedim ama evde de kimseye bulaşmadı. Ben kimseye bir şey bulaştırmıyorum ama sıkıntı bende. Dışarıdan kedi geçse bana bir şey bulaştırabiliyor. Bilim adamlarının dediği şu; Covid-19 kalıntıları hala vücudunuzda. Semptomları yok ama Covid-19 olarak görünüyorsunuz. Anlatamıyorum" dedi.
“SOSYAL YAŞAM TARZIM YOK ARTIK”
Covid-19'a ilk yakalanma sürecini aktaran Kayasan, “Benim ailemde küçük çocuk yok. Ama torunum var mesela. Geliyor, camın arkasından görüşüyoruz. Bazen internetten görüşüyoruz, görüntülü olarak. İnanır mısınız yani insan dokunmak istiyor. Benim tek sıkıntım sevdiklerime dokunamamak. Anlatması çok zor bir şey. O kadar rahatsızlık verici bir şey ki Covid-19 aşısı olamıyorum. Covid-19'um aileme sarılamıyorum. Covid-19'um kimseyle görüşemiyorum. Sosyal hayatım, aile hayatım diye hiçbir şey kalmadı. Covid-19 yaşam tarzımı bitirdi. Sosyal yaşam tarzım yok artık” diye konuştu.
“ÖLÜMLERE ÇOK ŞAHİT OLDUM”
Tedavi sürecinde hastane gözlemlerine de değinen Kayasan, şöyle konuştu: "Hastanede geçirdiğim 14 ayda benim gibi birçok lösemi hastası geldi. Bu hastalar tedavilerini olup gitti. Kanser ve Kovid-19 farklı şeyler. Önlemini aldıktan sonra sorun olmuyor. İnsanlara şunu söylemek istiyorum; aşı olun ve hastaneye yatmayın. Çünkü bu hastanelerde çalışan gencecik insanlar da bizim çocuklarımız. Hastaneler tıklım tıklım. Doktorlar, hemşireler cansiparane çalışıyorlar. Onların üzerine bu kadar yük bindirmek de yazık. Hastanede aşısız olup tedavi olmaya gelenler vardı. Aralarında gençlerin de olduğu ölümlere de tanıklık ettim. Oradaki zorlukları çeken birisi olarak aşı olmayan insana diyecek söz bulamıyorum. Aşı olmayan insan benim için topluma, kendisine ve ailesine zarar veren bir insandır."