Kangal köpekleri alarm veriyor: Küresel ısınma karakterlerini değiştirdi
Kangal köpekleri, küresel ısınmanın etkisiyle fiziksel ve davranışsal değişimler geçirdikleri ortaya çıktı. Uzman Kangal yetiştiricisi Hüseyin Yıldız'a göre soğuk iklim hayvanı olan bu ırk, eskisi gibi agresif ve hareketli değil, daha miskin hale gelmeye başladı.
Küresel ısınma etkileri yalnızca doğal yaşamı değil, aynı zamanda hayvanların karakterini ve davranışlarını da derinden etkiliyor. Kangal köpekleri de iklim değişikliğinin olumsuz etkilerinden nasibini alan canlılar arasında yer alıyor. Uzman Kangal yetiştiricisi Hüseyin Yıldız, bu özel ırkın karakterinde ve fiziksel özelliklerinde ciddi değişimler gözlendiğini belirtti.
SOĞUK İKLİM HAYVANI OLAN KANGALLAR MİSKİNLEŞİYOR
Kangal köpekleri, doğası gereği soğuk iklimlere adapte olmuş hayvanlar olarak biliniyor. Ancak küresel ısınmayla birlikte artan sıcaklıklar ve azalan soğuk hava, bu köpeklerin hem fiziksel hem de davranışsal özelliklerini olumsuz yönde etkiliyor. Yıldız, doğada yaşayan bu hayvanlar üzerinde de çok kötü dengeler değişmeye başladığını belirterek şöyle dedi:
"Kangallarda ve diğer canlılarda doğanın tüm hiyerarşisinde değişiklik meydana geldi. Bu değişim inanılmaz derecede hayvanın karakterine vurdu ve psikolojisini olumsuz etkiledi."
İklim değişikliğinin etkileri yalnızca davranışsal değil, aynı zamanda fiziksel değişiklikleri de beraberinde getirdi. Kangal köpeklerinin tüy renklerinde farklılıklar gözlemlendiği ve daha sert ve agresif olma güdülerini neredeyse yitirdikleri belirtildi. Yıldız, iklim nedeniyle doğadaki tüm canlıların dejenere yaşadığını belirten belirtti ve "Çok uyum sağlayamıyorlar. İklim, köpeklerde hem karakter değişikliği hem de fiziksel değişikliği ortaya çıkardı" bilgisini paylaştı.
"İKLİM, HAYVANLARDA DEVAMLILIK HALİNE GELDİ"
15-20 yıl önce köpeklerin bu mevsimde kar, kış ve soğuk havayı yaşadığını ve bu duruma hazırlıklı olduklarını anımsatan Yıldız, eskiden hayvanların kendilerini rahat adapte edebildiklerini ve tüylerini artırıp kabartabildiklerini anlattı. Yağ oranlarının da seviye olarak arttığını ifade eden Yıldız, şu bilgileri verdi:
"Hayvanlardaki hareketlilik soğuktan kaynaklı olarak çok artıyor, ritmik ve sevgi dolu oluyorlardı. Bununla bağlantılı olarak köpeklerde bu mevsimin oturduğunu çok rahat görebiliyorduk. Küresel ısınmayla birlikte renklerinde birkaç ton çeşitlilik görmeye başladık. Bulunduğu coğrafyada ait olduğu bölgenin dışında, hayvanların renk tonları kışın beyaza, yazın ise sarı renge dönüyor.
"Hayvanlar çıplak olmaya başladılar. Kangallar, kara kış hayvanıdır. Soğuk iklim merkezinde büyürler. Ama bu durumda siz bunları neredeyse bahar ikliminde görüyorsunuz. Renklerindeki sararmaları da kesinlikle terk etmediler. Bu iklim hayvanlarda devamlılık halinde geldi."
Yıldız, köpeklerin karakterlerinde bir değişim olduğuna değinerek, tanımlama ve tanıma konusunda karakterlerinde çok ciddi anlamda değişim olduğunu aktardı. Eskiden soğuğun tadında büyüyen, soğuk seven, soğuk için heves güden ve soğuğu bekleyen hayvanın artık bunu göremediğini vurgulayan Yıldız, "Çünkü yalıtım yapamıyor. Yalıtım yapamadığı içinde karakterlerin de daha sert daha agresif olmalarını nerdeyse kaybettiler. Daha çok yaz ve bahar mevsimlerine göre hareket etmeye başladılar. Asimilasyon dediğimiz mevzu budur. Kangallarda ve diğer canlılarda doğanın tüm hiyerarşisinde değişiklik meydana geldi" diye konuştu.
"-10 DERECEDEN ÖNCE KANGALLAR RAHATA GEÇMEZ"
"-10 dereceden önce kangalın siz rahata geçeceğini siz hiç tahmin bile etmeyin düşünmeyin bile" diye konuşan Yıldız, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Çünkü siz onu getiriyorsunuz kulübeye koysanız da hayvan kar yağdığında soğuk olduğunda mobilize oluyordu. Ve bunu arar gibi neredeyse karın üzerinde yatıp kendini mobilize edip kendini rahatlatıyordu. Çünkü bu değişim inanılmaz derecede hayvanın karakterine vurdu ve psikolojisini olumsuz etkiledi.
"Yani arıyor bunu gözlemliyor ve görüyoruz. Çünkü yeme ihtiyaçları durdu. Kışın çok fazla yiyorlardı. Bu durum azalmaya başladı ve bununla beraber dışarıda yatmıyor artık hayvan kulübesinde miskin miskin yatıyor ve bekleyiş içerisinde."