Tgrt Haber

Müthiş keşif! Defineciler söyledi, yabani otların altından çıktı

09 Ekim 2018 14:23
Müthiş keşif! Defineciler söyledi, yabani otların altından çıktı

Antalya'da 7 yıl önce define avcılarının sözlerinden yola çıkarak dağlık bir bölgede yapılan incelemede dikenlerin, yabani otların altında saklanmış 2 bin 200 yıllık antik kentin kalıntılarına ulaşıldı.

Akdeniz Belediyeler Birliği ve Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü,  evlerin, hamamların, kiliselerin, mezarların, zeytinyağı işliklerinin ve Arete  Kulesi'nin bulunduğu geniş bir alana sahip Lyrboton Kome Antik Kenti'nin  hikayesini AA muhabirine anlattı.

Yaklaşık 7 yıl önce buranın varlığından haberdar olduklarını söyleyen  Tütüncü, "Yıllardır buralarda define avcıları dediğimiz kimseler izinsiz çalışma  yapmışlar. Bölge halkının bunları bize aktarması ile inceleme çalışması  başlattık" dedi.

Bölgeye geldiklerinde çevre kirliliği ile karşılaştıklarını anlatan  Tütüncü, çalıların, otların, yabani bitkilerin altında tarihi kalıntılara  rastladıklarını belirtti. Akdeniz Üniversitesi Arkeoloji Bölümü, Antalya Müze  Müdürlüğü işbirliğinde kalıntılar incelendiğinde 2 bin 200 yıllık antik bir  kentin varlığından haberdar olduklarını aktaran Tütüncü, sözlerini şöyle  sürdürdü:

"Bölgede önce temizlik çalışması yaptık, tarihi kalıntıları  çalılardan, yabani otlardan temizledik. Bir projelendirme ile arkeolojik kazılar  devreye girdi. Her kazı ile ilginç bilgilere ulaştık. Buranın Anadolu'da  zeytinyağı üretiminin entegre olarak yapıldığı ilk merkezlerden biri olduğunu  öğrendik. Büyük bir tesisin bulunduğunu ve önemli bir tarihin yattığını, zeytinin  tarih içerisindeki yolculuğunu bize anlatacak bir antik kent olduğunu öğrendik.  Bu tarihi mirasın mutlaka Türkiye turizmine kazandırılması, Antalya'ya bir değer  olarak armağan edilmesi için de gerekli çalışmaları yürüttük ve yürütmeye devam  ediyoruz."

Kentte zeytinyağı müzesi oluşturulacak

Bölgeyi klasik bir ören yerinin ötesinde 2 bin 200 yıllık zaman  koridoru olarak düşündüklerini ve bu yönde çalışma yaptıklarını dile getiren  Tütüncü, yaklaşık 4 yıldır süren çalışmanın neticesinde ilk etabın bittiğini,  gezi rotaları oluşturularak bölgenin ziyaretçilere açıldığını kaydetti.

Bölgede restorasyon ve renovasyon (koruma amaçlı yenileme)  çalışmalarının yürütüldüğünü belirten Tütüncü, şunları söyledi:

"Burayı arkeoparka dönüştürmeyi planlıyoruz. Gelenler evleri,  hamamları, kiliseleri, sarnıçları, mezarları, zeytinyağı işlikleri ve Arete  Kulesi ile ayakta duran antik kenti görecekler. Ayrıca bölgede zeytinyağı  üretiminin yolculuğunun anlatıldığı tanıtım merkezleri yapacağız. Bunun dışında  Türkiye'nin en büyük, en kapsamlı, en nitelikli zeytinyağı müzesini Antalya'ya  kazandırma gibi bir hedefimiz var. Özel bir müze hayal ediyoruz, inşallah bunu da  gerçekleştireceğiz. Antik kent zeytinyağının Ege'den önce Akdeniz'de var olduğunu  gösteriyor, zeytinyağının bu kadar köklü tarihini anlatacağız."

Antik kentin keşfinden sonra zeytin ve zeytinyağı hakkında da  araştırmalar yaptıklarını dile getiren Tütüncü, zeytinyağının ilk etapta bir gıda  maddesi olarak değil, kandilleri aydınlatmak için yakıt olarak kullanıldığını  ifade etti.

"100'den fazla zeytinyağı işliği var"

Lyroboton Kome Antik Kenti Kazı Bilimsel Danışmanı Prof. Dr. Nevzat  Çevik de alanda yaptıkları kazı çalışmalarında bölgenin hikayesine ilişkin önemli  bilgilere ulaştıklarını söyledi.

Antik kentin hikayesinin 'Arete' isimli bir kadın ile başladığını  anlatan Çevik, şu bilgileri verdi:

"Arete hanım, güçlü bir kadın, bu şehrin de varlık sebebi. Şehrin  kurgusunda, özellikle zeytinyağı vakfının kuruluşunda, yaşatılmasında önemli rolü  bulunuyor. Arete Kulesi'ni yaptırıp İmparator Domitian'a ve Perge Artemisi'ne  adamış ve zeytinyağı yerleşiminin organizasyonunu başarmış ve en önemlisi zeytin  vakfı kurarak üretimi kurumsallaştırmıştır. Vakıf ve üretim köyü sahipliği ve  kontrolü Arete ile başlayıp kızı Kille ve sonrasındaki nesillerle devam etmiştir.  Bölgede kadın egemenliğini görüyoruz."

Prof. Dr. Çevik, antik kentte yüzden fazla zeytinyağı işliği, Roma  dönemi hamamı ve Bizans dönemi 5 kilise, sivil konutlar, Arete Kulesi kalıntıları  bulunduğunu belirtti.

Kalıntıların çok geniş bir alana yayıldığını ifade eden Çevik, çok  sayıda zeytinyağı işliğinin bulunmasının bölgenin önemli bir zeytinyağı üretim  merkezi olduğunu gösterdiğine işaret etti.

Çevik, "Kazılarda ortaya çıkan eserler, mezarlar, mimari yapılar bizim  önemli bir yerleşim alanında bulunduğumuzu gösteriyor. Burası yüzyıllardır  duruyordu ama kimsenin haberi yoktu." dedi.

500
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...