Depremlerin çeşitlerini ve nedenlerini öğrenerek nasıl oluştuğunu anlayabiliriz. Dünyamızda sık sık yaşadığımız doğal afetlerden biri olan depremlerden korunmak için bilinçli olmalıyız ve erken önlem almalıyız. Yerkabuğunda kırılmalar sonrasında meydana gelen sismik dalgaların yeryüzüne çıkması ile oluşan bu olay bazen yıkıcı olabiliyor. Şiddetine bağlı olarak yıkıcılık durumu belli olurken enerji birikiminin aniden serbest bırakılması ile yaşanır.
Deprem, yerkabuğundaki tektonik plakaların hareket etmesi halinde ortaya çıkar. Oluşum sürecinde gerilim birikimi yani yerkabuğunun sürekli olarak iç kuvvet tarafından gerilmesidir. Gerilim genel olarak levha sınırlarında olur. Gerilimin artması üzerine fay hatları boyunca kırılma yaşanır. Kırılmanın ardından enerji ani şekilde ortaya çıkar ve sismik dalgalar yaşanır. Bu dalgalar yeryüzüne geldiğinde depremin sarsıntısı hissedilir. Dalgaların büyüklüğüne göre dünya üzerinde binalarda yıkım yaşanabilir. Bu enerji birikimleri çoğu zaman küçük depremler ile atılır. Fakat bazı fay hatlarında uzun süre deprem olmaz bu da gerilimin fazla birikmesine sebep olur. Gerilen enerji, sınıra ulaştığında fay hattı kırılır ve enerji yeryüzüne çıkar.
Günümüzde de sık sık yaşadığımız depremler yerkabuğunda meydana gelen kırılmalardan dolayı oluşur. Sismik dalgaların yeryüzüne çıkması ile hissettiğimiz sarsıntıdır. Yerkabuğunda hareketler, enerji birikim aniden serbest kalır ve deprem meydana gelir. Gezegenimizin şekillenmesine sebep olan depremler yıkıcı olmadan da yaşanabiliyor.
Ülkemizde ve dünyanın her yerinde yaşanan sarsıntıların birçok nedeni olabiliyor. En önemlisi tektonik levha hareketleridir. Litosfer tabakası, farklı yönlerde hareket eden levhalardır. Bunlar arasında sürtünme ve çarpışmalar olur ve deprem oluşur. Volkanik faaliyetler de bir diğer nedendir. Yanardağ patlaması esnasında yeraltında hareketlilik meydana gelebiliyor. Bazen baraj inşaatı, madencilik gibi insan kaynaklı faaliyetler de sarsıntılara neden olabiliyor.
Tektonik depremler levha sınırları içerisinde yaşanır ve en yıkıcı olanıdır. Çarpılan levha sınırlarında okyanus ve kıta levhalarının çarpıştığı bölgelerde yaşanır. Japonya ve Endonezya gibi.
Ayrışan levha sınırlarında ise levhalar birbirinden uzaklaştığı yerde volkanik faaliyetler oluşabilir. Atlantik Okyanusu ortasında bulunan sırtlar gibi. Transform faylarda ise levhanın birbirine paralel olarak hareket ettiği yerlerde yaşanır. San Andreas Fayı gibi.
Volkanik depremlerde ise yanardağların aktif olduğu yerlerde magma hareketleri sebep olabilir.
Büyük çaplı depremler olmaz fakat yerel olarak etki oluşturur.
Çökme depremler ise mağara ve maden gibi yapıların çökmesi sonucu oluşur ve geniş çaplı hissedilmez.
Tsunami depremleri ise okyanusun dibinde yaşanan büyük sarsıntıların dev dalgaları oluşturması anlamına gelir. Pasifik Okyanusu’nda buna oldukça sık rastlanıyor.
Sarsıntıların ne zaman olacağını bilemeyiz. Daha önceden tahmin edemeyiz fakat bazı önlemler alabiliriz. Yapmanız gerekenlerden bir tanesi deprem çantası hazırlamaktır. Dayanıklı binalarda oturmaya özen gösterin ve aileniz ile beraber herhangi bir deprem anında neler yapacağınızı belirleyin. Ağır eşyalarınızı duvara sabitlemek de bir diğer önlemdir.
Deprem olduğu anda ise çök, kapan, tutun yöntemini yapmalısınız. Pencere, ağır eşya gibi büyük malzemelerden uzak kalınız ve asansör kullanmayınız.
Deprem sonrasında artçı sarsıntılar yaşanabilir bu sebeple dikkatli olmalısınız. Binanızın sağlam olup olmadığını tespit ediniz.
Dünyada sık sık rastladığımız bu deprem şiddeti yıkıcıdır. Genellikle tektonik levha sınırlarında, özellikle büyük fay hatlarında meydana gelmektedir. Yerkabuğunda olan tektonik levhalar hareket halinde olmaktadır. Bu nedenle de fay hatlarında enerji birikir.
Biriken enerji sınıra ulaştığında ise fay hattında kırılma yaşanır. Bu esnada da enerji ortaya çıkar ve sismik dalgalar oluşur.
Sismik dalgaların yayılması sonrasında da deprem hissedilir. 7.5 büyüklüğündeki bir depremde binalar ve altyapılar hasar görür. Toprak kayması ve tsunami gibi doğal afetler oluşabilir. Artçı sarsıntılar ise uzun zaman boyunca devam edebilir.
Depremlerin oluşmasına sebep olan fay hattının kırılması yerkabuğundaki gerilimin belirli sınıra ulaşmasının ardından aniden serbest kalmasıdır. Ortaya çıkan enerji depremler oluşturur.
Yerkabuğu sürekli hareket ettiğinden levhaların birbirine sürtmesi, çekmece ve itmesi sonucunda fay hattı gerilim biriktirir. Biriken stres gerilime dayanamadığında aniden kırılır. Aniden kırılınca ortaya çıkan enerji sismik dalgalar halinde yeryüzüne çıkar ve sarsıntı yaşanır.