Dünya

Katliamın faili Esad'ın askerleri! Suçu yeni yönetime attılar

Nusayri halkı, Esadcı isyancıların kendilerine karşı çıkan 400 Nusayri’yi acımadan katlettiğini söyledi. “Suriye’de Alevi katliamı var” yalanıyla da Türkiye’yi karıştırmayı hedeflediler...

Katliamın faili Esad'ın askerleri! Suçu yeni yönetime attılar
KAYNAK:
Türkiye Gazetesi
|
GİRİŞ:
11.03.2025
saat ikonu 06:14
|
GÜNCELLEME:
11.03.2025
saat ikonu 06:17

Suriye güvenlik kaynakları, Lazkiye’deki ayaklanmanın büyük oranda bastırıldığını ve güvenlik güçlerinin ikinci aşamaya geçtiğini duyurdu. Tartus-Lazkiye hattındaki yerleşim birimlerinde kontrol sağlanırken suçluların takibi süreci başladı. Ancak Rakka, Deyrizor, Set Tişrin ve özellikle Halep’te PKK-YPG unsurları harekete geçti. İşgal altındaki bölgelerde sivillere ve güvenlik güçlerine ağır silahlarla saldıran PKK-YPG ile Suriye Kamu Güvenliği birimleri sabaha kadar çatıştı.

“BİZİ TAHRİK EDENLERİ BİLİYORUZ”

Türkiye gazetesinden Yılmaz Bilgen'in haberine göre, Suriye’deki gelişmeleri Türkiye’ye karşı bir provokasyon malzemesi olarak kullanmaya çalışan gruplara tepki büyüyor. Lazkiye Meydancık köyü muhtarı Nadir Fehhan, “Biz kardeşiz. Herhangi bir sıkıntımız yok. Bu kışkırtmaya katılanları kimlerin tahrik ettiğini biliyoruz” dedi. Lazkiye-Belloran köyü kanaat önderi Abdulhalim Hatim ise, “Katliam var diyenler gelsin, burada herhangi bir katliam ya da benzeri olayın olmadığını görsün” diye konuştu. Bölgedeki Nusayri halkı, isyancıların kendilerine karşı çıkan 400 Nusayri’yi katlettiğini belirtti.

TÜRKİYE’Yİ KARIŞTIRMA ÇABASI

Alevi kanaat önderleri bölgede huzurun sağlanmaya başladığını vurgularken, Türkiye’de bazı dernekler ve CHP, TİP gibi siyasi partilerin desteğiyle bölgeye yönelik tahrik eylemleri artırılıyor. Sahil hattındaki kriz üzerinden Türkiye’de mezhepsel bir gerilim yaratılmak istendiğini belirten Sosyolog Prof. Tevfik Erdem, organize bir provokasyonla karşı karşıya olunduğunu ve özellikle Hatay hattına dikkat edilmesi gerektiğini söyledi.

AMAÇ MEZHEP ÇATIŞMASI

“Suriye’de meydana gelen olaylar ve yer altı hapishaneleri, mezbaha ve captagon rejimini tekrar canlandırmayı hedefleyen terörist unsurların girişimidir” diyen Erdem, şu değerlendirmeyi yaptı: "Eski rejimin artıklarının bir kalkışması olarak görülmesi gereken olay, bir mezhep çatışması alanına çekilmek isteniyor. ‘Aleviler katlediliyor’ propagandasıyla hem Suriye’deki kalkışmayı meşrulaştırmak hem de Türkiye’nin mezhep çatışmalarıyla ilgili kötü hatıralarını canlandırarak belli kesimleri harekete geçirmek hedefleniyor. Bu sebeple olayların arkasındaki gerçek nedenleri ve dış faktörleri görmek gerekiyor. Hatay’ın Samandağ ilçesinde Şeyh Selim Narlı’nın yaptığı tehlikeli konuşma, doğrudan tahrik ve kışkırtma içermektedir. Bu açıklamalarla eski rejimin artıklarını ve Mihraç Ural türü teröristleri bölgeye davet ettiğini belirtmektedir. İnsan hakları ihlallerine karşı çıkmak elbette önemlidir, ancak Narlı’nın açıklamaları bu kapsamı çok aşmaktadır. Eski rejimin unsurları, yıllardır işledikleri suçları sorgulamak yerine, Türkiye’ye meydan okuyarak ve bölgeyi karıştırarak bir mağduriyet hikayesi yazıyor."

SURİYE’DE YENİ DÖNEM

Suriye’de 8 Aralık Devrimi ile birlikte Özgür Suriye rejiminin ortaya çıkması sonrasında İran, bu yeni yönetimi kendi çıkarlarına aykırı gördüğünü açıkça belirtti. İran, Suriye’nin gerçek sahipleri olarak tanımladığı yüzde 12’lik Nusayri azınlığını tahrik eden açıklamalar yaptı. ‘Suriye’nin gerçek sahipleri elbet bir gün Suriye’ye tekrar sahip olacaklar’ türünden söylemler, İran’ın bölgeyi karıştırmaya devam edeceğinin sinyali olarak değerlendiriliyor.

YALANIN ARKASINDA İRAN VAR

Suriye’deki rejim değişikliğinin önemli sonuçlarından biri, İsrail’in yeni ve İslami kimliği ön plana çıkan bir rejimle komşu olması oldu. İran yanlıları, İsrail’in yeni yönetimi desteklediğini öne sürse de İsrail’in bu durumu kendi lehine yorumlamadığı belirtiliyor. Suriye’de süregelen mezhep çatışmaları, İsrail için zayıf bir komşu anlamına geliyor. Bağımsız Kürdistan söylemleri ve İsrail’in bölgedeki Kürtleri dinlemediğine yönelik açıklamaları, yalnızca Suriye’yi değil Türkiye’yi de ilgilendiriyor. İsrail’in bölgedeki ülkeleri mezhep ve etnik ayrılıklar üzerinden kışkırtacağına dair işaretler giderek artıyor. Tartus’taki son olayları da mezhepçi bir kalkışma olarak görmek ve İsrail’in desteklediği bir provokasyon olarak değerlendirmek mümkün. İsrail ve İran, Suriye ile sınırlı kalmayacak bir mezhep gerilimi yaratıp Türkiye’ye taşıyarak, bölgedeki güç savaşlarında avantaj elde etmeyi hedefliyor olabilir.

ETİKETLER
#suriye
#suriye
#esad
#nusayri
#Dünya
YorumYORUM YAZ
Uyarı
Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.