Tgrt Haber

Yargıtay'dan emsal istifa kararı: Çalışırken başka işe girmek suç değil

19 Şubat 2022 14:06 - Güncelleme : 19 Şubat 2022 14:29
Yargıtay'dan emsal istifa kararı: Çalışırken başka işe girmek suç değil

Milyonlarca çalışanı ilgilendiren bir karara imza atana Yargıtay, istifa öncesi başka bir iş ayarlamanın yasaya aykırı olmadığına karar verdi.

Yüksek Mahkeme, fesih için haklı sebepleri olan bir işçisinin fesih için haklı fesih tarihinden sonraki işsizlik süreci ve geçim koşullarını baz alarak, fesihten önce başka bir işe başvurmuş olması ve bu başvurunun da kabul edilmesi feshin kötü niyetli olduğu sonucunu göstermeyeceğine dikkat çekti.  Bursa’nın İnegöl ilçesinde bir özel şirkette çalışan İ.K. net 2 bin 500 TL maaş alırken banka hesabına bin 750 lira yatırıldığını, kalan kısmının elden verilmesi üzerine itiraz da bulunmuştur. Sigorta priminin aldığı maaşın altından yatmasını haksızlık olduğunu belirten İ.K. noter kanalıyla istifa sonrası İş Mahkemesi’nin yolunu tutan çalışan sigorta primlerinin ise bankaya yatırılan kısım üzerinden eksik ödendiğini, fazla çalışma ve resmi tatil günlerinde çalışmalarının olduğunu karşılığının kendisine ödenmediğini ve İş Kanunu madde 24/3/e hükmü uyarınca iş akdi haklı sebeple feshettiğini, davalı tarafça ihtarnamede belirtilen süre içerisinde herhangi bir ödeme yapılmaması üzerine işçilik alacaklarının tahsili hedefiyle dava açtığını belirtti.

İnegöl İş Mahkemesi, davanın kısmen kabulüne, kıdem tazminatı talebinin reddine, yüzde 15 hakkaniyet indirimi ile fazla çalışma ücretine, yüzde 15 hakkaniyet indirimi ile ulusal bayram ve genel tatil ücretine hükmetti.

KIDEM TAZMİNATINA HAK KAZANAMAYACAK

Mahkeme; davacının davalı iş yerinde çalışırken kamu kurumuna atanma sureti ile hazırlık işlemleri yaptığı, atanmasına ilişkin zamanın kesinleşmesi üzerine iş sözleşmesini haklı sebeple feshettiğini beyan etmiş ise de gerçek iradesinin başka kurumda çalışma olgusu olduğu sabit olmakla davacının kıdem tazminatına hak kazanamayacağına dikkat çekti.

Mahkeme kararını hem davalı avukatı hem de davacı istinafa götürdü. Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi, tarafların istinaf başvurularının esastan reddine kesin olmak üzere karar verdi. Kararda, ‘Davacının gerçekteki iş akdinin fesih gerekçesinin memuriyete geçmek olduğu anlaşılmakla kıdem tazminatı talebinin reddi usul ve yasaya uygun bulunmuştur’ gerekçesinde bulunulduğunu, yine fazla çalışma alacakları konusunda istinaf incelemesinde bordroların imzalı olması sebebiyle bordrolar detaylı olarak incelenmeden hüküm tesis edildiğine kanaat getirdi. Aynı işyerinde çalışan başka bir işçinin istinafını değerlendiren Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi, işçilerin kötü niyetli olmadığına hükmetti. Kararı davacı işçi temyiz edince devreye Yargıtay 9. Hukuk Dairesi girdi.

KÖTÜ NİYET SAYILMADI

Emsal nitelikte bir karara imza atan Daire, istifa eden işçinin başka bir iş ayarlamasının kötü niyetli olmadığına dikkat çekildi. Kararda şöyle denildi:

“Fesih için haklı sebepleri bulunduğunu iddia eden bir işçinin, muhtemel fesih tarihinden sonraki işsizlik sürecini ve geçim koşullarını nazara alarak, fesihten önce başka bir işe başvurmuş olması ve bu başvurusunun kabul edilmesinden sonra, iş sözleşmesini feshetmesi, işverenden kaynaklanan haklı fesih olgusunu ortadan kaldırmayacağı gibi bu feshin kötü niyetli olduğu sonucunu da doğurmaz. Zira burada fesih iradesinin doğduğu anda değil de sonradan açıklanması, makul kabul edilebilir insanî kaygılardan kaynaklı olup, işvereni zarara uğratma kastı da bulunmadığından, hakkın kötüye kullanılması olarak nitelendirilmesi yerinde olmayacaktır. Hülasa; haklı fesih sonucunu doğuran sebepler işverenden sadır olup, davacı işçilerce bu hak fiilen yeni işe başlanılmasından evvel kullanıldığı gibi fesihten önce iş başvurusu yapılıp kabul edilmesinden sonra kullanılmasının da makul kabul edilebilir insani kaygılardan kaynaklı olduğu anlaşılmıştır. Bu hakkın dürüstlük kuralına aykırı kullanıldığının kabul edilmesi hakkaniyet ve adalet ilkesi ile de bağdaşmayacağından, uyuşmazlığın Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi’nin kararı doğrultusunda giderilmesine karar verilmiştir.”

300
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...