AYM, TCK'nın "örgüt üyesi olmadan örgüt adına suç işleme" hükmünü iptal etti

Anayasa Mahkemesi, Türk Ceza Kanunu'ndaki (TCK) "örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme" suçunu düzenleyen hükmü iptal etti.

AYM, TCK'nın
KAYNAK:
|
GİRİŞ:
08.12.2023
saat ikonu 07:59
|
GÜNCELLEME:
08.12.2023
saat ikonu 07:59

Anayasa Mahkemesinin Resmi Gazete'de yayimlanan kararina göre, Patnos Agir Ceza Mahkemesi ile Istanbul 22. Agir Ceza Mahkemeleri, TCK'nin 220. maddesinin "Örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adina suç isleme" suçunu düzenleyen 6. fikrasinin Anayasa'nin 2, 13 ve 38. maddelerine aykiri oldugunu ileri sürerek, iptali yönünde karar verilmesini yüksek mahkemeden talep etti.

Basvuru kararlarinda, itiraz konusu kuralin kamu gücünü kullanan organlarin keyfi davranislarinin önüne geçecek ve kisilerin hukuku bilmelerine yardimci olacak sekilde erisilebilir ve öngörülebilir olmadigi, kuralda belirlilik bulunmamasinin hukuku devlet ile suçta ve cezada kanunilik ilkeleriyle bagdasmadigi ileri sürüldü.

Talebi degerlendiren Anayasa Mahkemesi, kararinda, itiraza konu kuralin erisilebilir nitelikte kanun hükmü olduguna, bununla birlikte kuralin belirli oldugunun söylenebilmesi için uygulamasiyla ortaya çikacak sonuçlarin da öngörülebilir olmasi gerektigine vurgu yapildi.

Kararda, kuralin kamu otoritesinin Anayasa ile korunan temel haklara yönelik keyif müdahalesine karsi koruyucu önlem içerip içermediginin de belirlenmesi gerektigi ifade edildi.

"SUÇUN KAPSAMINI GENISLETIYOR"

Kuralda yer alan "örgüt adina islenin suç" kavramindan ne anlasilmasi gerektigine dair herhangi bir düzenlemeye yer verilmedigin ve islenen suçlar arasinda bir ayrim yapilmadiginin anlasildigi dile getirilen kararda, su ifadelere yer verildi:

"Baska bir ifadeyle, niteligine ya da agirligina bakilmaksizin, herhangi bir suçun örgüt üyesi olmayan bir kisi tarafindan bir örgüt adina islendigi degerlendirildiginde, kisiler ayrica örgüte üye olma suçundan da cezalandirilmaktadir. 

Bu durum son derece agir bir itham ve ceza öngören bir suçun kapsamini ölçütleri belirsiz olacak biçimde genisletmektedir. Yargi makamlarinin da örgüt adina islenen suç kavramini her somut olayin özelliklerine göre farkli yorumladiklari ve belirliligin yargisal yorumla da saglanamadigi anlasilmaktadir."

"YETERLI BIR GEREKÇEYLE GÖSTERILMELI"

Kisinin örgüt adina suç islediginin kabul edilmesi durumunda örgüte üye olma suçundan da cezalandirilmasi belirlilik incelemesi bakimindan gözetilmesi gereken diger bir husus oldugu belirtilen kararda, "Ilke olarak kisinin silahli örgüte üyelikten cezalandirilabilmesi için eylemlerinin sürekliligi, esitliligi ve yogunlugu veya bu özellikler olmasa dahi suçun niteligi ile örgütün amacina ulasma bakimindan ancak örgüt üyeleri tarafindan islenip islenemeyecegi gözetilmeli, örgütle organik bir baginin bulundugu ve örgütün hiyerarsik yapisi içinde bilerek ve isteyerek hareket ettigi yeterli bir gerekçeyle gösterilmelidir." degerlendirmesi yapildi.

Kararda, su ifadelere yer verildi:

"Buna karsin itiraz konusu kural uygulandiginda silahli örgüte üye olma suçu bakimindan aranan belirli sartlar, örgüte üye olmayan ancak örgüt adina suç isleyen bir kimse yönünden aranmamakta ve her iki kategorideki kimseler arasinda herhangi bir ayrim yapilmaksizin örgüte üye olmayan ancak örgüt adina suç isleyen bir kimse örgüt üyesi olarak cezalandirilmaktadir.

Bu itibarla bir kimse silahli örgütle zayif da olsa bir sekilde baglantisi bulundugu iddia edilen bir suç isledigi gerekçesiyle, örgütle baglantisi açikça ortaya konulmaksizin, isledigi suçun yani sira gerçek içtima hükümleri uyarinca ayrica örgüt üyeliginden de cezalandirilmaktadir. Bu durum, örgüt adina suç isleyen kimsenin örgüt üyelerine göre daha agir cezalarla karsilasmasina neden olmaktadir.

Ayrica kuralin bir temel hakla baglantisi olmayan suçlar bakimindan da uygulanmasi mümkün olmakla birlikte islenen suçun temel haklarin kullanimiyla ilgili olmasi durumunda kuralda yer alan örgüt adina kavraminin belirsizliginden kaynakli genis yorumu nedeniyle kuralla ifade özgürlügü, toplanti ve gösteri yürüyüsü düzenleme hakki ya da örgütlenme veya din ve vicdan özgürlügü gibi temel haklar üzerinde güçlü bir caydirici etki yaratilmaktadir."

"KANUNILIK SARTINI TASIMIYOR"

Kararda, itiraza konu kuralin, örgüt üyeligine dair herhangi bir somut delil bulunmadan ve islenen suçun niteligi ve agirligi itibariyla örgütün amaçlarina ne surette katkida bulundugu da dikkate alinmadan kisilerin örgüte üye olmak gibi son derece agir bir suçtan cezalandirilmalarina neden olacak sekilde genis yorumlanmaya da müsait oldugu, dolayisiyla kuralin kamu otoritesinin keyfi uygulamalarini önleyecek sekilde belirli ve öngörülebilir nitelikte olmadigi, bu yönüyle kanunilik sartini tasimadigi da belirtildi.

Itiraza konu kuraldaki "örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adina suç isleyen kisi, ayrica örgüte üye olmak suçundan da cezalandirilir." ifadesinin Anayasa'nin 38. maddesine aykiri olduguna hükmeden Anayasa Mahkemesi, TCK'nin "Örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adina suç isleme" suçunu düzenleyen 220. maddesinin 6. fikrasini oy birligiyle iptal etti.

Kararda, birinci cümlenin iptali üzerine uygulanma imkani kalmayan ayni fikradaki ikinci ve üçüncü cümlelerin de iptalinin gerektigi belirtildi.

Yüksek mahkeme, kararin 4 ay sonra yürürlüge girmesini uygun gördü.

 

ETİKETLER
#ana yasa mahkemesi
#Anayasa Mahkemesi
#Gündem
YorumYORUM YAZ
Uyarı
Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.