Başkan Kocaoğlu: "İzmir, İstanbul gibi olmasın"
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, tüm itirazlarına rağmen imarda yapılan yanlış uygulamaları bir kaç örnekle anlattı;
Endişelerini kamuoyuyla paylaşarak, “İzmir'i, dünyanın en güzel kenti İstanbul'un düştüğü duruma düşürmek istemiyoruz. Kent rantı peşinde değiliz. Kamu arsasını satma peşinde değiliz. Yani kenti satma peşinde değiliz. Biz yaşanacak bir kent oluşturmak istiyoruz. Mücadelemiz budur” dedi.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Büyükşehir Belediye Meclisi'nin Temmuz ayı ilk birleşiminde, kent gündemine ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu. Toplu Konut İdaresi TOKİ ile 2004- 2005 yılında Mavişehir bölgesinde bir plan çalışması yaptıklarını hatırlattı. Başkan Kocaoğlu, buradaki önemli gelişmeleri de İzmir kamuoyuyla paylaşarak şunları söyledi:
“TOKİ ile Mavişehir bölgesindeki bir planda mutabık kaldık. Oradan el edilecek paranın, Kadifekale kentsel dönüşümü dahil olmak üzere kente katkısı büyük olacaktı. Ama koskoca T.C Başbakanlık'a bağlı TOKİ, Kadifekale işinde sözünden döndü. Parayı biz verdik ve Uzundere konutlarını satın aldık. Kadifekale'de yaşayan insanlara mahcup olmamak için 'ar bizim, namus bizim' dedik. Protokoller arşivde duruyor. Neyse, onu geçtik.. Mavişehir'de planlama yaptığımız yerde 100 dönüm ve 15 dönüm kamuya terk edilecek açık spor alanları ayrılmıştı. Yoğunluğun düzenleme ortaklık payı olarak TOKİ de bu alanları kamuya terk edecekti. Ancak açık spor alanı olarak kullanılacak bu iki arsayı daha sonra TOKİ sattı. 7-8 sene oldu.. Arsayı alanlar bize gelip gittiler; buraya imar veremeyiz dedik. Maalesef dün (önceki gün) ve bugün (dün) her ikisinin de imar çalışması geldi. Bir kısmı konut ve ticaret, bir kısmı yeşil alan.. Arsa sahipleri, TOKİ'den aldıkları arsanın yüzde 25’ini İller Bankası'na satmış. İller Bankası ortak olmuş. İller Bankası ortak olduğundan, buraya kamu menfaati bulaşmış. Ondan dolayı da kamu yararı oluşmuş, imara açılmış.”
"Yazık bu kente"
Eleştirilerini sürdüren Aziz Kocaoğlu, “Hangi birini anlatayım? İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin çevre yolu kenarındaki 100 dönüm tapulu arazisi, 'burası meradır, Milli Emlak'a geçmelidir' denilerek mahkeme kararıyla elimizden alındı, buharlaştı. Şimdi mera dedikleri bizim araziye, Bornova'da yerini sattıkları Karayolları Bölge Müdürlüğü için bina ve lojman yapmak istiyorlar. Aynı karayolları, çevre yolunun kenarında kamulaştırılan arazilerde AVM yapıyor. Peki neye göre? 'Uzak yollarda kilometrelerce giderken, eğer ekonomik değil veya yapılamıyorsa, ihtiyaç dahilinde ve acil durumda kent dışında çevre yollarında kamulaştırmayla dinlenme tesisi yapılabilir' kanun maddesine dayanarak yapıyor.. Peki nerede yapıyor bu tesisleri? Üçkuyular kent merkezine iki kilometre mesafede, Bayraklı’da tünele girmeden yapıyor, Yazıktır bu kente" diye konuştu.
Kenti satma değil, yaşatma derdindeyiz
Düzensiz yapılaşma ve düzensiz plan ile İstanbul’un giderek kötü bir görünüme büründüğünü ifade eden İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“İstanbul'un ne hale geldiğini giden görüyor. Biz İzmir'in kalkınmasını, İzmir’in yaşanacak bir kent olmasını, İzmir’in gecekondulardan kurtulmasını, İzmir’in sosyal donatı alanlanlarının, otoparkların, yolların, spor alanlarının yapılmasını istiyoruz. Kent rantı peşinde değiliz. Kamu arsasını satma peşinde değiliz. Yani kenti satma peşinde değiliz. Biz yaşanacak bir kent oluşturmak istiyoruz. Dünyanın en güzel kenti İstanbul'un düştüğü duruma İzmir'i düşürmek istemiyoruz. Mücadelemiz budur. Bunun için çalışıp, üretiyoruz. Yazık bu memlekete. Çok güzel bir memleketimiz, çok da güzel insanlarımız var. Bu toprak, bu doğa, bu memleket, bu insanlar bunu hak etmiyor kardeşim."
