Tgrt Haber

Kerim'in ölümünde cinayet şüphesi: Avukatın dikkati dosyanın seyrini değiştirdi

Editör: Baran Aksoy / Kaynak: İhlas Haber Ajansı
23 Eylül 2023 15:50 - Güncelleme : 23 Eylül 2023 16:39
Fotoğraf: İhlas Haber Ajansı

Yalova’da, 2018 yılında 11 yaşındaki Kerem Karakaya’nın sınıf arkadaşı tarafından kaza sonucu vurulmasıyla ilgili süren davada, acılı ailenin avukatının dikkati dosyanın seyrini değiştirdi.

Fotoğraf: İhlas Haber Ajansı

Yalova’da bundan tam 5 yıl önce meydana gelen olayda; Kerem Karakaya, sabah saat 8.30 saatlerinde okul arkadaşı F.B’nin evine gitmiş, burada iddiaya göre oyun oynadıkları sırada evin odunluk kısmında bulunan kırma av tüfeği ile 11 yaşındak çocuk başından vurulmuştu. F.B’nin cezai ehliyetinin bulunmaması nedeniyle Yalova 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nde “Taksirle Ölüme Neden Olma” suçundan F.B.'nin anne ve dayısı Serpil B ve Rahmi B.'nin yargılanmasına başlanmıştı.

Davadaki aile, avukat ve tanık beyanları üzerine; tüfeğin ağırlığı, 2 kez ateş edilmesi, kartuşun değiştirilmesi ve silahın ateş mekanizmasının suça sürüklenen çocuk tarafından bilinemeyeceği, delillerin tam toplanmamış olması ve kasten adam öldürme şüphesinin varlığı nedeniyle Yalova Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunuldu.

TEKRAR SORUŞTURMA BAŞLATILDI

Acılı ailenin avulatının dikkati sayesinde dosyanın seyrini değişti ve savcılık olay günü evde bulunan F.B’nin annesi Serpil B. ve dayısı Rahmi B. ile ilgili kasten öldürme suçundan soruşturma başlattı.

ACILI BABA OLAY GÜNÜNÜ ANLATTI

Olay günü olayın yaşandığı eve yaklaşık 1 kilometre uzaklıkta bulunan otelde çalışan Halil Karakaya, oğlunun ölümüyle sonuçlanan olayın detaylarını anlattı. Olduğu yerde yaşananları uzaktan çocuğunun olduğundan habersiz bir şekilde izlediğini belirten Baba Karakaya, “Otelden ben saat 08.42’de aşağıya doğru dönüp baktığımda burada bir olay olduğunu hissettim. Burada bir hareketlilik vardı. Burada insanlar vardı. Olaydan 3-5 dakika önce de ben 2 el silah​ sesi duydum. Biz neyin ne olduğunu bilemedik. Sonrasında buraya ambulans geldi, 2 araç geldi. Saat 9.00 civarıydı, belki de 9.00’u aşmıştı ambulans geldi. Ambulans geldiğinde çocuğu yanına geldi çocuğu almadı. Ondan sonra şoför arabaya bindi. Ambulansı çalıştırdı. Çıkacağı zaman yanına bir tane bayan geldi. Ambulanstan tekrar indiğinde çocuğun yanına geldi, yine almadı. Çünkü ölmüştü. Tekrar ambulansa bindi. Ambulans tam hareket halindeyken jandarma geldi. Jandarma geldikten sonra ambulans çıkış yapamadı, durdular. Sonra burada baya bir beklediler. Bekledikten sonra ben otelde odaya girdim, çıktım çocuğu buradan almışlardı. Ambulans, ekipler herkes burada bekliyordu" dedi.

11 yaşındaki Kerem’in ölümünde cinayet şüphesi

"ÇOCUĞUN ÜZERİNE ATTILAR CEZA ALMASIN DİYE"

Saat 9.18’de eşinin kendisini arayarak Kerem’in vurulduğunu söylediğini ifade eden Karakaya, “Ben de orada cinayet var diyerekten gittim oraya. Daha sonra F.B’nin annesini gördüm, karnından vuruldu dedi. Çocuğu gördüm silahı arkasından dayadım dedi. Ambulanscıya sordum ‘ne bekliyorsun’ diye. Sen kimsin dedi. ‘Çocuğun babasıyım’ dedim. Sonra ambulans yavaş yavaş yürüdü ama bir yaralı götürür durumda değildi. Ambulans ne siren çalıyordu, ne de hızlı gidiyordu. Yavaş, yavaş, tıngır mıngır gidiyordu. Ana yola çıktıktan sonra eşim ambulansı görüyor. O zaman da ambulans bekliyor. Neden bekliyor saat dolduruyor. Burada olayın aslı nedir, savcının buraya gelmemesi, çocuğu buradan yaralı olarak diyerekten hastaneye alıp gitmek için. Çocuk silahı arkasından dayadım dedi ama başının ön tarafından vurulmuş. Daha sonra fotoğrafları da incelediğimizde çocuğun arkadan vurma şansı da yoktur. Bizim şüphelendiğimiz kişiler çocuğun üzerine attılar ceza almasın diye. Biz bundan şüpheleniyoruz. Olay olalı tam 5,5 yıl oldu. Ben adalet istiyorum varsa" ifadelerini kullandı.

"SİLAH BALİSTİĞE GİTTİ, PARMAK İZİ YOK"

Olay yerine savcıyı getirtilmediğini ifade eden Karakaya, “Çocuğum aynı gün ya da bir önceki gün görmemesi gereken bir şey görmüş. Yoksa bir insan bir çocuğu öldürmez, mümkün değil. Çocuğun yalnızca bir elinde barut izi çıkıyor. Onu da bir eliyle tutturarak sıktırdılar. Çocuğun ne bir doktor muayenesi var, ne bilmem neyi var. Çocuğun onun içinden boş kovanı çıkarması mümkün değil. 12 yaşındaki çocuğun o silahı kullanma şansı sıfır. Bu mümkün değil. Artı silahı kıracak boş kovanı da içinden çıkaracak, bu mümkün değil. Bunu birileri yaptı. Artı silahta parmak izi de yok. Silah balistiğe gitti, geldi parmak izi yok. Bütün bu cinayet olayı, bütün düzmece. Biz burada anne, dayı ya da burada birileri vardı. Çocuk buraya geldiğinde vuruldu. Gelir gelmez evin önüne. Sanki çocuğu bekliyorlardı burada” diye konuştu.

11 yaşındaki Kerem'den geriye sadece bu fotoğraflar kaldı

"ÇOCUĞUN ORAYA KADAR ERİŞMESİ MÜMKÜM DEĞİL"

Ailenin avukatlarından Şermin Tankut ise dosyaya yeni intikal ettiklerini söyledi. Kasten öldürmeden. Soruşturmanın devam ettiğini anlatan Tankut, davadaki çelişkilere değinerek şöyle konuştu:

“Silahla ilgili şöyle bir şey var, silah kırma, kartuşu kendi atmamaktadır. Kartuşu birisinin çıkarması gerekiyor. Karşı taraf, sanıklar diyorlar ki, otomatik atıyor vesaire. Yani yalan söylüyorlar. Hukuka aykırı beyanlarda bulunuyorlar. Çocuk 11 yaşında 30 kilo civarı. Silahın bulunduğu yer, tespit edilmedi henüz. Çünkü her bir ifadesinde farklı bir yer söylüyorlar. O zaman 2,5 metre yüksekliğinde istiflenmiş odunlar. Çocuğun oraya kadar erişmesi mümkün değil. Bu şekilde bir sürü çelişki var.”

Acılı ailenin avukatı, dikkati sayesinde davanın seyrini değiştirecek

SAVCI OLAY YERİNE ÇAĞRILMADI

Ailenin diğer avukatı Ekin Elçin Kılıç, ise olay soruşturmasıyla ilgili çok sayıda ihmalin olduğunu dile getirdi. Tatbikat raporu, parmak incelemesi gibi birçok konudan ihmallerin olduğunu ifade eden Kılıç, şunlar kaydetti:

“Bu ihmallerden kaynaklı olarak da dosyanın seyri değişmişti. Biz bütün çelişkileriyle ortaya bir şey koyduk. Sağ olsun sayın savcımız da bizi dikkate aldı. Şuanda soruşturmamız devam ediyor. Kasten öldürmeden kaynaklı. Dosya içeriğiyle alakalı ne yazık ki bilgi veremeyiz. Ailenin leyhi yönünde ilerleyen bir süreç var. En büyük çelişki silahın içinde kartuşun olmaması. Bir çocuğun yaptığını düşünmediğim bir şey. Ağır bir silahtan bahsediyoruz. Çok profesyonel, daha önce hayatında silah kullanmış kişilerin yapabileceği bir işlem bu. O yaşta bir çocuğun yapabileceği bir şey değil bu kartuşun çıkarılması olayı. Onun haricinde buna benzer şekilde ihmal edilen birkaç husus var. Bence en büyük ihmal bir tatbikat raporu, yani olay esnasında arayıp savcının çağrılması gerekiyordu. Tabi ki savcılarımızla çok daha iyi bir soruşturma yürüyor. Olması gereken her şey olması gerektiği gibi yapıldığı zaman soruşturmanın seyri orada kendisini gösteriyor bunu. Bizim burada en büyük sıkıntımız da bu oldu. Bir tatbikat raporunun olmaması, bizim sürekli bir şeyleri mantık yürüterek yapmaya çalışmamız, keza ailenin de öyle yıllarca oradaki çelişkileri bulup çıkarması.”

Kaynak: İhlas Haber Ajansı
500
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...