Millet İttifakı’nda 2023 krizi: Senaryo çok, 'adayım' diyebilen yok
Tarihe geçecek 2023 seçimleri şimdiden siyasetin gündeminde. Millet İttifakı’nda Cumhurbaşkanlığı adayı krizi derinleşiyor. CHP’de Kılıçdaroğlu ile iki belediye başkanı arasında yarış sürerken diğer taraftan siyasetten uzak bir ismin aday gösterilmesi başka bir formül olarak tartışılıyor. İYİ Parti kanadı Meral Akşener’i aday görmek istiyor, Saadet Partisi ise Abdullah Gül veya Ali Babacan’ı işaret ediyor. İşte Millet İttifakı’nda konuşulan senaryolar.
Millet İttifakı içinde yer alan Cumhuriyet Halk Partisi, İYİ Parti ve Saadet Partisi’nde şimdiden Cumhurbaşkanlığı aday krizi çıktı. Bir yandan Kemal Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanlığı adaylığına hazırlanıyor, diğer taraftan CHP tabanı Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş adaylığında ısrarcı. Ayrıca İYİ Parti tabanı aday olarak Meral Akşener’i, Saadet Partisi ise Abdullah Gül ve Ali Babacan’ın aday gösterilmesi eğiliminde. Diğer taraftan bir kesim ise siyasetten uzak ya da siyaseten az tanınmış bir isimle yola devam etmek istiyor.
KEMAL KILIÇDAROĞLU ADAY OLACAK MI? PARTİ NE DİYOR?
CHP’nin tabanında ve teşkilatında Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığına yönelik kuvvetli bir istek söz konusu. Çünkü CHP Genel Başkanı olarak adaylığının doğal olduğu görüşü hakim. Ayrıca 2 yıl öncesine göre Türkiye’nin ekonomik şartlarındaki değişiklik, Kılıçdaroğlu’nun kazanacağına dair bu kesimde umutları güçlendiriyor. Bunu en açık bir şekilde Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kuşoğlu, "Cumhurbaşkanı adayımız Kemal Kılıçdaroğlu" diyerek açık bir şekilde ifade etti. Yine milletvekili Tuncay Özkan gibi isimler de Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığını destekliyor. Ancak Kılıçdaroğlu’nun “Millet İttifakı karar verecek” şeklindeki duruşu, aday olup olmayacağı konusunda soru işaretlerini arttırıyor.
Diğer taraftan İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in ve Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamanoğlu, Kılıçdaroğlu’nun adaylığını desteklemiyor. Çünkü sol ve HDP tabanından oy alabilecek olan Kılıçdaroğlu’nun sağ ve muhafazakâr kesimden oy alma ihtimali çok düşük. Ayrıca Saadet liderinin istediği adayın farklı olduğu görüşü hakim. İYİ Parti’nin tabanı ise Meral Akşener’i aday olarak görmek istiyor. Bu iki partinin tabanını Kılıçdaroğlu’nun adaylığına ikna etmesi zor.
CHP’DE EKREM İMAMOĞLU VE MANSUR YAVAŞ TEDİRGİNLİĞİ
Millit İttifakı'nda Ekrem İmamoğlu’nun adı da adaylar arasında uzun zamandan beri geçiyor. İstanbul Belediye Başkanlığı’nı kazanmış olması, popülerliği bu fikri destekleyenlerin dayanak noktası. Ancak Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın "Aday olarak adımın geçmesi bile hoş" açıklaması İmamoğlu’nun şansını daha da arttırıyor. Bu bağlamda Optimar'ın Cumhurbaşkanlığı anketinin sonuçlarına göre; muhalefet adayları arasında İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu veya Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın karşısında, Kılıçdaroğlu’na göre yüksek oy almıştı. Bu durum CHP’de hem kafaları karıştırıyor hem de senaryoları sayısını arttırıyor. Ancak CHP'nin burada büyük bir riski var. Belediye başkanlarınlarından birinin aday olması durumunda Ankara ya da İstanbul'un AK Parti'ye geçme ihtimali bulunuyor.
SİYASETTEN UZAK BİR ADAY: ZÜHTÜ ARSLAN
Eski Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer gibi bir formül de aday çıkarma konusunda muhalefetin önünde duruyor. CHP, İYİ Parti ve Saadet Partisi’nden bir ismin ya da genel başkanın aday gösterilmesi parti tabanlarında huzursuzluğa yolaçabilir tezi güçlü bir risk olarak partilerin önünde duruyor. Bu nedenle Sezer gibi siyasetten uzak bir figürün ortak aday olarak belirlenmesi de senaryolar arasında. Ancak Ekmeleddin İhsanoğlu başarısızlığı da halen zihinlerde. Ulusal Kanal Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Türkkan Cem Küçük’ün TGRT Haber’deki programında CHP’nin Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan’ı aday olarak düşündüğünü söylemişti.
Saadet Partisi lideri Temel Karamanoğlu, Abdullah Gül ve Ali Babacan’ın aday gösterilmesi yönünde ısrarcı. Zaten geçtiğimiz seçimlerde de Abdullah Gül’ün adaylığı için CHP ile İYİ Parti arasında arabuluculuk yapmıştı.
BASKIN SEÇİMDE KILIÇDAROĞLU AĞIR BASIYOR
Son 20 yılda seçimler genel itibari ile zamanında yapılsa da baskın seçim ihtimali zaman zaman gündeme geliyor. Ancak AK Parti ve MHP cumhurbaşkanlığı seçimine yeni seçim kanunu ile girmek isterse bu pek mümkün gözükmüyor. Çünkü Seçim Kanunu'nu yürürlüğe girdikten bir yıl sonra ilk seçimde uygulanabiliyor. Bu yüzden AK Parti ve MHP yürürlükteki seçim kanunu ile seçime girmek isterlerse baskın seçim yapabilir. Bu durumda üç partinin de Kılıçdaroğlu üzerinde 'kerhen' iktifak yapması daha güçlü bir ihtimal olarak karşımıza çıkıyor.