Tgrt Haber

Uzman isimden korkutan açıklama! "Deprem olursa devlet büyük para kaybedecek"

Editör: Özge Sönmez / Kaynak: İhlas Haber Ajansı
16 Ağustos 2024 11:21 - Güncelleme : 16 Ağustos 2024 11:42
Uzman isimden korkutan açıklama! "Deprem olursa devlet büyük para kaybedecek"

Altınbaş Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölüm Başkanı Doç. Dr. Sepanta Naimi, 17 Ağustos Gölcük depreminin 25. yıl dönümünde önemli açıklamalarda bulundu. Türkiye'deki yapı stokunu değerlendiren uzman isim, İstanbul başta olmak üzere ülkemizin büyük bir depreme hazır olmadığını dile getirdi.

İnşaat Mühendisliği Bölüm Başkanı Doç. Dr. Sepanta Naimi, 17 Ağustos 1999 depreminin yıl dönümünde önemli açıklamalarda bulundu. Türkiye​ her gün beşik gibi sallanırken vatandaşlar da büyük tedirginlik yaşıyor. Kahramanmaraş depreminin ardından gözler büyük Marmara depremine çevrildi. 

Türkiye​'deki yapı stoku hakkında değerlendirmelerde bulunan Naimi, korkutan deprem​ manzarasını bir kez daha ortaya koydu. Özellikle İstanbul​'un depreme hazır olmadığını söyleyen uzman isim, "1999’dan önce yapılan çoğu binada deniz kumundan faydalanılmış, yanlış demir kullanılmış. Alt yapımız da hazır değil” dedi.

"BÜYÜK BİR DEPREMDE DEVLET BÜYÜK BİR MEBLAĞ KAYBEDECEK"

Türkiye’de yenilenen yapı stokunun ihtiyacın çok altında olduğunu belirten Naimi, “En büyük sebebi de yeterince finansal destek yapılmaması. Vatandaş çok ucuz krediler, hatta hibe şeklinde desteklenmeli. Büyük bir deprem​ gerçekleşirse, devletin kaybettiği meblağ çok daha büyük olacak. Bu nedenle binaların yenilenmesi için finansal destek sağlanmalı. Bu paranın şimdiden harcanması, vatandaşın desteklenmesi ve vatandaşın bunu gerçekten isteyerek ilerlemesi, kendi canına değer vermesi lazım. DASK Sigortası yapmamız lazım ancak vatandaşlar maalesef dikkate almıyor. Halbuki bir deprem​ olursa bu finansal olarak onların desteklenmesi ve binadaki hasarın giderilmesi için önemli bir mevzu” diye konuştu.

Deprem şartnamesine uygun olmayan her yapı risklidir

"DENETİM YAPMAZSAK BİNA YİNE ÇÖKER"

Yapılarda denetimin önemini vurgulayan Naimi, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Yönetmelikler yıllar geçtikçe revize edildi. 1999’dan sonra Yapı Denetimi​ Kanunu çıktı. Yönetmelikler gayet yeterli ama onu denetliyor muyuz o da önemli. Bu konuda zafiyetlerimiz var. 2007’de deprem​ yönetmeliğimiz yenilendi. Yıllar geçtikçe eksiklerimizi tespit ettik ve 2018’de yeni bir yönetmelik çıkarıldı. 2019’un Ocak 1’inden itibaren yürürlüğe girdi. Bizim amacımız binanın hasar görmemesi değil, binanın göçmemesi. En son yönetmeliğe göre yapsak da denetimi yapmazsak bina yine göçer.”

Deprem hasar stok fotoğraflar | Deprem hasar telifsiz resimler, görseller |  Depositphotos

"HERKESE SORUMLULUK DÜŞÜYOR"

Depreme dayanıklı binalar için yetkililerden vatandaşa herkesin sorumluluğu olduğunu ifade eden Naimi, “Ekonomik olarak büyük sorunlar yaşatabilecek bir mevzu. Bireysel olarak da önem göstermemiz lazım. Binalarımızı denetlememiz gerekiyor. Kentsel dönüşüm adıyla bir yenileme yapıyoruz ancak ‘binasal’ dönüşüm oluyor. En büyük eksiğimiz risk analizi yapmamamız. Risk analizi yapılarak gerçekten bir kentsel dönüşüm yapılarak, şehirlerin düğüm noktalarını açtırarak bu riskleri azaltabiliriz” dedi.

En büyük riski barındıran İstanbul’da birçok eski yapının imar barışıyla ruhsatlandığına dikkat çeken Doç. Dr. Sepanta Naimi, “Birçok bina ruhsatlandı ancak birçoğu yapı denetiminden geçmemiş binalar. Depreme karşı yeterince dayanıklı değiller. Yeni yapılacak binalar projelendirmeden itibaren belediyeler hatta Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından denetlenebilir. İkinci aşamada sadece belediye ve bakanlık tarafından yapı denetimi​ yapılması faydalı olur. Saha mühendisleri denetlenmeli ve sürekliliği önemli. Çünkü bazı şantiyelerde bu mühendislerin adı var ancak kendileri yoklar. İşlem yapılırken yeterince denetim yapılmıyor” ifadelerini kullandı.

Kadıköy'de kiralık ev bulmak zor| Haberler

"ÖĞRENCİLER MEZUN OLUR OLMAZ PROJE İMZALAMAMALI"

İnşaat Fakültesi öğrencilerine verilecek eğitimin önemine de vurgu yapan Naimi, “Mühendislikten mezun olan öğrenciler, en az 1 sene şantiyelerde ve tasarım ofislerinde çalışmalılar. 20-40 günde yapılan bir stajla bir mühendis, mühendisliği öğrenemez. Bir binanın başlangıcı ve bitimi 1-2 sene sürüyor. Öğrencilerin hepsine vakıf olması için en az 1 sene staj yapılması çok önemli. Mesleki yetki belgeleri de şart koşulmalı. Öğrenciler mezuniyetinden sonra bu sınavlara girip ondan sonra imza hakkı kazanmalılar. Böylece yeterince tecrübe sahibi olsunlar ve riskler azalsın. Bilgi ve bakış açısı tecrübeyle bir araya geldiğinde çok başarılı bir mühendis ortaya çıkabilir” diyerek sözlerini sonlandırdı.

Kaynak: İhlas Haber Ajansı
Sonraki Haber Yükleniyor...