Son dakika haberi: İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınmasının ardından CHP lideri Özgür Özel Saraçhane'de kalabalığa, "Bundan sonra kimse CHP'den salonlarda siyaset beklemesin. Bundan sonra sokaklardayız, meydanlardayız." diyerek seslendi. Özel'in bu çağrısına İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'dan cevap geldi. Yerlikaya çağrıyı 'sorumsuzluk' olarak yorumladı.
İmamoğlu'nun gözaltına alınmasının ikinci gününde CHP Genel Başkanı Özgür Özel, akşam saatlerinde Saraçhane'de toplanan kalabalığa seslendi. Polislerin biber gazlı müdahalesi sonrası "Bu meydanda biber gazı görmeyeceğim. Bir daha görürsem olacaklardan emniyet müdürü ve vali sorumludur." dedi. "Bundan sonra kimse CHP'den salonlarda siyaset beklemesin" diyen CHP lideri, "Bundan sonra sokaklardayız, meydanlardayız" ifadelerini kullanarak vatandaşları sokağa çağırdı. Bu çağrıya İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'dan cevap gecikmedi.
Sokak çağrısını 'sorumsuzluk' olarak nitelendiren Ali Yerlikaya, "Sokakları karıştırmanın vebalini hiç kimse; ne siyasi, ne hukuki, ne de vicdani olarak ödeyebilir!" dedi.
"GÖSTERİCİLERE SESLENİYORUM..."
"Polisler görevinin başındadır" diyen Ali Yerlikaya'nın paylaşımı şu şekilde:
"Halkı sokağa, meydanlara çağırmak en hafif tabiriyle “sorumsuzluktur.” Sokakları karıştırmanın vebalini hiç kimse; ne siyasi, ne hukuki, ne de vicdani olarak ödeyebilir! Göstericilere sesleniyorum: Aranıza karışan provokatörlerin oyununa gelmeyin! Polislerimiz, Aziz Milletimizin huzur ve güvenliğini sağlamak için 7/24 görevinin başındadır."
https://x.com/AliYerlikaya/status/1902824817348190659
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç da sosyal medya hesabından 'sokak' çağrısının 'hukuk dışı ve kabul edilemez' olduğunu ifade etti.
Bakan Tunç'un yaptığı paylaşım şu şekilde:
Toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı temel bir haktır. Ancak devam eden adli soruşturmalar üzerinden yapılan sokak çağrıları hukuk dışıdır ve asla kabul edilemez. Yargı makamları tarafından yürütülen soruşturmalarda, yöneltilen suçlamalara cevap verilecek yer sokaklar değil bağımsız ve tarafsız yargıdır.
Bu süreçte herkes sağduyulu olmalı; özellikle sorumluluk makamında bulunanlar, açıklamalarında daha fazla dikkat ve özen göstermelidir. Provokatif açıklamalar yaparak ya da yargıyı tehdit ederek gerçekleri değiştirmek mümkün değildir. Yargı mensupları kararlarını verirken hiçbir yerden talimat almadıkları gibi sokaktan da etkilenmez, yalnızca dosya kapsamına göre karar verir.
Soruşturma tamamlandığında dosyanın içeriği, iddialar, savunmalar ve deliller tüm şeffaflığıyla kamuoyunun bilgisine sunulacak, maddi gerçek iddialarıyla ve savunmalarıyla net bir şekilde ortaya çıkacaktır. Toplanan deliller ışığında kararı bağımsız ve tarafsız yargı verecektir ve bu kararlara karşı hak arama yolları sonuna kadar açık ve hukuk düzenimiz içerisinde denetime tabidir.
Bu süreçte peşin hüküm vermeden sükunetle soruşturmanın sonucunu beklemek gerekir. Vatandaşlarımızı polislerimizle karşı karşıya getirmenin, provokasyonlarla sokakları karıştırmanın hiç kimseye bir faydası yoktur. Milletimizin huzurunu bozmak isteyenlere asla fırsat verilmeyecektir.