Aşıyı erteledikçe erteledi: Soluğu yoğun bakımda aldı

Bayram tatili için Bingöl'e gideceği için aşı olmayı sürekli erteleyen Şerif Akcan, yeni tip koronavirüse yakalanarak 17 gün tedavi gören Şerif Akcan, 8 gününü yoğun bakımda geçirdiğini ve çok zor günler yaşadığını ifade etti. Bir buçuk yıldır mücadele içinde olduğumuz Kovid-19 salgınında, aşılamanın yaygınlaşması ve yaz mevsimine girilmesiyle birlikte ülke genelinde çeşitli tedbirler gevşetilirken 1 Temmuz'dan itibaren kademeli normalleşmenin de dördüncü aşamasına geçildi. Ancak aşı olma konusunda kararsız olan veya aşıyı erteleyen kişiler, hastalığa yakalanmaya devam ediyor. Artan vaka sayılarıyla birlikte, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın 24- 30 Temmuz haftasının verilerini açıklamasıyla, 100 binde vaka sayısı en çok artan iller haritasında Bingöl üçüncü sırada yer aldı. Vaka oranın her geçen gün yükseldiği kentte, devlet hastanesindeki koronavirüs tedavi bölümlerinin büyük çoğunluğu ise doldu.

"AŞI OLMAYAN HERKESE TAVSİYE EDERİM"

Bingöl Devlet Hastanesi koronavirüs servisinde yatan ve tedavisi devam eden 33 yaşındaki hasta Şerif Akcan da 17 gündür süren tedavisi boyunca yoğun bakım servisinde 8 gününü geçirdi. Kurban Bayramı için İstanbul’dan memleketi Kiğı ilçesine giden Akcan, bayramın birinci günü rahatsızlanarak test yaptırdı. Sonucun pozitif çıkması üzerine hastanede tedavisine başlanan Akcan, 8 gün boyunca koronavirüs yoğun bakım servisinde kaldı.

17 gündür hastanede tedavi gören ve 8 günlük yoğun bakım sürecinin ardından normal servise alınan Akcan, ''Normalde İstanbul’da yaşıyorum. Bayram tatilinde köyüme gelmek istedim. Bayramı burada geçirmek istedim, nasip olmadı. Geldiğim gibi hastanelik oldum. Çok kötü oldum, yoğun bakıma girdim. Bir hafta 8-9 gün yoğun bakımda kaldım. Bunun bir sebebi de aşı olmadığım için ve çok pişmanım. Keşke olsaydım, erteledim durmadan, kötü oldum. Aşı olmayan herkese tavsiye ederim, aşı olsunlar. Bu hafta öbür hafta bugün, yarın derken bu duruma geldik'' şeklinde konuştu.

Yoğun bakımda kötü olduğunun altını çizen Akcan, ''Yoğun bakımda kendimden geçtim, öyle ki artık dedim belki buradan çıkmayabilirim. Kurban olduğum Allah yardım etti, doktorlar, hemşireler bayağı bir ilgilendiler. Buna da şükür. Bu işin hiçbir şakası yok. Ne gence bakar ne yaşlıya bakar. Ben de gencim bir şey olmaz dedim ama bugün bu haldeyim. Aşı olmayanlar mutlaka aşısını olsunlar. Ben duruma geldim, benden sonrakiler bu duruma gelmesin'' dedi.

"HEM AİLELER HEM DE BİZİM İÇİN ÜZÜCÜ"

Vaka sayılarının artmasının kendilerini üzdüğünü belirten Bingöl Devlet Hastanesi Başhekimi Uzm. Dr. Ramazan Gengörü ise, ''Sağlık Bakanlığının açıkladığı son verilere göre Bingöl koronavirüs hastalığının yükselişe geçtiği ilk 3 il arasında yer almakta. Tabii bu hastalık sayısının fazla olması hem bizleri üzüyor hem de hastanede verilecek olan sağlık hizmet kalitesini de olumsuz etkiliyor.

Biz insanlarımızdan aşı olmalarını istiyoruz, özellikle genç popülasyonunda aşıya karşı bir direnç var. Maalesef bana bir şey olmaz, ben daha sonra olurum diye bazı bahanelerle aşılar geciktiriliyor. Şuan hastanemizde yatan hastaların çoğu aşısız hastalar ve bunların birçoğu genç hastalardan. Tabii bunların bir kısmı hastalığı ağır geçiriyor. Hem aileler için hem de bizim için üzücü bir durum” diye konuştu.

Vatandaşların aşı olmaları durumunda bile maske, mesafe ve hijyene dikkat etmesi gerektiğini vurgulayan Başhekim Gengörü, ''Ayrıca şunu da belirteyim aşılarımızı olduğumuzda bile maske, mesafe ve temizlik kurallarına aynı şekilde uymamız lazım. Aşı olduk diye istediğimiz her şeyi özgür bir şekilde yaparız mantığı yanlış. Buna da dikkat etmemiz lazım'' ifadelerini kullandı.