Bursa'nın Osmangazi ilçesinde bundan 2 yıl önce dehşete düşüren bir olay yaşandı. Fatma O. isimli kadın, kıskançlık krizine giren erkek arkadaşı tarafından silahlı saldırıya uğradı. Vücuduna yedi mermi isabet eden kadın, ölü taklidi yaparak hayatta kaldı. Durumu fark eden saldırgan, Fatma O.'ya tam 23 gün boyunca bir cesedin yanında cinsel saldırıda bulundu. İşte kan donduran olayın detayları...
Bursa'nın Osmangazi ilçesinde 22 Haziran 2023 tarihinde yaşanan olayda; "Dehşet evi" olarak anılan yerde İlyas Sarıkaya, mahalle arkadaşı Recep Özaslan'ı, Alzheimer hastası annesi A.S. ve sevgilisi Fatma O. ile birlikte kaldığı eve davet etti. Uyuşturucu maddenin etkisi altında olan Sarıkaya, sevgilisiyle ilişkisi olduğunu düşündüğü Özaslan'a kurşun yağdırdı. Ağır yaralanan arkadaşının acı çekmemesi için iki el daha ateş eden Sarıkaya, arkadaşını infaz etti.
Sarıkaya, daha sonra sevgilisi Fatma O.'ya da aynı silahla ateş açtı. Vücuduna yedi kurşun isabet eden Fatma O.'nun başına ateş edileceği sırada silah tutukluluk yaptı. Yaklaşık 10 saat boyunca ölü taklidi Fatma O., Sarıkaya'nın durumu fark etmesi üzerine cinsel saldırıya maruz kaldı.
Daha sonrasında Özaslan’ın cesedini önce çarşafa, ardından streç filme sarıp bantlayan Sarıkaya, eczaneden aldığı sargı bezi ve ilaçlarla pansuman yaptığı yaralı sevgilisine ise 23 gün boyunca cinsel saldırıda bulunmaya devam etti.
Recep Özaslan'ın cesedinin çürümesi sonucu çıkan koku komşuları rahatsız edince ihbarla olay yerine polis ekipleri sevk edildi. Sarıkaya, eve gelen polisleri ise silah zoruyla tehdit ettiği sevgilisini pencereye çıkartıp, sorun olmadığını söyleterek geri gönderdi.
Olay, Fatma O.'nun 12 Temmuz'da, Sarıkaya'nın sehpa üzerinde unuttuğu telefondan annesine mesaj yazıp yardım istemesiyle ortaya çıktı. Fatma O., annesine yazdığı mesajda, "Odada ceset var. Telefon dinleniyor. Diafon açık, mesaj yazma. Bana 8 el ateş etti. Yaralıyım. Polisi görürse önce beni öldürecek. Onu para ile kandırıp evden çıkartın. Sonra da beni alın" dedi. Fatma O.'nun annesi bu mesaj sonrası polise giderek şikayette bulundu. Polis, yaralı haldeki Fatma O. ile mesajla irtibata geçti. Sarıkaya'yı, Fatma O.'nun annesinin evinden para alması için eve yönlendirdi. Fatma O.'nun annesinin evinin önüne otomobilini park ettiği sırada karşısında gördüğü polis ekiplerini, silahını doğrultup tehdit eden İlyas Sarıkaya etkisiz hale getirilip gözaltına alındı. Eve giden ekipler ağır yaralı haldeki Fatma O. ve kokmaya başlayan ceset ile karşılaştı. Fatma O. tedavi edilmek üzere ambulansla hastaneye, Recep Özaslan'ın cesedi ise otopsi için Bursa Adli Tıp Kurumu Morgu'na kaldırıldı.
İlyas Sarıkaya hakkında, 'kasten öldürme', 'canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme', 'cebir, tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetin yoksun kılma', 'beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı silahlı yağma', 'nitelikli cinsel saldırı' ve 'ruhsatsız ateşli silahlarla mermileri satın alma veya taşıma veya bulundurma' suçlarından 2 kez ağırlaştırılmış müebbet ve 50 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.
Tedavi gördüğü hastanede bir sürü operasyon geçiren ve isabet eden 7 mermiden 6'sı bulundukları yerlerden çıkarılamadıkları için vücudunda 6 mermi ile yaşayan Fatma O. ise iki sene sonra dehşeti yaşadığı evin önüne gidip yaşadıklarını unutup yeniden hayata tutunacağını söyledi. Dini nikahları olan resmi nikah için gün sayan Fatma ve Aslan çifti İhlas Medya ve TGRT Haber ekibinin kendilerine getirdiği gelinliği görünce gözyaşlarına boğuldu.
Yaşadığı dehşeti anlatan Fatma O., "Gövdeme nişan alarak ateş etti. Bacağımı kaldırıp göğsüme siper edince ilk 2 mermiyi bacağıma yedim sonra bir tane koluma isabet etti. Diğerleri kalbime kadar birer santim arayla karnıma isabet etti. Omurgamda kaldılar. En son mermiyi kafama sıkmaya çalışırken tabanca tutukluk yaptı. 10 buçuk saat o halde ölü taklidi yaptım. Benden 1 saat önce de arkadaşına gözlerimin önünde 5 el ateş etti. Beni öldüğümü zannedip bıraktı. Karşıma oturdu silahıyla saatler sonra nefes aldığımı anlayınca 'ölmedin mi sen' dedi. 'Ölmedim ben ne yapacağız şimdi' diye yerimden doğrulunca silahı elinden attı. 'Allah'ın almadığı canı ben alamam' deyince oh dedim kurtuldum. Tiyatro bana geçti dedim ama ne tiyatrosu, tam 23 gün sürdü o işkence. Vurulmak, 10 buçuk saat ölü taklidi yapmak hiçbir şey değilmiş. 23 gün o cesedin yanımda çürümesi kokması her şeyden kötüydü. Hep Allah'a beni evladıma kavuştur ya Rabbim diye dua ettim. Çok zor günler yaşadım hala da yaşıyorum. Çalışamıyorum hayata adapte olamıyorum. Daha önce bazı büyük firmaların muhasebelerini tutuyordum. 18 aydır çalışmıyorum. Son zamanlarda mendil satmaya başladım. Üniversite bitirdim ama çalışamıyorum ne yapayım. Ama buradan toparlanacağım. Babama da kanser olduğu zaman hastanede 3 ay ömrün var demişlerdi. 35 yıl yaşadı. Ben o savaşçı babanın savaşçı kızıyım" diye konuştu.