Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, CHP'nin çağrısıyla eylemlere katılan ve tutuklanan bazı öğrencilerin çıplak arandığına dair iddialara açıklık getirdi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, İBB'ye yönelik operasyon sonrası CHP’nin çağrısıyla sokağa çıkan ve gözaltına alınıp tutuklanan gençlerle ilgili iddialara açıklık getirdi. Gözaltına alınan gençlerin çıplak arandığı ve şiddete maruz kaldığı öne sürülmüştü.
Bakan Tunç, ''Öğrencilerin tutuklanması hiçbirimizin istemeyeceği durum. Soruşturmalar sonrası, CHP'nin çağrısı ile birtakım sokak olayları oldu ve hoş olmayan durumlar yaşandı. Adliyeye intikal eden durumlar vardı. Gözaltına alınan gençlerin olduğunu biliyoruz. Tutukluluğu devam edenler var. Bunun değerlendirilmesini yapacak olan savcılık ve ilgili hakimlikler. Oradaki şiddet kullanımı ile alakalı, toplantı ve yürüyüş kanuna aykırılık olduğunu değerlendirecek olan yargımızdır. Bu dosyalar incelenecek ve duruma göre kararlar verilecek.'' dedi.
Bakan Tunç çıplak arama iddialarına şöyle cevap verdi:
Yargının sürecini takip etmeliyiz. Bizim şu kişileri serbest bırakın deme durumumuz yok. Önümüzdeki günlerde de bu değerlendirmeler yapılacaktır. Usule aykırı arama olamaz.
Ceza infaz kurumlarına ilişkin kanunlarımız var. Bu yürütmeliklerce geçerli durumlar söz konusu. Ülkemizde çıplak arama diye bir şey söz konusu değil, söz konusu olamaz. Maddeler açık. Burada cezaevi güvenliği bakımından, yasak madde sokulmaması için böyle bir yetki verilmiştir ama bu istisnai bir arama ve bu durumda kişi mahremiyetine dikkat edilir. Aynı cinsten kişinin araması gibi her türlü tedbir alınarak arama yapılır.
Bir şüphe durumunda yapılan hususlardır. Birçok Avrupa ülkesinde daha farklı uygulamalar vardır. Çıplak arama gibi durum söz konusu olamaz. İşkenceye sıfır toleransta kararlıyız. Bu düzenlemeleri biz yaptık, bu konuda hassasız. Bir örnek varsa bu konuda yargı üzerine gider. Karalama kampanyası ile işkence varmış gibi kara propagandaya halkımız itibar etmesin. Artık her yerde kamera var zaten. Böyle bir tespitte bulunulunca gerekli müdahaleleri derhal yaparız. Hükümlüler devletimize emanettir. Lekelenmeme hakkına önem veriyoruz, soruşturma gizliliğine önem veriyoruz. Yayınlarda daha dikkatli olmaları gerekir. İddiaların değerlendirileceği yer yargı makamlarıdır. Gerekli savunma haklarını kullanırlar ve yargı da bir hükme varır. İddialarla ilgili hiç bilgileri olmadan siyasilerin hedef saptırma içinde olduğunu görüyoruz. Bu saptırmalar yargıyı etkilemez. Yargımız milletten aldığı yetkiyi kullanır, hiçbir makam ve merciden talimat almaz. Soruşturma neticesinde, isnat edilen fiiller, deliller ortaya çıkınca kamuoyu ile paylaşılacaktır. Bu soruşturma üzerinden cumhurbaşkanımıza yönelik ifadeleri kabul etmemiz mümkün değil.