Tgrt Haber

İkiyüzlülüğün en acı tezahürü: Darbe gecesi ve sonrası

15 Temmuz 2024 09:47 | Güncelleme :15 Temmuz 2024 09:52

15 Temmuz 2016, Türkiye tarihinde kara bir leke olarak yerini aldı. O gece yaşananlar, toplumun farklı kesimlerinde derin yaralar açtı, korkulara sebep oldu ve herkesin ne kadar savunmasız olabileceğini gözler önüne serdi.

Tabii beraberinde büyük kahramanlıklara da sahne oldu. Ancak, bazı olaylar var ki, insana sadece o anın korkusunu değil, aynı zamanda insanların iki yüzlülüğünü de acı bir şekilde hatırlatıyor. Darbe gecesi, benim yaşadığım bir olay, tam da bu durumu özetler nitelikte.

Kendisini akademisyen olarak tanıdığım, ülkenin geleceği için genç zihinlere ışık tuttuğunu düşündüğüm bir kişi, o gece markette karşılaştığımızda ben parmak karası terliğim ve pijamalarımla darbe var gidip direneceğiz dediğimde, korkudan bana, "Sen başının çaresine bak, darbede ilk seni alırlar" dedi ve hemen evine kapandı.

O anki korkusunu, endişesini anlıyorum. Ancak, asıl hayal kırıklığı, bu kişinin birkaç ay sonra üniversitede düzenlenen bir darbe konferansında baş konuk olarak yer alması ve darbeye karşı direnmenin öneminden bahsetmesiydi.

Bu nasıl bir tezat, nasıl bir ikiyüzlülüktü? O gece kendi güvenliğini düşünerek kaçan birinin, sonra kahraman edasıyla konuşma yapması hangi vicdana sığar?

Toplum olarak böyle insanların maskelerini düşürmek zorundayız. O gece gerçekten direnen, demokrasiyi savunan insanlar varken, korkakça davrananların şimdi sahnede olmasını kabul edemeyiz.

Bu olay, aslında toplumsal bir sorun olan ikiyüzlülüğünde bir yansıması. İnsanlar zor anlarda gerçek yüzlerini gösterir. Korku, herkesin kalbinde farklı tepkiler uyandırabilir ama önemli olan, bu korkuya rağmen doğru olanı yapmaktır. Maalesef, bazıları bu sınavı geçememekte ve geçmişteki hatalarını örtbas etmeye çalışmaktadır.

Toplum olarak bu iki yüzlülüğü fark etmeli ve buna göre adımlar atmalıyız. Gerçek kahramanları, korkusuzca mücadele edenleri onurlandırmalı, sahte kahramanlara prim vermemeliyiz. Çünkü ancak bu şekilde, gelecekte benzer olaylarla karşılaştığımızda daha sağlam durabiliriz.

Bu sebeple, 15 Temmuz darbe girişimi sadece siyasi bir olay değil, aynı zamanda toplumsal değerlerimizin de test edildiği bir geceydi. Bu testte sınıfta kalanların, şimdi sahte kahramanlıklarla öne çıkmalarına izin vermemeliyiz.

İkiyüzlülük, toplumsal dayanışmanın en büyük düşmanıdır ve bununla mücadele etmek hepimizin görevidir. O gün kabuğuna çekilen kişilerin, bugün büyük bir destanın parçası gibi davranmaları oldukça acı. Ayrıca o gün kimin tarafında olduğunu belli etmemeye çalışan adamların bugün belli makam ve mevkilerde olması durumu daha da vahim bir hale getiriyor. Bazıları belli partilerde ve kurumlarda yönetici pozisyonları elde ettiler.

Bunların kim olduklarını öğrenmek ise çok kolay, 16 Temmuz 2016 tarihindeki sosyal medya paylaşımlarına bakmak her şeyi apaçık gösterir. 15 Temmuz'dan sonra bir ay süren darbe nöbetinde tek bir paylaşım yapmamış insanlar, nasıl olur da bir darbeye direnmiş olabilirdi.

Son olarak, o gün direnen tüm 15 Temmuz gazilerine tekrar minnet duyuyor ve şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Hakan çiçek15 Temmuz 2024 14:30

Hasan hocam kalemine sağlık, o gecenin en yakın şahidi olarak söylediklerinize katılmamak elde değil, maalesef bu ikiyüzlülerden çok sayıda var. Rabbim bu ve buna benzer insanlardan devletimizi korusun. Siz ve sizin gibi değerli akademisyenlerimizin bu konuları gündeme getirmesi çok güzel olmuş, teşekkürler